Galatasaray için zor geçmesi beklenen bir maç idi. Büyük bir bölümde de öyle oldu. Salı gecesi Manchester United deplasmanında alınan tarihi zaferin ardından tekrar lige dönüp maça odaklanmak kolay değildir. Teknik direktör Okan Buruk’un Antalyaspor deplasmanında kadroda yaptığı bazı değişikliklerin nedeni bu. Ancak...“Okan hoca, ilk 11’de forma verdiği Tanguy N’Dombele, Kazımcan Karataş ve Barış Alper Yılmaz’dan beklediğini aldı mı” diye sorarsanız, cevabım “Kesinlikle hayır” olur.
NDOMBELE HAZIR DEĞiL
NDombele hiç hazır değil. Genç sol bek Kazımcan Karataş’ın çok temel eksikleri var. Barış Alper Yılmaz da rakip yarı sahaya yerleşerek oynanan bir kurguda set hücumlarında çok etkisiz.
iLK YARI TEMPO DÜŞÜKTÜ
İlk yarıda oynanan temposuz futbol ve Antalyaspor’un disiplinli oyunu da Galatasaray’ın fazla şans bulamamasını sağladı. İkinci yarıya Barış Alper Yılmaz yerine Tete ile başlayan Galatasaray duran toptan gol- bulunca savunmada kaldı ve Kaan Ayhan, Dries Mertens hamlesiyle de Okan Buruk skoru hem tutacak hem artıracak formülü aradı.
21 GÜNDE 7. MAÇINI OYNADI
Mauro İcardi dün bir kez daha ne kadar büyük bir golcü olduğunu gösterdi. Antalya kilidini 1 gol 1 asist ile açtı. Dün Antalya’da 21’inci günde 7’inci maçını oynayan Galatasaray’ın kazanması zirve yarışındaki kararlılığın da bir anlamda göstergesi oldu.
<iframe width="760" height="450" src="https://www.youtube.com/embed/mtP8YckIGaY" title="Zehra Güneş & Gabi kavgası: 'Maç hazırlığımızın bir parçası' | Baklava, Türk tatlısı mı? | Guidetti" frameborder="0" allow="accelerometer; autoplay; clipboard-write; encrypted-media; gyroscope; picture-in-picture; web-share" allowfullscreen></iframe>
İkinciyse rakip savunmayı genişletecek veya boşluk yaratacak topsuz koşuların yapılmaması.
Cenk Tosun tartışmasız bir şekilde harika bir bitirici. Ama çok statik oynuyor, çizgiye rakip beki çekmiyor. Savunma arkasına koşu yapmıyor.
İLK İSABETLİ ŞUT 35. DAKİKADA RACHID GHEZZAL'DAN GELDİ
Cenk Tosun’un bu hareketsiz oyunu yüzünden de o 3’üncü bölgede bir sıkışıklık yaşanıyor. Ayrıca da Arthur Masuaku, Cenk’in bu oyunundan dolayı hücuma çıkamıyor. İlk yarıda 35’de Rachid Ghezzal ile ilk isabetli şut geldi.
Beşiktaş o hücumda savunmadan itibaren ilk kez topun hızını ve tempoyu artırdı. 2 dakika sonrasında da yine tempolu pasla hızlı oynayınca Vincent Aboubakar’ın golüyle öne geçtik. İkinci yarıda Şenol Güneş, Cenk’ten kaynaklanan sorunu görüp Milot Rashica ile başladı. Aboubakar’ın harika golüyle de fark 2’ye çıktı.
SAHADAKİ TAKIMI BU KADAR KURCALAMAK ŞART MIYDI?
61. dakikada Rosier atılıp 10 kişi kaldıktan sonra belli bir süre aslında Lugano çok tehditkar değildi. Ancak yapılan 5 değişiklik ile tüm denge aleyhimize değişti. Şenol Hoca belki direnci arttırmak istedi ama bir futbol takımında kaleci hariç 10 kişi oynuyor ve bunun yarısı değişirse tüm dengeler altüst olabiliyor. Özellikle Aboubakar bir süre daha oyunda kalsaydı hem topu daha fazla önde tutardık hem de hiç yapamadığımız kontratak şanslarını yakalayabilirdik. Dün Beşiktaş için yıllarca unutulmayacak bir kâbus gecesi oldu. 10 kişi kalındı diye bu kadar telaş ve defansif oyuna yönelmiş olmak bu şoku getiren nedenlerdi.
Galatasaray Old Trafford’da cesur ve özgüvenli başladı. Okan Buruk, orta sahayı güçlendirmek için Torreira’nın yanına Kaan Ayhan’ı görevlendirdi ve bu plan tuttu. Kaan Ayhan, savunma bloğu ile orta alan arasındaki kanalları çok iyi kapattı. İlk yarıda İcardi’yi oyuna sokamadık. Kerem Aktürkoğlu da enerjisine rağmen yanlış tercihleriyle top kayıpları yapınca Manchester United savunmasının zaaflarından faydalanamadık.
OKAN BURUK CESUR HAMLELER YAPTI
Premier Lig’de son 2 iç saha maçını da kaybeden ve krizdeki İngiliz ekibinde Lindelöf bu seviyenin stoperi değil ve çok eleştiriliyor. Amrabat sol bek değil ve ağır kalıyor. Sağ bek Dalot da takımın en zayıf halkası. Sadece hızlı geçişlerle kontratak arayan Manchester United karşısında yenik duruma düşmemize rağmen Zaha ile çok çabuk cevap verdik.
İkinci yarıda Torreira’nın sakatlanıp çıkması ile bir süre bocalayıp 2-1 geriye düşünce Okan Buruk, özellikle de Casemiro’nun atılmasından sonra boşalan Manchester United orta sahasındaki açıkları değerlendirecek cesur hamleler yaptı. Özellikle Dries Mertens ve Barış Alper çok etkili oldular. Mauro İcardi penaltıyı kaçırdı ancak cesur ve gole yönelik oyuna devam edince pozisyonlar ve goller geldi.
HERKES GÖREViNi ÇOK iYi YAPTI
Dün gece Galatasaray’da herkes görevini çok iyi yaptı ve çok çalıştı. Ancak Abdülkerim, Kaan ve Sacha Boey harika işlere imza attılar. Mertens de oyunu çok iyi rahatlattı ve ataklarda oyunu çok iyi yönlendirdi. Okan Hoca çok zeki ve cesur bir teknik adam, Manchester United’ın zaaflarından faydalanmayı bildi. Zaha ve N’Dombele fiziksel olarak daha çok gelişip Ziyech de katılınca bu takımın oyunu daha da yukarıya çıkacak. Okan Buruk ve harika bir oyun ile Manchester United’a sahayı dar eden Galatasaray’a yürekten tebrikler.
<iframe width="760" height="450" src="https://www.youtube.com/embed/dM-t_UKbEe8" title="Tarihin en iyi Fenerbahçe'si mi? | "Premier Lig'de oynasınlar" | Şenol Güneş & beIN | Galatasaray" frameborder="0" allow="accelerometer; autoplay; clipboard-write; encrypted-media; gyroscope; picture-in-picture; web-share" allowfullscreen></iframe>
Beşiktaş için kazanmak önemliydi. Hem zirveden çok uzaklaşmamak hem de son deplasman maçlarındaki olumsuz görüntüden sıyrılmak açısından. Ancak oynanan futbolda bir ilerleme yok. Özellikle işin ofansif tarafında ciddi sorunlar devam ediyor. Atılan gollere bakılınca ilk gol Konyasporlu oyuncu kendi kalesine; ikinci gol de tamamen Vincent Aboubakar’ın bireysel becerisiyle geldi.
TEMPO, HIZ, POZiSYON YOK
Akan oyunda pozisyon üretmekte zorlanan Beşiktaş bir türlü bu sorunu çözemiyor. Ancak bu oyunun geriye gitmesi irdelenmeli. Geçen sezon şampiyon Galatasaray’ı çok güçlü bir oyunla 3-1 yenen takımdan sadece Romain Saiss ve Nathan Redmond yok. Takım hemen hemen aynı. Ancak tempo yok. Hız yok.
Pozisyon zenginliği yok. Pres ve atak devamlılığında da sorunlar derin.
PUAN FARKI BASKI YARATIYOR
Bu takım neden geçen sezona göre bu kadar geriye gitti? Şenol Güneş ve ekibi bunu sorgulamalı.
Dün Konya deplasmanında kazanmak önemliydi. Ama oyunun daha yukarı çıkması topun hızının artması şart.
Dün Beşiktaş açısından tek sevindirici olan Konya’ya pozisyon vermemesiydi. Zirve ile 7 haftada 8 puanlık bir fark oluşması da görünen o ki ciddi bir baskı yaratıyor.
Galatasaray’ın salı gecesi Şampiyonlar Ligi’nde Manchester United ile oynayacak olması Ankaragücü karşılaşması öncesi bazı soru işaretlerini de berabere getiriyordu. Acaba sarı kırmızıların uluslararası yıldızları Manchester deplasmanınına takılıp düşük bir tempoyla mı oynayacaktı? Hiç de öyle olmadı. Aynı iştah, aynı kazanma arzusu, aynı coşku ile sürekli arayan bir Galatasaray vardı.
A.GÜCÜ’NÜN GEÇiŞ PLANI 1 KEZ iŞLEDi
Ön alanda yapılan etkili pres ile Ankaragücü’nü çıkartmayan sarı kırmızılılar, topu kaybettikten sonra anında baskı yapıp atak devamlılığı sağladılar. Kaleci Bahadır’ın gollük birçok pozisyonda yaptığı kurtarışlar ilk yarının golsüz kapanmasına yol açtı. Ankaragücü, planladığı geçişi 1 kez yapabildiği maçta 1-0 öne geçse de golün ardından yoğunlaşan baskı ile birlikte Galatasaray kanat bekleri Angelino ve Boey’i daha fazla hücuma çıkartmaya başladı. Adeta bağıra bağıra gelen gol ilk kez 11’de oynayan Zaha’nın şık vuruşu ile durumu 1-1’e getirdi.
M.UNiTED MAÇI NEDEN OLMASIN
Galatasaray, zor bir futbol oynuyor. Arkada geniş alan bırakıp 2 bekini de hücuma çıkartınca Torreira’ya büyük iş düşüyor. Uruguaylı futbolcu da takımın bu ofansif kurgusunda en önemli role sahip kişi. Galatasaray dün 36 kez rakip kaleye şut attı. Çok yoğun bir baskı kurdu. Ankaragücü’nün kalitesi kısıtlı olabilir ama Zaha ve Davinson Sanchez’in performansları ve fiziksel durumları da Manchester United deplasmanı öncesinde umut verdi. Manchester United sorunlu ve krizde olan bir takım. Özellikle de iç sahada problem yaşıyorlar. Dünkü tempo, coşku ve oyun Old Trafford deplasmanı öncesi neden olmasın dedirtti?
<iframe width="760" height="450" src="https://www.youtube.com/embed/KrwQz0LEbPc" title="Salih Uçan 'kral çıplak' dedi | Muslera'ya vefasızlık | Dzeko & Szymanski & Livakovic" frameborder="0" allow="accelerometer; autoplay; clipboard-write; encrypted-media; gyroscope; picture-in-picture; web-share" allowfullscreen></iframe>
Beşiktaş’ın deplasmanlarda bu sezon ortaya koyduğu futbol ve hatta onun ötesinde oyun karakteri son derece yetersiz. İstenilen futbol seviyesinin çok altında olan Trabzon’a gitti 3-0 kaybetti. Brugge’de hezimetten kaleci Mert sayesinde kurtuldu. Dün de Adana’da rakibin 10 eksiği var farklı skorla ağır bir yenilgi aldı. Amartey diye bir stoper alınmış kenarda oturuyor, yerine Necip stoper oynuyor.
Cenk Tosun’un 90 dakika oynayacak kondüsyonu yok. Hareketsiz ve merkezde sıkışıklık yaratıyor. Kapanan savunmayı bu şekilde genişletme şansı yok. Ancak Rashica ve Muleka girince Demirspor savunması bocalamaya başladı. Beşiktaş’ın her hattı S.O.S veriyor.
TAKIMDA MUTSUZLUK VAR
Siyah-beyazlı ekip, Hücumda sezon başından beri akan oyunda pozisyon üretemiyor. Gedson yokken orta sahanın dinamizmi yok. Savunmada sürekli verilen açıklara dün kalecilerin de hataları eklendi. Yeni transferler kulübede. Katkıları yok. Takımda bir mutsuzluk var. Dün dağınık ve mücadele gücünden yoksun Beşiktaş, daha da farklı kaybedebilirdi. Hep aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlar beklemek Şenol Güneş gibi usta bir teknik adam için şaşırtıcı.
<iframe width="760" height="450" src="https://www.youtube.com/embed/KrwQz0LEbPc" title="Salih Uçan 'kral çıplak' dedi | Muslera'ya vefasızlık | Dzeko & Szymanski & Livakovic" frameborder="0" allow="accelerometer; autoplay; clipboard-write; encrypted-media; gyroscope; picture-in-picture; web-share" allowfullscreen></iframe>
Galatasaray, açık favorisi olduğu Istanbulspor maçında “nasıl olsa bir şekilde kazanırım” duygusuyla oynadı. Topa sahip olarak ancak çok da tempoyu yükseltmeden oyunun kontrolünü elinde tuttu. Pozisyon üretmekte de çok zorlanmadı. Ancak maç 0-0 iken kazanılan penaltıda Kerem Aktürkoğlu-İcardi iş birliğinde Arjantinli golcü topu dışarı attı.
ELEŞTiRi GELMESi DOĞAL
Futbola renk ve seyir zevki katacak farklı bir uygulama olarak değerlendirilebilir nitekim Johan Cruyff ile Jesper Olsen’in Ajax formasıyla 40 sene önce attıkları penaltı hala konuşuluyor. Fakat 0-0 iken gol de gelmeyince doğal olarak eleştiri de yapılacaktır.
İkinci yarıda Istanbulspor’un bir kaç hücumda tehlikeli gelmesiyle silkenen Galatasaray’da Okan Buruk son bölümde yaptığı oyuncu değişiklikleriyle takımının fiziksel seviyesini yukarı çekip beraberlik olasılığını da minimize etti. Sarı kırmızılıların İstanbulspor gibi mütevazı bir rakip karşısında aldığı tek farklı skor ve oynadığı futbol beğenilmeyebilir. Fakat yoğun maç takviminde üstelik futbola ısınmanın zor olduğu Atatürk Olimpiyat stadı atmosferinde bu durum doğal.
MUSLERA BU KEZ iYiYDi
Bireysel olarak üstüste 2 maçta hatalı goller yiyen kaleci Fernando Muslera iyiydi. Sacha Boey ve Lucas Torreira her zamanki standartlarını sürdürdü. Kerem Demirbay da her maç üstüne koyarak devam ediyor. Galatasaray çok da sıkmadan, fazla terlemeden, tempoyu yükseltmeden 3 puanı cebine koydu bu önemli ancak bu tip maçlar tehlikelidir ve rakip gol bulursa puan kaybetme riski de yüksek olur.
<iframe width="760" height="450" src="https://www.youtube.com/embed/KrwQz0LEbPc" title="Salih Uçan 'kral çıplak' dedi | Muslera'ya vefasızlık | Dzeko & Szymanski & Livakovic" frameborder="0" allow="accelerometer; autoplay; clipboard-write; encrypted-media; gyroscope; picture-in-picture; web-share" allowfullscreen></iframe>
Skordan bağımsız, Beşiktaş 90 dakika boyunca Kayserispor’a karşı çok üstün bir futbol ortaya koydu. Gedson’un yokluğunda Oxlade-Chamberlain onun görevini üstlenirken Ghezzal da 11’deki formasına kavuştu. Hafta içi Brugge’de klas bir gole imza atan Cenk Tosun sol önde yine gol aradı.
Geçen hafta Trabzon’da oynamayan Bailly ile ikinci yarı şans bulan Masuaku ve Aboubakar da dünkü Kayserispor maçının iyilerindendi. Özellikle Bailly’nin çabukluğu; top kullanma becerisi ve pozisyon bilgisi ile fark yarattığını gördük. Oxlade-Chamberlain de kalitesini, oyun zekasını gösterdi ve hazır olduğunu kanıtladı. İlk 45 dakika yaklaşık %70 topa sahip olan Beşiktaş, kalabalık Kayserispor savunmasının arasında alan bulmakta zorlandı. Bunun nedeni topun yavaş dolaşması ve topsuz koşuların eksik kalmasıydı. İkinci yarının başında Kayserispor’un kornerle gelen golüne iyi reaksiyon gösteren Beşiktaş, tempoyu yükseltti, baskıyı arttırdı ve daha etkili ön alan baskısı yapmaya başladı. Aboubakar ile gelen beraberlik golünün ardından ortaya çıkan baskı o kadar yoğunlaştı ki Beşiktaş’ın 2’nci golü adeta bağıra bağıra geldi. 2-1 öne geçtikten sonra yakaladığı fırsatları değerlendiremeyen siyah beyazlılar, son bölümde Kayserispor’a pozisyon vermese de tedirginlik yaşadı.
KAYSERi SADECE SAVUNDU
Beşiktaş, dün sadece 3 puanı elde etmedi, Oxlade-Chamberlain, Ghezzal ve Bailly’yi kazandı. Kayserispor ise puan olarak üzerinde bir baskı hissedecek bir pozisyonda İstanbul’a gelmedi. Ancak sadece savunmayı düşündüler ve beklenen futbol seviyesinin çok altında kaldılar.
<iframe width="760" height="450" src="https://www.youtube.com/embed/xBP6KcHpjaA" title="Ramos olsa Onuachu vuramazdı | Szymanski'yi Alex'e benzetiyorum | Süper Lig'de play-off iddiaları" frameborder="0" allow="accelerometer; autoplay; clipboard-write; encrypted-media; gyroscope; picture-in-picture; web-share" allowfullscreen></iframe>