Görevimiz Tehlike: Son Hesaplaşma… ‘Sinemayı kurtaran adam filmi öldürürse’

Şu sıralar tüm dünyadan hafta sonu gişe rakamları gelmeye ve Görevimiz Tehlike serisinin son (şimdilik) filmi Son Hesaplaşma’nın başarısıyla ilgili haberler yağmaya devam ediyor…

Haberin Devamı

Hatta ben bu satırları yazarken Tom Cruise çoktan sosyal medya hesaplarından kendi imzasıyla sinema salonlarını dolduran izleyicilerine yazdığı teşekkür notunu çoktan paylaşmıştı.

“Sinemayı kurtarmak” sinemanın bir başka devi, usta yönetmen Steven Spielberg tarafından Tom Cruise’a bizzat biçilmiş bir paye.

"SİNEMAYI KURTARAN" ADAM GERİ DÖNDÜ

Koronavirüs dönemi seyirci sayıları dibe çakılan ve adeta ölme noktasına gelen salonları gerçekten de Tom Cruise’un kısa bir arayla gösterime giren iki filmi canlandırmıştı.

Görevimiz Tehlike: Son Hesaplaşma… ‘Sinemayı kurtaran adam filmi öldürürse’

Görevimiz Tehlike: Ölümcül hesaplaşma ve Top Gun’a neredeyse 30 yıl sonra çekilen devam filmi Top Gun: Maverick o kadar iyi gişe yapmıştı ki Steven Spielberg bir törende karşılaştığı Cruise’un elini sıkıp ona sinemayı kurtardığı için teşekkür etmişti.

Haberin Devamı

1960’larda bir televizyon dizisi olarak başlayan ajan macerası Görevimiz Tehlike 1996’da Tom Cruise’lu ilk filmiyle sinema perdesine konuk oldu. Ve macera 30 yıldır devam ediyor.

Artık aksiyon sinemasının tartışmasız taçsız kralı olan Tom Cruise bu 30 yıl boyunca bolca aralar vererek çektiği devam filmlerinde aksiyonun da, kendi girdiği risklerin de dozunu her seferinde artırarak kendi efsanesini yarattı desek abartmış olmayız.

30 YILDA NEREDEN NEREYE GELDİK?

Peki nereye kadar? Ve ne uğruna? İşte bu sorular özellikle serinin son halkasıyla birlikte saha çok soracağımız sorular haline geliyor.

Görevimiz Tehlike: Son Hesaplaşma… ‘Sinemayı kurtaran adam filmi öldürürse’

Artık mevcut siyasi konjonktürler gereği düşmanlarını belli ülkeler (mesela Rusya) ya da belli halklar (mesela en korkunç düşmanlar olarak resmedilen Orta Doğu halkları) ile sınırlandırıp kolayca karikatürleştiremeyen Görevimiz Tehlike (ve benzeri aksiyon/ajan filmleri) serisi yönünü Ölümcül Hesaplaşma’yla birlikte yapay zekaya hatta mevcut korkumuz yapay zekaya değil de topyekûn bir yıkım getirecek daha yekpare bir yere, bir varlığa çeviriyor.

Haberin Devamı

Adı da gerçekten “entity” yani varlık bu yeni düşmanın. Kendine kanlı canlı bir suç ortağı (Esai Morales) bulan bu her şeye kadir yapay zeka en sonunda dönüp dolaşıp dünyayı toptan bir kaosa sürükleyebilecek kadar güçleniyor ve evet bir kez daha dünyayı kurtarmak için son ve tek şansımız Ethan Hunt oluyor.

ORTADA BİR FİLM VAR... BİR DE TOM CRUISE GERÇEĞİ

Filmin senaryo ve kurgusu son derece sorunlu, çok uzun, aksiyonuna rağmen hantal, tekrarlarla dolu olduğu için bir noktadan sonra sıkıcılaşıyor; artık olan bitenin neden olduğu ve nasıl olabildiğiyle ilgilenmemiz istenmiyor. Hatta mümkünse bununla hiç ilgilenmemeliyiz çünkü o zaman filmi seyretmenin de bir anlamı kalmıyor.

Haberin Devamı

Görevimiz Tehlike: Son Hesaplaşma… ‘Sinemayı kurtaran adam filmi öldürürse’

Bu film Görevimiz Tehlike serisi için perdenin artık kapandığı film mi bilmiyoruz. Çünkü Tom Cruise bunu özel olarak belirtmiyor. Ama bu filmin önceki filmlere göndermelerle dolu olduğu bir nevi saygı duruşu olmayı da hedeflediği açık.

Filmin ilk bir saati neredeyse bize bütün seriyi özet geçiyor, Ethan Hunt’ın bu noktaya nasıl vardığını anlatıyor ve “bu uğurda nice canlar yandı” derken bir yandan da dünyayı kurtarmaya soyunmakla dünyayı yok eden olmak arasındaki bıçak sırtı ayrımı ortaya koyuyor.

HER ŞEY ARTIK ONUN MUAZZAMLIĞI ÜZERİNE KURULDU

Geri kalan bir buçuk saatte ise Tom Cruise’un 62 yaşında olmasına rağmen ne kadar dinç, ne kadar tehlikeye “kafa göz” dalabilen bir karakteri oynadığını izliyoruz. Durun!

Haberin Devamı

Görevimiz Tehlike: Son Hesaplaşma… ‘Sinemayı kurtaran adam filmi öldürürse’

Belki de bunları yapan Ethan Hunt değil. Bunları yapan aslında Tom Cruise’un ta kendisi. E zaten öyle değil mi?

Artık tüm seri bir anlamda Tom Cruise’un nasıl da her sahneyi dublörsüz çektiğinin, nasıl gözü kara ve korkusuz olduğunun, nasıl da ölüme meydan okuduğunun bir özeti haline gelmedi mi?

Bunları yazarken Cruise’a saygı duymaktan vazgeçmiyoruz elbette. Mesleği için gösterdiği çabadan, gerçekten de altından başkasının zor olduğu işlerden, kendine kurduğu ekipten, yanına aldığı doğru oyunculardan, ve daha birçok şeyden razıyız.

SAYGIMIZ SONSUZ AMA...

Yine de bir aktörün artık eski gençliğinde olmaması, her rolü oynayamayacak duruma gelmesi, kariyer tercihlerini buna göre yönlendirmesi çok mu kötü bir şeydir demeden edemiyoruz.

Haberin Devamı

Tom Cruise 30 yıldır devam eden ve birçok hayranını sorgusuz sualsiz sinema salonlarına çekebildiği bir seriyi kendisiyle girdiği yarışa kurban etmiş gibi görünüyor.

Görevimiz Tehlike: Son Hesaplaşma… ‘Sinemayı kurtaran adam filmi öldürürse’

Bir kez daha başa dönüp soralım: Peki nereye kadar bu yarış? Aksiyon filmi hele de Görevimiz Tehlike gibi bir seri elbette “Yok artık bu da olmaz” diye izlenmez. Bazı şalterlerinizi indirip kendinizi maceranın içinde bulursunuz.

BU YARIŞ NEREYE KADAR SÜRECEK?

Bu arada tutarlı bir senaryo, iyi kurgulanmış bir akış, yerinde diyaloglar bulursanız “ne âlâ” dersiniz. Bense filmden çıktıktan sonra “Nereye kadar?” diye sorarken buldum kendimi…

Daha fazla ne yapabilir? Daha ne kadar tehlikenin ortasında kendi ölümü pahasına bu yarışı sürdürebilir? Ve bunu gerçekten sinema için mi yapar? Filmi iyi olsun diye mi? Yoksa kendini kendiyle girdiği yarışta geride bırakmak için mi?

İnsan kendisiyle yarışır. Hele iyi bir oyuncuysa her performansı bir öncesinden başarılı olsun ister. Tom Cruise ise sanki film setinde ölmek istercesine sürdürüyor bu yarışı. Ve sinemayı kurtarırken filmi öldürüyor ve bunu da kendini öldürmeyi göze alarak yapıyor sanki…

Yazarın Tüm Yazıları