Paylaş
Geçtiğimiz hafta sonu ancak iki gün katılabildiğim dört günlük festivalin sunum ve panellerini kaçırmadım.
İyi ki kaçırmamışım.
Zira Michelin yıldızlı şefler dahil Gaziantep’e 40 ülkeden gelen yabancı şeflerin bu şehrin çoğu tescilli ürünlerini ve pişirme tekniklerini nasıl kullandıklarını keyifle izledim.
Gaziantep’in biberi, fıstığı, nar ekşisi, sumağı bu şeflerin elinde yemeklere bambaşka kimlik katarken, dünya mutfaklarında kullanılma şansları da artıyor.
Örneğin, festival alanında gastronomi öğrencilerinin birlikte fotoğraf çektirmek için yarıştıkları, Meksikalı yıldız şef Santiago Lastra Rodriguez.
Dünyanın en ünlü lokantalarından Noma’da çalıştıktan sonra ve önümüzdeki aylarda Londra’da Kol adında bir lokanta açmaya hazırlanan şef Rodriguez fıstıkla elde ettiği bir nevi “guacamole”nin avokadodan daha rafine bir lezzete dönüştürdüğünü söylüyor.
Genç şef “Kendi kültürünüze bağlı kalarak, yerel ürünlerle değişik lezzetler elde edebilirsiniz” diyor.
İki Michelin yıldızlı İtalyan şef Anthony Genovese, tavşanı “kebap tekniğiyle” nasıl pişirdiğini anlatıyor.
Fatma Şahin biber hasadında
DÜNYANIN LEZZET DURAKLARINDAN BİRİ
Festivale katılan ünlü şeflerimiz zaten bu ürünlere ve pişirme tekniklerine aşina.
Food in Life Genel Yayın Yönetmeni Gökmen Sözen’in organizasyonuyla Gaziantep’e gelen yabancı şeflerin bu şehrin gastronomi elçileri olacağına kuşku yok.
Gaziantep’ten beraberlerinde kendi ülkelerine götürecekleri, mutfaklarında deneyecekleri yerel ürünler oldukça fazla.
2015 yılında UNESCO’nun Yaratıcı Şehirler Ağı’na gastronomi kategorisinde dahil olan Gaziantep hiç kuşku yok ki bu uluslararası festival ile “Gastronomi Şehri” unvanına hakkını veriyor.
Hem de Gaziantep’i dünyanın lezzet duraklarından biri olma yolundaki hayaline yakınlaştırıyor.
Şöyle düşünün; Gaziantep’in lezzetlerini bu festival sayesinde Hintliler de öğrenecek.
Gaziantep’e varır varmaz soluğu aldığım İmam Çağdaş’ta katıldığım öğle yemeğinde bir grup Hintli blog yazarıyla aynı masaya düştüm.
Lahmacuna nasıl bayıldıklarını, Alinazik ile ilgili bilgileri nasıl ilgiyle not aldıklarını, patlıcanlı kebabın lezzetine başlarını sallayarak nasıl vardıklarını bizzat gördüm.
Aralarında vejetaryen olanlar vardı ve Alinazik’i etsiz yiyerek çok mutlu oldular.
Hindistan nüfusunun yüzde 50’sinin blog okuyucusu olduğu söyleniyor.
Demek ki, önümüzdeki yıl Gaziantep’e Japon ve Çinli başta olmak üzere Asyalı turist hedeflediklerini söyleyen Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şahin Hintli turistleri de ağırlayacak.
Günümüzde şefler oyuncular kadar ilgi görüyor. Meksikalı şef Santiago Larga Antepli hayranlarıyla
GAZİANTEP’İN ÜRÜNLERİ NASIL TANINACAK?
Fatma Şahin, Belediye Başkanlığı koltuğuna oturduğu günden beri Gaziantep’in arkeolojik varlıkları ve gastronomisine sahip çıkarak turizmde çıtasını yüksek tutan bir yönetici.
Diğer yandan kentsel rekabet stratejisinin yol haritasında, Gaziantep ürünlerinin hem dünyanın önde gelen lokantalarının menülerinde yer alması ve hem gurme marketlerde satılması var.
GastroAntep Festivali’ne gelen yerli yabancı şeflerle biber hasadına giden Fatma Şahin’in yerel ürünleri dünyaya tanıtma çabası gerçekten övgüye değer.
“Turizm ve Gastronomi Yatırımcılarının Gözünden Gaziantep” panelinin katılımcılarından TURYİD Başkanı ve Gastro Ekonomi Zirvesi’nin kurucusu Kaya Demirer Şahin’e şöyle bir öneride bulunuyor:
“New York’da BM’ye yakın bir Gaziantep Lokantası açın. İster Antep Mutfağı, ister Mezopotamya Mutfağı deyin. TURYİD olarak size destek oluruz yeter ki sermayeyi bulun”.
Demirer, böyle bir lokanta açıldığı takdirde, yerel ürünlerin ilgi göreceğini ve bunların gurme marketlerde satılabileceğini söylüyor.
Şu hatırlatmayı yapıyor: ABD’de 50 bin adet İtalyan lokantası var ve bunlardan her biri İtalya’dan 50 bin euronun üzerinde ürün ithal ediyor.
Gaziantep’in ürünleri
KASTAMONU VE ADANA GASTRONOMİ FESTİVALLERİ YOLDA
YEREL lezzetlerimiz ve ürünlerimiz o kadar çeşitli ki doğal olarak gastronomide iddialı olan şehirlerimizin sayısı artıyor.
Kastamonu Gastronomi Festivali “Geleneğe Saygı, Geleceği Miras” temasıyla bu yıl ilk kez 27-28 Eylül tarihlerinde düzenleniyor.
Festivalin düzenleyicileri arasında, şehrin ilk kadın girişimcilerinden Uğurlu Konakları’nın sahibi ve işletmecisi Gülsen Kırbaş ile siyez buğdayını dünyaya tanıtmayı hedefleyen Mustafa Afacan var.
Dünya Mirası Kastamonu İnisiyatifi çatısı altında yola çıkan Kırbaş ve Afacan ünlü şefleri ağırlayacaklar.
Festivalde, “Kastamonu Pastırması Kesim Teknikleri”, “Çekme Helva Yapımı” gibi atölyeler de olacak.
3.Adana Uluslararası Lezzet Festivali ise 4-6 Ekim tarihlerinde.
Festivalin teması “Büyük Akdeniz Şöleni” dolayısıyla Adana Akdenizli şeflerin buluşma noktası olacak.
Paylaş