Paylaş
Ülkemizde ya da ülkemizle ilgili olaylara dürbünün tersinden bakarlar ve sahiplerinin sesleri olarak sürekli gayrimilli beyanda bulunurlar.
Yaptıkları son açıklamaları ile akılları sıra kendileri gibi diğer vesayet odaklarını da hortlatıp hükümeti yıkacak ve bir erken seçimle kendilerini gibi olanları işbaşına getirecekler.
Belli ki eskinin köhne vesayet döneminin özlemi ile yanıp tutuşmaktalar.
Şu zırvalara bakar mısınız; ‘Politikacılar, işinsanları, gazeteciler sorgulanıp tutuklanıyorlarmış. Teğmenler ordudan ihraç ediliyorlarmış. Bu durumlar toplumda endişe yaratıp güven sarsıyormuş. Tutukluluk kural haline gelmiş ve bu sorun bir türlü çözülemiyormuş!’
Bu zırvaları söylerken TÜSİAD’ın kendini nerede konumlandırdığına bir bakın. Hem polis hem savcı ve hem de hâkim konumundalar; zira kendileri çalıp kendileri oynuyor.
Yukarıda saydıkları zevata dikkat edin hiçbirisi politikacı, işinsanı ya da gazeteci olduğundan dolayı sorgulanıp tutuklanmadı. Suç işledikleri iddiasıyla sorgulanıp tutuklandılar. Aynı veya diğer suçları işleyen başka (sözgelimi sağcı) politikacılar, işinsanları ve gazetecilerin de sorgulanıp tutuklandıkları oldu. Onlar için lâl kesilen TÜSİAD, bugün ne ara karga misali gaklıyor?
Dün onlarca subay ordudan ihraç edilirken ses çıkarmayan TÜSİAD, emirlere karşı gelip kılıç çeken beş teğmen ordudan ihraç edildi diye hop oturup hop kalkıyor.
İlgili sanıklar hakkında tutuklama kararını veren bağımsız mahkemeler yani onların hâkimleri. TÜSİAD ne zamandan beri kanunların ve hâkimlerin üzerinde oldu? Hani hâkimler hiçbir yerden talimat almazlardı?
Malum TÜSİAD ve yandaşı olan diğer vesayet odakları ile bir olup verdikleri gazete ilanları ile dün hükümet yıkabiliyorlardı. Halkın seçtiği iktidarları darbelerle alaşağı da edebiliyorlardı.
Üstad Necip Fazıl’ın ifadesiyle ‘Yoğurttan hükümetleri mukavvadan hançerlerle’ devirip, başbakan ve bakanları darağaçlarına göndermeyi maharet biliyorlardı.
Erdoğan da seçilmiş belediye başkanı iken sorgulanıp tutuklanmadı mı? Ve üstelik kodese konmadı mı? O zaman nerede idi bu TÜSİAD?
Bakınız, bu TÜSİAD Suriye konusunda ağzını açtı mı? Vahşetin kol gezdiği Gazze konusunda kılını kıpırdattı mı? Türkiye’nin kanını emen PKK terörü için iki laf edebildi mi? Devletimizin kılcallarına değin nüfuz eden FETÖ için bir şey diyebildi mi?
Neden acaba?
Hiç düşündünüz mü?
Utanmadan Bolu’daki otel yangınını diline doluyor ve bu olaya sebebiyet verenleri değil de hükümeti suçluyor; ‘Niçin kimse istifa etmedi?’ diyor.
Aynı olayın benzeri İstanbul Beşiktaş’ta bir gece kulübünün inşaatının yangınında vuku bulmuş ve 29 vatandaşımız hayatını kaybetmişti.
Beşiktaş ve İstanbul Belediye Başkanları CHP’li diye mi suspus olmuştunuz? O vakit niye kimseyi istifaya çağırmamıştınız?
Sizin bu yaptıklarınız çifte standart bile değil düpedüz sapkınlık yani sürekli batıla hizmet.
Nitekim çukur eylemlerinde de sesiniz soluğunuz çıkmadı; o vakit de çukura mı düşmüştünüz?
Sizi gidi içimizdeki İrlandalılar sizi!
Özlemiyle yanıp tutuştuğunuz vesayet çoktan öldü.
Geçti Bor’un pazarı; tek imalatınız olan montaj sanayinizle baş başa kalın ve ömürlerinizi yiyin bakalım!
Paylaş