Paylaş
Bakan Kurum denizlerin, sahillerin korunması için mapa ve şamandıra sistemi için bir çalışma yapıldığını açıklamıştı.
Murat Kurum’un daha önceki bakanlık döneminde bu konu üzerinde ne kadar çalıştığını da yakından biliyorum.
Ve önceki gün bu çalışmanın tamamlandığını öğreniyorum.
Projeyi ve sistemi Türkiye Çevre Ajansı yönetecek.
Çevre Ajansı’nın başına da Prof. Dr. Ferhat Pirinççi getirildi. Pirinççi, çok sayıda araştırma makalesi olan pratik ve akademik çalışması yoğun bir isim.
Prof. Pirinççi ile çevre üzerine bir sohbet yapıyoruz.
Elbette iklim değişikliği, kara ve denizlerin korunması konuları öne çıkıyor.
Ve tabii en çok sorulan soru:
-Turizm bölgelerindeki sahillerde yat turizmi için nasıl bir düzen oluşacak?
Başkan Pirinççi’den aldığım ilk cümle şu:
“Denizlerimizi koruyacağız, deniz çayırlarımızı, deniz floramızı koruyacağız.”
Kendi sahillerimiz dışında, neredeyse tüm Ege adalarını, İyon Denizi’ni ve Adriyatik’i gezmiş bir denizci olarak bu cümle gerçekten içimi rahatlatıyor.
Hiçbir siyasi ayrıma gitmeden, bu görevin bir vatan görevi olduğunu düşündüğüm için ayrıca önemsiyorum.
Dahası efsane denizcimiz “Sadun Abi”mizin, “Çekirge bizden sonra buraları korumak ve yazmak sana düşer” sözünün peşinde;
Sormaya ve yazmaya devam ediyorum.
UZUN SÜRECEK BİR PROJE
Yat turizmi denilince...
Türkiye’nin turizm bölgelerindeki sahiller.
Yat mola noktalarından restoranlara ve otellere kadar muhteşem körfezler, koylar akla geliyor.
Çeşme’den Kaş’a kadar dantel gibi uzanan koylar.
Didim, Kuşadası, Bodrum, Datça diye başlayıp devam eden uzun bir liste sayabilirim.
Gökova, Hisarönü, Bozburun, Marmaris, Dalyan, Fethiye körfezleri.
Ve elbette yat turizminin zirvesi Göcek.
Soruyorum:
-Sayın Pirinççi bu mapa şamandıra sistemi ne zaman başlayacak. Körfezler, koylar belirlendi mi?
Ve cevap:
-Biliyorsunuz ki Göcek koyları yat turizmi açısından en yoğun kullanılan koylar. Örnek vermek gerekirse, yalnızca geçen yıl yabancı bayraklı tekne olarak Göcek’e 10 binden fazla tekne girişi olmuş. Ayrıca Türk bayraklı teknelerin giriş çıkış belgesine gerek olmadığı düşünülürse bu rakam 30 binlere kadar yükselir. Yani Göcek Körfezi trafiği en yoğun koylardan oluşuyor. Bu nedenle mapa şamandıra uygulamasını Göcek’ten başlatıyoruz. Pilot bölge Göcek oluyor. Önümüzdeki sezona yetiştireceğiz.
Ve bir başka soru:
GÖCEK’E 926 ŞAMANDIRA
-Mapa-şamandıra sistemi nasıl bir koruma sağlayacak?
-Evet yaklaşık 30 bin teknenin Göcek’teki bu koylara, her saat her gün demir attığını, zincir bıraktığını düşünün. O deniz çayırları yok oluyor. Deniz florası yok oluyor. Bu da denizlerin çölleşmesine, o harika denizlerin yok olmasına neden oluyor.
-Tabii bu açıdan hiçbir denetim de yok...
-Evet denetim olmadığı için koylarımız çölleşiyor. İşte bunu engellemek için mapa-şamandıra sistemini getiriyoruz. Ve projenin uygulaması bize verildi.
Göcek’te karaya bağlı olan 689 tane mapa ve denizde de 926 şamandıra kurmayı planlıyoruz. Yani bu bölgede yüzlerce teknenin yanaşabileceği bir düzen oluşturmayı planlıyoruz.
2025’TE İLK 100 ŞAMANDIRA
Başkan Pirinççi’ye şamandıraların hangi koya ne kadar konulacağının nasıl belirlendiğini de sordum. İşte cevabı:
-Elbette buraya heyetler gönderildi. Son olarak Bakan Yardımcımız Fatma Varank Hanım’la birlikte bir heyet geldi ve koordinatlar belirlendi. Mapa ve şamandıralar bu koordinatlara göre yerleştirilecek. Şu anda potansiyel yerlerimiz belli.
-Hedef nedir?
-Hedefimiz 2025 sezonu için ilk 100 şamandırayı işler hale getirmektir. Bu çok büyük bir proje olduğu için uyum sağlaması açısından yavaş yavaş yürüteceğiz.
APLİKASYON UYGULAMASI
İLE RANDEVU SİSTEMİ
“Acaba uygulamanın ilk dönemlerinde sorunlar çıkabilir mi?” diye soruyorum.
Ve bir aplikasyon sistemi geleceğini öğreniyorum.
İşte cevap:
“Bu yeni sistemde kullanıcılara bir aplikasyon uygulamasını göstereceğiz. Tekne sahipleri bilgilendirilecek. Bu aplikasyonlar sayesinde yatların yanaşacağı, bağlanacağı yerler belirlenecek. Dolayısıyla herkes daha önce kendisine tahsis edilmiş, randevusu alınmış mapa-şamandıraya bağlanacak.
-Bunlar dışında buralara demir atılamayacak mı?
-Hayır şamandıra dışında demir atılmayacak. Atık yönetimini de biz koordine edeceğiz.
Özetle bu sistem Fethiye-Göcek bölgesinde düzeni sağlayacak. Böylece deniz çayırları ve deniz hayatı kurtulacak.
UYUM İÇİN ZAMAN
TANIYACAĞIZ
-Peki bu kadar büyük proje kısa sürede nasıl gerçekleşecek?
-Evet proje çok büyük. Bu nedenle 2025’te tüm aşamaları devreye girmeyecek. Ama yerler tespit edildi. O yüzden ilk aşamada 100 tanesini devreye alacağız. İlk aşamada bu sistemi kullandırmayı özendirmek için çalışacağız. Mağduriyet olmasın diye dikkatli olacağız. Yani bu bölgelerde turist taşıyan, gezdiren guletler, tekneler var. O ailelerin de mağdur olmaması için özenli olacağız. Anlatacağız.
EKOSİSTEME UYGUN TONOZ
Pirinççi bir de hatırlatma yapıyor:
“Şamandıraların bağlı olacağı tonozlar ekosisteme zarar vermeyecek şekilde konulacak. Buna uygun bir tonoz sistemi getiriyoruz. Burada önemli olan şamandıra dışında demir atılmayacak, mapa dışında bir yere bağlanmayacak.
-Peki iskelelerin durumu ne olacak?
-Sadece denizyoluyla ulaşılan bakir koylarda tamamıyla mapa ve şamandıra kullanılacak. İskelenin bulunduğu yerlerde kara bağlantısı varsa zaten iskeleye gerek yoktur.
Ve son soru:
Bu yeni sistemin yönetim/işletme yetkisi kimde olacak?
-Yetki Çevre Ajansı’nda olacak. Bu yetkinin nasıl kullanılacağına ise daha sonra karar verilecek.
Evet arkadaşlar;
Ege ve Akdeniz’in en güzel koylarında uzun süredir merak edilen yeni düzenin ilk bilgileri birinci ağızdan böyle.
Türkiye Çevre Ajansı Başkanı Prof. Dr. Ferhat Pirinççi’ye yeni görevinde başarılar diliyorum.
Sormaya ve yazmaya devam...
Paylaş