Paylaş
Avrupa Parlamentosu’unda “Aşırı sağ ve ırkçı partilerin yükselişi” karşısında AB liderlerinin yaşadığı şok...
MİT raporunda, özellikle Avrupa da yükselen aşırı sağın haritası
Endişe dolu açıklamalar...
Makron’un parlamentoyu feshi...
Bütün bu gelişmeleri izlerken;
zihnimde ‘Ben bu sonuçları önceden görmüştüm, ama nerede?’ türünden bir soru yükseliyordu.
Birkaç gün araştırdım. Yabancı ajansları taradım.
Bulamadım.
Eminim görmüştüm ama nerede?
Ve nihayet önceki gün Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın İspanya dönüşünde gazetecilere yaptığı açıklamayı okuyunca;
hızla kitaplığıma doğru yürüdüm.
Ve “İşte bu dedim.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle diyordu:
“Bizler uzun zamandan beri yaklaşan tehlikeyi işaret ediyorduk. Özellikle Avrupa’da yükselen ırkçılığın bir tehlike olduğunu, buna imkân verilmemesi gerektiğini muhataplarımıza anlattık. Sokaklarını, meydanlarını insanların kutsallarına hakarete, yabancı karşıtlığına açan, onların sırtlarını işlerine geldiği için sıvazlayan ülkeler, şimdi görmezden geldikleri gerçekle yüzleşti.”
Evet bu sözler kitaplığıma ocak ayında giren çok önemli bir araştırmayı hatırlatıyordu.
2024 yılının ocak ayında...
Milli İstihbarat Teşkilat’nın 97’nci kuruluş yıldönümü töreni için Ankara’da, teşkilatın “Kale” adı verilen merkezindeydik.
MİT Başkanı İbrahim Kalın konuşma metnini özetleyen kapsamlı bir sunumdan sonra bizlerle sohbet etmişti.
Ve toplantıda yeni kurulduğunu öğrendiğimiz Milli İstihbarat Akademisi’nin bir değerlendirme raporunu vermişlerdi.
Kitapçığın başlığı şuydu:
“Batılı Ülkelerde Aşırı Sağ Hareketler”
Rapor, AB ve ABD’de yükselen aşırı ırkçı sağın tehlikesini bir ‘alarm’ gibi anlatıyordu.
Dikkat edin değerlendirme raporu 2023 yılını içeriyor.
Yani bugün Avrupa Parlamentosu’nda yaşanan “aşırı sağ şok”..
Bugün AB liderlerinin şaşkınlıkla izlediği gelişmeler, 2023 yılına ait raporda neredeyse tane tane birer öngörü ve olaylar halinde anlatılıyordu.
Gerek Kalın’ın konuşmasından gerekse değerlendirme raporundaki tanımlardan etkilenmiştim.
Örneğin raporun bir bölümünden şöyle bir paragraf:
“Değerlendirme raporumuz 2023 yılındaki gelişmelere odaklanmaktadır. Çalışma kapsamında aşırı sağcıların eylemleri hakkında medyada çıkan haberler, siyasetçilerin söylemleri, resmi açıklamalar ve bu oluşumlarla mücadele için yürütülen yasal çalışmalar kolluk güçlerinin hareket tarzları ve operasyonlara ilişkin veriler derlenmiştir. Mevcut verilerin çeşitli kategoriler altında sınıflandırılması Batılı ülkelerde aşırı sağ hareketlerin dinamikleri eylemleri ve taktiklerine ilişkin temel eğilimleri anlamamızı kolaylaştıracaktır. Raporu aşırı sağ hareketler bağlamında dünya genelinde meydana gelen gelişmelerin kamuoyuyla paylaşılarak konuya ilişkin bir farkındalık yaratılması amacıyla okuyucuların ilgisine sunuyoruz.”
Bu paragraftaki ‘farkındalık yaratmak’ ifadesi Batı’ya açıktan bir uyarıydı.
Raporu okuduğum dönemde Avrupa Parlamentosu’nda böyle bir ‘aşırı sağ şok’ yaşanacağını nereden bilebilirdim?
Düşünün ki rapor 2023 yılını kapsıyor.
1 yıl önceyi...
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İspanya dönüşünde söylediklerinden anlıyoruz ki;
Türkiye bu ‘tehdidi ve olumsuz gidişi’ her düzeyde paylaşmış.
Cumhurbaşkanı’nın uçakta söylediği şu söz bu gerçeği ortaya koymaya yetiyor:
“Özellikle Avrupa’da yükselen ırkçılığın bir tehlike olduğunu, buna imkân verilmemesi gerektiğini muhataplarımıza anlattık.”
SİYASİ SONUCU DA GÖRÜLMÜŞ
Yaklaşık 60 sayfalık raporda çok önemli tespitler var.
Dünyayı saran göç, kültür ve inanç farklılıklarına olan düşmanlık bütün detaylarıyla anlatılıyor.
Örneğin ‘dövüş geceleri’nde örgütlenen ırkçı yapılar anlatılıyor.
Dövüş geceleri denilince geçen pazar günü yayınladığım ve göçmen karşıtı ABD Başkan adayı Trump’ın ayakta alkışlandığı UFC kafes dövüşlerini de buraya not etmek isterim.
Evet...
MİT’un bu raporuna internet sitesinden ulaşabilirsiniz.
Meraklısı için önemli bir akademik kaynak.
Kaynağın ne kadar önemli olduğu bugün Avrupa Parlamentosu’nda yaşananlarla sabittir.
Rapordan son bir aktarma daha yapıyorum:
“Dünya genelinde meydana gelen insani ve ekonomik krizlerin sebep olduğu göç, aşırı sağcılık bünyesindeki göçmen karşıtlığını tetiklemiştir. Yaşanan göç dalgalarından dolayı ortaya çıkan kültürel farklılıklar ve ekonomik endişeler gibi bazı meseleler, göç kabul eden ülkelerde sadece toplumsal seviyede değil siyasi boyutta da sorumlu alanların ortaya çıkmasına sebep olmuştur.”
Gördüğünüz gibi Avrupa’da yaşanacak (bugün yaşanan) siyasi sonuçlar da açıkça yazılmış.
Bu açıdan bakınca önce MİT Başkanı İbrahim Kalın şahsında kurumu kutluyorum.
Ve ardından;
Milli İstihbarat Akademisi’nin kurulmasının ne kadar doğru bir karar olduğunu hatırlatmak istiyorum.
Mutlu, sağlıklı demokrasinin ve huzurun hâkim olacağı bayramlar dilerim.
Paylaş