Bakanlık 190 sayfalık projeyle düğmeye bastı… ‘Mavi Vatan’da sahillere çevre seferberliği

Gökova Körfezi’nden Fethiye Körfezi’ne kadar olan tüm koyları ve sahilleri kontrol eden MUÇEV (Muğla Çevre Vakfı) kapatıldı.

Detayları sonraya bırakarak, başlıktaki gelişmeye geçebilirim...

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bugüne kadar sahillerimizde büyük bir “çevre seferberliği” başlatıyor.

Bu “kapsamlı proje”ye göre Saros Körfezi’nden İskenderun’a kadar sahillerde “demir atılması” önlenecek. Çevre Bakanlığı Tabiat Varlıkları Genel Müdürlüğü ile üniversitelerin ortak çalışmaları sürüyor.

Amaç, “Sahillerde deniz diplerine atılan çapalarla deniz çayırlarının, deniz florasının ölümünün engellenmesi. Giderek kaybolan balık popülasyonunun yeniden canlandırılması.”

Raporda şöyle özetleniyor: “Kontrolsüz kullanımlar sebebiyle su kalitesinin bozulmaması, denizaltı biyoçeşitliliğin azalmaması, oksijen-besin kaynağı ve en büyük karbon yutak alanlarından olması sebebiyle denizlerin ormanları olarak tanımlanan deniz çayırlarının zarar görmemesi sağlanacaktır.”

Peki bu nasıl olacak?

-190 sayfalık proje kapsamında ve bölgede yapılan çalışmalar sonucunda pilot bölge seçilen Göcek’te 805 kilometrekare alandaki 20 koyda 864 tekneye hizmet verilmesi amaçlanıyor.

KESİN DEMİR YASAĞI

Artık Göcek’te hiçbir koya demir atılamayacak. İlk uygulama bu yaz belirlenmiş koylarda başlayacak. Şu anda tonozlama çalışmaları sürüyor. Ayrıca Göcek koylarına bu yazdan itibaren belirli bir sayının ve belirli boyutların üzerinde tekne giremeyecek.

Dahası tonoz alan tekne günlerce, haftalarca aynı yere bağlı kalamayacak.

Tekne ve yatların denize demir ve çapa atmalarına engel olmak amacıyla tekne ve yat kapasitesi dikkate alınarak karasal alanda yeterli sayıda mapalar yerleştirilecek, deniz tabanına tonozlar konulacak, akıllı şamandıralar bu tonozlara bağlanacak ve teknelerin kıyılarda yer alan ağaçlara halat bağlamalarına izin verilmeyecek.

Projeye göre teknelerin atık alımları daha hızlı yapılacak. Takip sistemi sayesinde denizlere atık bırakılmasının da önüne geçilecektir. Bölgesel kontrol sayesinde tekne ve yatların kontrolü planlı bir şekilde yapılacak.

Birçok yatın belirli kıyılara demir atıp haftalarca orada kaldığını hatırlatan bakanlık yetkilisi, “Artık buna izin verilmeyecek. Bu karar kesin olarak uygulanacak” diye hatırlatıyor.

Bir anlamda;

“Bu kararlar hep alınır da kim uygulayacak” diyenler için uyarıda bulunuyor.

Projede bu durum şöyle anlatılıyor:

- 805 kilometrekare alandaki 20 koyda;

-918 adet mapa, 857 adet tonoz, 891 adet şamandıra,

-2 adet yüzer ponton (platform),

-22 adet servis pontonu ile toplam 864 adet tekneye hizmet verilecektir.

KÖRFEZDE TEKNE KISITLAMASI

Projenin anlatıldığı ön raporda Göcek Körfezi’nde bulunacak tekne sayısı da belirlenmiş. Bu sayının dışında tekne bulunamayacak. Şöyle özetleniyor: “Mevcut durumda Göcek körfezinde bulunan ve planlanan diğer marina ve iskelelerin toplam bağlama sayısı 1.142’dir. Genel toplam kapasite ise Göcek Körfezi’nde 2.006 adet tekne bağlama kapasitesine ulaşılacaktır.”

BAZI İSKELELER İÇİN YIKIM

Bütün bu süreç yaşanırken bir gelişmeyi daha öğreniyorum.

Bakanlık yetkilisi sohbetimizde aynen şöyle diyor:

“Bu arada koylardaki bazı iskeleler için yıkım kararları verilmişti. Sayın Bakanımız da bu kararları onaylamıştı. Şimdi bu kararlar da uygulanacak.”

Yasal durumlarını sağlayan iskele ve restoranların hangileri olduğu da bu noktada değerlendirilecek. Ayrıca restoranlara da belirli bir mimari standart getirileceğini öğreniyorum.

Evet; Saros Körfezi’nden İskenderun’a kadar uzanan “devasa çevre projesi”nin pilot olarak seçilen Göcek Körfezi’ndeki ilk uygulamaları başlıyor.

Elbette çok sorular var. Onlara da değineceğim.

İŞTE KOYLARA GÖRE TEKNE DAĞILIMI