‘Kader seni güldürmüyorsa espriyi anlamadın demektir’

Israrlı tavsiye üzerine aldım...�

Otobiyografik roman okumayı pek sevmediğim için başlangıçta epey direndim.

Ama itiraf ediyorum Bombay’da geçen bu sürükleyici romanı karım ve yakın dostlarımın ısrarından çok hayat mottom olarak kabul ettiğim kapağındaki şu cümleden dolayı soluksuz okumaya başladım...

‘Kader seni güldürmüyorsa espriyi anlamadın demektir.’

* * *

Tabii basit gibi görünen bu cümlenin ne anlama geldiğini esas romanı okumaya başladığınıza anlıyorsunuz...

Çünkü Shantaram’ın Avusturalyalı yazarı Gregory David Roberts, tıpkı kitabın kahramanı Lin namı diğer Shantaram gibi hayatın esprisini Avusturalya’da 19 yılla mahkum olduğu hapishanede gördüğü günlük işkenceler sırasında anlamış...

Aşkı, hayatı, ölümü, acıyı insan ruhunun aydınlık ve karanlığını zincire vurulduğu işkence duvarında kavramış...

Ne arabesk ne bohem, alabildiğine gerçekçi ve yalın...

Bir yanıyla Hint kültürü üzerine derin bir felsefi deneme...

Diğer yanıyla Hollywood filmlerine taş çıkaracak aksiyona dayalı bir kurgu...

Uyuşturucu, silahlı soygun, işkence, Avusturalya’dan Hindistan’a kaçış ve en önemlisi Bombay’ın binbir yüzü...

Ve her defasında sizi yeniden düşünmeye iten o kilit cümle...

‘Kader seni güldürmüyorsa espriyi anlamadın demektir.’

* * *

Bu sürükleyici romanı okumama rağmen espriyi bütünüyle anladığımı iddia edemem...

Sadece şu kadarını söyleyeyim...

En yaratıcı romancı da en büyük mizah yazarı da Tanrı...

Onun esprili dilini anlamadan ne kaderinize gülebilirsiniz ne de hayata...

* * *

Size uzun uzun kitabı anlatacak değilim...

Dün Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu arasında Türk siyasi yaşamının epeydir kaybettiği benim hayli esprili bulduğum bir polemik yaşandı....

Arınç önceki gün katıldığı bir televizyon programında Kılıçdaroğlu’nun içi boş sloganlar ürettiğini ifade etti.

Olabilir, Bülent Bey öyle düşünebilir...

Ama arkasından gelen şu cümleler...

“Sadece ‘hesap soracağız’ diyor... Bu adam mı? Kıvırtıyor... Ya, şu kadar boyuyla bir şeyler söylüyor...”

* * *

Bırakın eleştiri sınırlarını her türlü nezaketten yoksun bir tepki...

Eminim rakip partinin lideri bile olsa bir insanın boyunu siyasi polemik malzemesi yaptığı için en çok Arınç utanmıştır, çünkü benim tanıdığım Bülent Arınç herşeyi bir kenara bırakın inancı gereği böyle bir laf etmenin ne anlama geleceğini çok iyi bilir...

Evet Tanrı en iyi mizah yazarı, ama en çok yaratıcılığı ile dalga geçilmesini affetmiyor...

Buna karşılık Kılıçdaroğlu “Sayın Arınç’ı Leman ve Penguen dergilerine havale ediyorum” diyerek mizahın yaratıcılığına sığınıyor...

Belli ki kader Kemal Bey’i güldürmüş yani espriyi anlamış...

Şimdi sıra Bülent Bey de...

Bülent Bey size illa 1000 sayfalık Shantaram’ı okuyun diyemem...

Haddime değil...

Fakat hem siyasi nezaket hem de inancınız gereği Kemal Bey’den özür dilemeniz / helallik almanız gerekiyor...

Shantaram’ın kapağındaki o kilit cümle size sesleniyor...

‘Kader sizi güldürmüyorsa espriyi anlamadınız demektir.’