Paylaş
Geçmişi değiştirmek için elimizden bir şey gelmez. Ama geleceği şekillendirmek az da olsa elimizdedir. Geleceğe gönlümüze göre bir biçim vermek istiyorsak ki, istemeliyiz, yeni yıla “umutla” girmeliyiz. Umut bitmedikçe, hiçbir şey bitmiş sayılmaz. Bitiş, umudun bittiği gündür.
NÜFUS TİCARETİ
Yolsuzluk; devlet veya hükümet gücünün, devlet veya hükümet yetkilileri tarafından, doğrudan veya dolaylı olarak, kişisel gelir ve servet arttırmada kullanılmasıdır. Bu tanımı iyi belleyin. Yolsuzlukta “kamu adına karar verme yetkisi” olan birinin çeteye dâhil olması şarttır. Yolsuzluğa, eskiden “nüfuz ticareti” denirdi. Mükemmel bir tanımlamadır doğrusu bu. Nüfuz, içine girmek, başkalarının giremediği gözeneklerden sızıp, kılcal damarlardan geçerek, karar merkezini etkilemek demektir. Bu gücün kullanılmasıyla yapılan işlere “nüfuz ticareti” denir. İktidardakilerin yakınları, ne iş yaparsa yapsın, işin içinde “kamu” otoritelerinin bir dahli varsa, kazancın temel kaynağı “nüfuz” dur.
YOLSUZLUĞUN HİÇ Mİ FAYDASI YOK
Yolsuzluk, devletçi ekonomilerin, serbest pazar sistemine dönüştürülmesi aşamasında çok yararlıdır. Devlet memurları “hayır” demek üzere programlanmıştır. Çünkü “olur” veren, kamu yöneticilerinin hemen hepsinin başı, bir ihbar veya şikâyet yüzünden ilerde belaya girebilecekken, dünyanın en hayırlı projesine bile “n’ayır-n’olamaz” diyenler hakkında hiç dava açılmamıştır. Bu durumda kamu yöneticilerine evet dedirtmek için onları “yüreklendirmek” gerekir. Nasıl devlet, özel sektörü “girişimciliğe” teşvik ediyorsa, özel sektör de kamu yöneticilerini “olurculuğa” teşvik eder.
İCRAAT İNŞAATTIR
Türk ekonomisinin çekici gücü “inşaat”tır. İnşaat için de arsa lazımdır. Arsa olabilecek arazilerin çok büyük kısmına da devlet sahiptir. Devlet, arazilerin arsaya dönüşmesine izin vermezse, inşaat sektörü güdük kalır. Ekonomi canlanamaz. Ekonominin canlanması herkese ilave gelir sağlar. Ekonomiyi canlandırmak için “yüreklendirilen” yöneticiler, aynı zamanda çok çalışır görünür. Hareketten doğan bereketi paylaşan halk da “çaldı ama çalıştı” oyumu yine ona vereceğim der.
SON SÖZ: Olur vermenin sebebi, sebeplenmek olmamalıdır.
Paylaş