ŞİŞMANLIK ülkemizde de giderek yaygın bir sorun haline geliyor.
Medyada hemen her gün bu konuda bir şeyler yer almasına rağmen, bu konu çoğu kişinin kafasında çözüme kavuşmuş değil. Özellikle kolay kilo veremeyenlerde hormon bozukluğu kaygısı çok yaygın. Bu yönde çok başvuru aldığım için, konuyla ilgili olarak bir süre önce yazdığım yazıyı tekrar yayınlıyorum.
‘‘Kabahat altın kaftan olsa bile kimse üstüne almak istemez’’ diye bir söz vardır. Bünyemizle ilgili bir olumsuzlukla karşılaştığımızda, başkalarını suçlama olanağımız yoksa, ya strese, ya kalıtıma, ya da hormonlara bağlamak gibi bir eğilimimiz var. ‘‘Ben hiçbir şey yemiyorum ama su içsem yarıyor’’ ya da ‘‘ben bir şey yemiyorum ama benimki hormonlardan’’ veya ‘‘doktorla konuştum, stres metabolizmamı bozmuş’’ gibi sözleri kilo fazlası olanların çoğundan duyarsınız. ‘‘Ben yemek yemeyi seviyorum, ciddi bir diyet uygulayamadığım için kilo veremiyorum’’ diyenler parmakla gösterilecek kadar az.
‘‘Ben bir şey yemiyorum’’ diyenlerin sözlerinde gerçek payı var ancak bu sözleri, ‘‘ben dikkat etmesem bunların kat kat fazlasını yerim’’ şeklinde tercüme etmek şartıyla.
Şişmanlığı hormonlara ve özellikle tiroit bezinin az çalışmasına bağlamak eğilimi yaygın. Gerçekten de tiroit bezi, salgıladığı hormonlarla, metabolizmayı düzenlemekle görevlidir. Tiroit hormonlarının aşırı salgılandığı hallerde kilo verme eğilimi, gereğinden az salgılandığı hallerde ise kilo alma eğilimi olabilir.
Tiroit bezinin az çalışmasına, tıp dilinde hipotiroidi adı verilir. Hipotiroidinin tek belirtisi kilo almak değildir. İleri derecede halsizlik, sürekli üşüme, kabızlık, ciltte ve saçlarda kuruluk gibi belirtiler görülür. Alınan kiloların çoğu, ödem denilen şekilde sıvı birikmesine bağlıdır.
Bu belirtiler olmaksızın sadece daha kolay kilo almak nedeniyle hipotiroidi teşhisi koymak doğru değil. Bu tür belirtileri olanların ise bir doktora başvurarak kandaki tiroit hormonu düzeylerini ölçtürmeleri gerekiyor.
Kilo almada böbreküstü bezlerinin faaliyeti de önemli. Böbreküstü bezlerinin aşırı kortizon salgılaması durumunda da kilo alma, ciltte çatlaklar, sırtın üst kısmında yağ birikmesi ve kıllanma gibi belirtiler görülebilir. Bu da sık görülen bir durum değil ancak bu tür belirtileri olanların bir doktora başvurmaları yararlı.
Gerek böbreküstü bezinin çok, gerekse tiroit bezinin az hormon salgılamasına bağlı olan hormonal şişmanlıklar çok nadir görülüyor. Kilo fazlası olanların tarafsız bir gözle kendilerini incelemelerinde ve bir beslenme uzmanının denetiminde beslenmelerini düzenlemelerinde yarar var.