Paylaş
Bina Nevzat Tandoğan Caddesi üzerinde olduğu için, hayatımın 14 yılında “iş adresi” her sorulduğunda Nevzat Tandoğan Caddesi’ni yazdım ya da söyledim.
Ankara Büyükşehir Belediyesi caddenin ismini “Zeytin Dalı” olarak değiştirdi.
Star yazarı meslektaşım Ersoy Dede, asıl yapılanı “Nevzat Tandoğan isminin çıkarılması” olarak yorumladı. Haklı olduğunu düşünüyorum, çünkü büyükşehir belediyesi üç yıl önce de “Tandoğan Meydanı”nın adını “Anadolu Meydanı” olarak değiştirmişti. Aynı kararla Ankara’da ismi “Gülen” olan cadde ve sokaklara yeni isimler verildiğini de hatırlatmak isterim. Sevgili Ersoy, “Nevzat Tandoğan” ismi kalkmışken ve hazır ABD Elçiliği de o caddedeyken yeni ismin de Afrin operasyonuna gönderme yapılarak “Zeytin Dalı” olarak belirlendiğine dikkat çekmiş.
KARİKATÜR RUSYA’DA GERÇEK OLDU
Kanaatimce asıl niyet “Nevzat Tandoğan ismini çıkarmak” olsa da ‘Zeytin Dalı’ ismiyle ortaya çıkan sonucun bu amacı gölgede bıraktığıdır. Neden mi? Yazının başlığında yaptığım tespiti biraz açayım:
Geçen hafta Moskova’da ABD Büyükelçiliği’nin yanındaki bir sokağın isminin “Kuzey Amerika Çıkmazı” olarak değiştirilmesi önerildi. Öneri sağcı Rus milletvekili Mikhail Degtyaryov’dan geldi. Degtyaryov, Moskova Şehir Konseyi’nin bu ay önerisini görüşeceğini açıkladı.
İlgili haberi okuyunca aklıma Hürriyet çizeri Latif Demirci’nin 14 Şubat günü Hürriyet’te yayınlanan karikatürü geldi. Karikatürde bir sokağın adı “ABD Çıkmazı” olarak görülüyordu. Anlayacağınız, Latif Ağabey’in karikatürü Moskova’da gerçek oluyor.
WASHINGTON FARKLI DEĞİL
Ocak ayının başında ABD’nin başkenti Washington’da da benzer bir olay yaşandı. Şehir Konseyi, Wisconsin Avenue’da Rusya Büyükelçiliği’nin bulunduğu bölümün adını Boris Nemtsov Plaza olarak değiştirdi. Rus muhalefetinin önemli isimlerinden biri olan Nemtsov, 2015’te Kremlin yakınlarında öldürülmüştü.
Suikastla ilgili 5 Çeçen kökenli Rus yakalanıp tutuklansa da Nemtsov’un ailesi ve yakınları asıl sorumluların ortaya çıkarılamadığını savunuyor.
Ne Moskova ve Washington’daki değişiklikler ilk, ne Ankara’daki değişiklik son olacak gibi görünüyor. Birkaç örnek daha vereyim:
- 1980’lerde Soğuk Savaş döneminde, Rusya Nobel ödüllü nükleer fizikçi Sakharov’u tutuklayınca ABD yönetimi Washington’daki Rus Büyükelçiliği’nin önündeki alana Sakharov Plaza ismini vermişti.
- ABD’de Çin Büyükelçiliği’nin olduğu sokağa Çinli muhalif Liu Xiaobo’nun ismi verilmek istenmişti. Çinliler anında misilleme yapmış, Pekin’deki ABD Büyükelçiliği’nin isminin, ABD’nin gizli belgelerini ifşa eden Edvard Snovden’a atıfla “Snovden” olarak değiştirilmesini tartışmaya açmıştı.
- İrlanda Kurtuluş Örgütü (IRA) üyesi Bobby Sands açlık grevinde ölünce, Tahran’da ünlü İngiliz politikacı Winston Churcill’in ismi İngiliz Büyükelçiliği’nin bulunduğu sokaktan alınmıştı.
- Tahran yönetimi Suudi Arabistan Büyükelçiliği’nin bulunduğu caddeye de Suudi Arabistan’ın öldürdüğü Şii din adamı Şeyh Nimr al Nimr’in ismini vermişti.
- Vietnam Savaşı sürerken Hindistan bir sokağa ABD ile savaşan Vietnamlıların lideri Ho Şi Minh’in ismini vermişti.
TÜRKİYE’NİN KONUMUNDAKİ DEĞİŞİKLİK
Bu liste uzayıp gider. New York Times gazetesi 14 Mart günü “Provokatif sokak isimleri Soğuk Savaş pratiklerini çağrıştırıyor” başlıklı haberinde, yakında Rusya’da sokaklara Kim Jong-un (Kuzey Kore), Fidel Castro (Küba), Muammer Kaddafi (Libya), Saddam Hüseyin (Irak) gibi ABD ile hep çatışmış liderlerin isimlerinin verilebileceğine, benzer adımların başka ülkelerde de artabileceğine dikkat çekiyor.
Bu gerçeği kenara bırakıp başka bir tespit ile tamamlayayım: Bizim bildiğimiz, yaşadığımız Soğuk Savaş’ta Türkiye bir NATO müttefiki olarak ABD’nin safında, Moskova’nın karşısındaydı. Şimdilerde ise tam tersi.
Bu yapılırken caddeden çıkarılan ismin “Komünizm gelecekse onu da biz getiririz” diyen bir komünizm karşıtına ait olması son derece “ironik” bir durum değil midir?
Bakalım daha neler göreceğiz?
Paylaş