İşte Rusya’nın Ukrayna topraklarına girmesiyle birlikte; başta NATO olmak üzere birçok kurum da yeniden sorgulanıyor.
Savaşın bir an önce bitmesi gerekir.
Ama NATO, Birleşmiş Milletler gibi büyük organizasyonlara da yeniden bakmak gerekiyor.
Türkiye’nin tezlerini destekliyorum.
Örneğin İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya başvurusu sonrasında yaşanan gelişmeleri hepimiz yakından takip ediyoruz.
Türkiye terörle ilgili çekincelerini dile getiriyor ve bu sorunların çözümlenmemesi halinde iki ülkenin başvurusunu kabul etmeyeceğini söylüyor.
Bugün de devam edeyim.
Aslan bana göre Türkiye’ye örnek olan bir model geliştirdi.
Kooperatifçiliğin anayasasını yeniden yazdı.
Ve itibarını da yükseltti.
Yarım kalan, zamanında yetişmeyen kooperatif imajını alıp bir başka yere çekti.
Enflasyonla artan girdi maliyetlerinden dolayı çok artan gayrimenkul fiyatlarının yaşandığı bu dönemde yine diyorum ki...
Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları Başkanı (BUEK) Enver Yücel’in bir hayali vardı.
O da Hakkari’de bir okul açmaktı.
Yücel; ekibiyle Hakkari Yüksekova’ya gitmiş, incelemelerde bulunmuştu.
İşte o gezi sonuç verdi.
Bahçeşehir Koleji Yüksekova Kampüsü için imzalar atıldı.
Gerçekten mutlu oldum.
Mehmet Sepil’i “Benim için futbol bitmiştir” dedirtecek ne gibi gelişmeler, olaylar olmuştur.
Ve hatta “Ben futboldan hızlı bir şekilde uzaklaşmak istiyorum” dedirten...
Türkiye’de bazı konuların fabrika ayarlarına geri dönmesi gerekir.
Futbol da o başlıklardan biridir.
Sepil gibi bir sahiplik bulmak Türkiye şartlarında kolay değildi.
Göztepe Sepil’in çocukluk hayaliydi; bu gerçekleşmiş oldu.
Aslında bu konunun temelleri milattan önce 8’inci yüzyıla kadar dayanıyor. Antik oyunlar olarak tanımlanan sportif faaliyetlerde bu yöntem kullanılmış.
Okan Renkli’ye göre günümüzde ilginin artmasının nedeni; katılımın ve rekabetin artması, yarışmalardaki sonuçların sporcular arasındaki küçük farklarla ortaya çıkması...
Asırlardır fiziki sağlamlığı ön planda tutan birçok spor branşı, son 100 yıldır yapılan bilimsel çalışmaların ortaya koyduğu verilerle işin zihinsel boyutunun öneminin de farkına varılmasını sağladı.
Okan Renkli diyor ki;
“Bilimsel verilerin daha fazla kullanılmasıyla başlayan bu süreç, sporcuların bir müsabaka ya da yarışmaya teknik, taktik ve kondisyon açısından hazırlanmasının yeterli olmadığını, bunların yanına mutlaka zihinsel antrenmanların ve psikolojik hazırlığında eklenmesi gerçeğini ortaya koydu.”
Renkli; Avustralyalı efsane yüzücü Elka Graham’ın şu sözlerini örnek gösteriyor.
Bazı nedenlerden dolayı eğitimine ara veren gençlerimiz kaldıkları yerden devam etmeliler.
Affa karşı değilim.
Devletin vatandaşıyla barışmasına da karşı değilim.
Sadece imar affı konusunda artık siyasetin bir karar vermesi gerekiyor. Ve hatta imarla ilgili affın bir daha söz konusu olmayacağının da sözünü vermeli.
Türkiye maalesef kentleşmede istediklerini yapamadı.
Pandemi nedeniyle müzik gece saat 00.00’da sona eriyordu.
Bu saat 01.00’e çekildi.
Yani yasak kalkmadı, süre uzatıldı.
Aslında ben hiçbir yasağa, kısıtlamaya katılmıyorum.
Ama bu, kuralların olmayacağı anlamına gelmez.
Uzun yıllardır yazlarımı Alaçatı’da geçiriyorum.
“2030 EXPO için adaylardan biri de Suudi Arabistan. EXPO 2030’un Riyad’da düzenlenmesi için Türkiye olarak kendilerini destekleyeceğimizi açıkladık.”
İki kez yarışmış bir ülke olarak aslında 2030 adayları arasında Türkiye’nin de olmasını çok isterdim.
Çünkü uluslararası bu deneyimler kolay kazanılmıyor.
Yarışı kaybetmiş olsak da İzmir’in kazandığı bu deneyimi bir şekilde kullanmamız gerekiyor.
Heyetler halinde bu görüşmelerin bir kısmına tanıklık ettik. Kullanılan diplomasi, ilişkiler, organizasyon sayesinde elde edile birikim kolay oluşmuyor.
Ve bir şeye daha tanıklık ediyorsunuz.