Habere göre toplam ziyaretçi sayısı: 35 milyon 48 bin 417
Bizim için asıl/acı haber ise şu:
1) Ayasofya Müzesi(İstanbul): 3 milyon 727 bin 361
2) Mevlana Müzesi(Konya): 3 milyon 464 bin 155
3) Pamukkale Hiearapolis Ören Yeri (Denizli): 2 milyon 557 bin 868
4) Topkapı Sarayı Müzesi(İstanbul): 2 milyon 364 bin 946
5) Efes Ören Yeri(İzmir): 1 milyon 855 bin 694
Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, CHP’nin Ankara milletvekilleri, Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve ilçe belediye başkanlarıyla, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun talimatı üzerine bir toplantı düzenledi. Yaşar’ın ev sahipliğindeki görüşme bir balık lokantasında gerçekleşti. Ardından bir grup ‘Bu toplantının yeri balıkçı mı, il başkanını delegeler seçer, balıkçıda belirlenmez’ eleştirilerinde bulundu. Yaşar ise bu toplantıyı Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun talimatıyla yaptığını belirtip, “Toplantıyı belediyede yapsak aynı kişiler ‘ayağına çağırdı’ diyecekti. Meselenin özüne bakalım, ‘delegenin hür iradesi ipotek altına alınıyor’ demek partimize ihanettir. Genel Başkan’ımız söyledi, bir istişare toplantısı yaptık” açıklamasını yaptı.
* * *
Bir Türkiye klasiğidir, meselenin dedikodusu aslından daha ilgi çekici hale geldi ve “Ne oldu bu balıkçı toplantısı, sonrasında neler oldu, sonuç ne çıktı?” sorusu unutuldu gitti.
Başkan Yaşar’a hem toplantının sonuçlarını hem CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’yla görüşmesini hem de Ankara İl Başkanlığı seçimi sürecini sordum. İşte Yaşar’ın açıklamaları:
* 2 bin kişilik bir anket yaptırdık. Spesifik sorular sorduk. “İlçe belediyesinden memnun musunuz?” diye soruyoruz bakıyoruz ki Büyükşehir ile ilgili hususları da oraya yazıyor. Büyükşehir ile ilgili bir şey sorduğumuzda ilçe belediyesinin sorumluluğundaki konuları da değerlendiriyor.
* Mesela çöpleri ilçe belediyesi topluyor, vatandaş bunu ilçe belediyesinin yaptığını fark edemeyebiliyor. Ulaşımla ilgili vatandaş sosyal medyadan fotoğraf göndermiş mesela, insanlar kalabalık bekliyor, üzerinde baktığınız zaman Büyükşehir Belediyesi EGO yazıyor, “Başkanım bu otobüsün hali ne?” “Niye daha sık vermiyorsunuz” filan yazıyor. Çektiği fotoğrafın üzerinde yazıyor aslında ama sonuçta fark etmiyor bizi de sorumlu tutuyor, Büyükşehir’i de sorumlu tutuyor.
VATANDAŞIN AYRIMI YOK
* Vatandaşın kafasında ayrım olmadığını görüyorum. Ankette de ortaya çıkmış durumda. Caddelerin kaldırım ve asfaltı Büyükşehir’de, sokaklar ilçe belediyesinin, bunun farkında olmadığını görüyoruz. İlçe-Büyükşehir ayrımı yapmayınca vatandaş eksiyse eksiyi yazıyor, artıysa artıyı yazıyor.
* Bütün belediye başkanları aynı kefenin içerisinde, bunun bilincinde olarak herkesin sorumluluğunu, vazifesini iyi bir şekilde yapması lazım. Aksi takdirde fatura ortak kesilecek. Hep beraber başarılı olunması lazım.
27 Aralık, bir ulusun kaderinin dönüm noktası.
Atatürk’ün Ankara’ya geldikten sonra söylediği, “Efendiler! Milli Teşkilat’ımızın bugün takip ettiği gaye vatanın parçalanmaktan ve milletin esaretten kurtarılmasına yöneliktir” sözü de bu tarihi günün önemini özetliyor.
Atatürk’ün Samsun’a çıkışı, o şehir ve ülkemiz için ne anlama geliyorsa, Ankara ve Türkiye için de 27 Aralık aynı anlama geliyor.
* * *
Yazı İşleri Müdürü’müz Fatih Tekeci bir ay kadar önce, “27 Aralık’ta gazetemizi Atatürk’ün Ankara’ya gelişine ayıralım” teklifiyle geldiğinde, hepimiz için ‘hayati’ önemdeki bugünün 100. yılında, “Bundan daha önemli bir haber olamaz, olmamalı” diyerek işe koyulduk. Tüm büronun özenli çalışmasıyla bugünkü gazetemizi hazırladık.
* * *
Bugünkü gazetemizde 26 Aralık’ta Sinsin Ateşi’yle ATA’sını bekleyen Seymenlerin hikâyelerini, 27 Aralık’ta ATA’sını karşılayan bir ulusun heyecanını, şimdilerde Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü olarak kullanılan Ziraat Mektebi’ne yerleşmesi ve daha birçok ayrıntıyı, tarihi fotoğraflarıyla siz değerli okuyucularımız için hazırladık.
Neyse ki son yıllarda organik gıdaya dönüp uzunca bir süre hakir gördüğü köy hayatına özenen kesimler, kentin ‘eski ve gerçek’ merkezine dönmeye başladı. Şimdi başta Büyükşehir Belediyesi ve Altındağ Belediyesi olmak üzere bu şehirden kazanmış iş insanları el ele vererek sadece Başkent’in değil Türkiye’nin kurulduğu toprakları hak ettiği yere getirmeli.
* * *
Böyle bir girişin ardından AK Parti İl Başkanı Hakan Han Özcan’la sohbetimizi aktarmam garip gelebilir. Ancak Özcan’ın davetinin Ankara Kalesi’nin eteğinde nostaljik atmosferiyle çok sevdiğim Gramofon Kafe’de olması, yokuşu tırmanırken aklımdakilerin küçük bir kısmını aktarma zorunluluğu doğurdu. Gelelim sohbetimize. Kurulduğu günden bu yana ilk kez yerelde muhalefette olan AK Parti’nin İl Başkanı Özcan’a 31 Mart seçimlerinin ardından belediye yönetiminin ve muhalefetin performansını sordum:
Hatta, Türkiye’nin 64 ilinden fazla insan yaşıyor. Gündüz nüfusuna gelince işler daha da değişiyor, 2 buçuk milyondan fazla insan gününü Çankaya’da geçiriyor.
Bütçesi 1 milyar liranın üzerinde.
Seçmen sayısı göz önüne alındığında “31 Mart seçimlerinin dönüm noktası” ifadesini rahatlıkla söyleyebiliriz.
25 yıl sonra el değiştiren Başkent’te, Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, 1 milyon 662 bin 183 oyun neredeyse 3’te birini Çankaya’dan almıştı.
* * *
Hâl böyle olunca, “Nasıl gidiyor?” diye sormak için Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen’i aradım, bir öğle yemeğinde buluştuk.
Belli ki sertleşen sadece iklim değil, siyaset arenası da olacak.
Ulusal ve uluslararası siyasette öne çıkan gündem maddelerinin yanı sıra yerelde de bir hareketlilik var.
Son olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın grup toplantısında İstanbul ve Ankara belediyelerine yönelik eleştirileri aslında uzun süredir iktidar olan AK Parti’nin ilk kez yereldeki muhalefetini sertleştireceğinin en önemli işareti.
* * *
Erdoğan’ın eleştirilerinden birkaç gün önce Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin bütçesi görüşülmüştü. Bu görüşmeler öncesi AK Parti Genel Merkezi’nde Ankara’daki AK Partili Meclis üyeleriyle bir toplantı yapılmış ve muhalefet stratejileri üzerine konuşulmuştu. Burada Mansur Yavaş yönetiminin istediği borçlanma yetkisi de masaya yatırılmış ve alınacak tavır belirlenmişti. Bu toplantıdan sonra Yavaş yönetiminin istediği borçlanma yetkisi verilmediği gibi AK Parti grubu 7 aylık dönemin en sert eleştirilerini sıralamıştı.
Önceki gün ise AK Parti Genel Sekreteri Fatih Şahin, sosyal yardım alan AK Parti üyesi bazı vatandaşların telefonla aranarak yardımın devam etmesi için partilerinden istifaya zorlandıkları iddiasını kamuoyuyla paylaştı. Büyükşehir, iddiaları iftira olarak niteledi, tartışma dün de devam etti.
* * *
“Peki bundan sonra ne olacak?” sorusuna gelince... Görünen o ki tıpkı ulusal siyasette olduğu gibi büyük şehirlerde de siyaseti atmosfer ısıtacak. İstanbul’da Ekrem İmamoğlu zaten siyasi bir figüre dönüştü. Mansur Yavaş’ın CHP kimliği taşımaması ve üslubu; AK Parti ve MHP’nin -son zamanlardaki- ‘bir süre izleyelim’ stratejisi bugüne kadar Ankara’da siyasi krizlere yol açmamıştı. Ancak işler artık değişti.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın davetiyle, Mogan Gölü Tesisleri’nde gerçekleşen toplantı üç saate yakın sürdü.
AK Parti’li başkanlar, Turgut Altınok dışında toplantıya katıldı.
Altınok’un mazeret bildirerek toplantıya katılmadığı kulağıma gelenler arasında.
MHP yönetimindeki Etimesgut, Gölbaşı ve Polatlı belediye başkanları da toplantıya katılmazken, şehir dışında olan Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar’ın yerine Başkan Yardımcısı Yaşar Neslihanoğlu Mogan’daydı.
CHP Grup Başkanvekili Coşkun Torun, İyi Parti Grup Başkanvekili Adnan Beker, AK Parti Grup Sekreteri Mustafa Başer de katılımcılar arasındaydı.
* * *
20 ilçe belediye başkanını kapıda karşılayan Yavaş, toplantı boyunca işbirliği içinde çalışmak istediğini söyledi. Yavaş’ın ilçe belediye başkanlarına yaptığı en önemli vurgulardan biri yoğunluk artışı konusunda olurken, imar artışları konusunda noktasal taleplerin karşılık bulmayacağını söyledi.