Doğan Haber Ajansı’nın başarılı ve tecrübeli muhabiri Metin Özdemir’in geçtiğimiz hafta yaptığı bir haber, ışık hızıyla değişen siyasi gündemin arasında kaynadı gitti.
Haberi özetle hatırlatayım:
“Polatlı’da yaşayan Aydın ailesinin 3,5 yaşındaki kızları Nehir Su’nun, yurt dışından getirilen 20 bin liralık özel işitme cihazı kayboldu. Ailesinin cihazı alabilecek gücü yok. 5 yaşına kadar cihazı takması gereken Nehir Su’nun hayatla bağlantısı kesildi.”
Bizim insanımız bu tip konulara duyarlıdır. Hatta insani konularda dünyanın en duyarlı toplumu olmakla övünürüz.
Ama her ne hikmetse Nehir Su’nun sessiz çığlığına ses veren olmadı. Ailesi polise not bıraktı, zabıtadan yardım istedi. Küçük kızlarının okula gidiş geliş güzergahlarını, okul bahçesini, sınıfını, servis aracını didik didik etti ama nafile.
* * *
Nehir Su’nun 1 buçuk yıl daha bu cihazı takması gerekiyor. Aksi takdirde küçük kız tamamen sessizliğe gömülecek.
Neticede Yavaş’ın adaylığı netleşti ve Ankara’daki seçime ‘renk’ geldi.
CHP’de Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı için ismi uzun süre geçen, defalarca CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’yla görüşen Ankaragücü eski Başkanı Cengiz Topel Yıldırım bu süreçte sessizliğini korudu.
Topel’in yakın çevresi adaylığa kesin gözüyle bakıyordu.
Edindiğim bilgiye göre, CHP’li bir genel başkan yardımcısı Yavaş’ın adaylığından iki hafta önce Topel’i arayarak, ‘Hayırlı olsun’ dedi.
Buna rağmen açıklanmayan Topel, ne Yavaş’ı yıpratıcı bir söylemde bulundu ne de CHP’yi eleştirdi.
Beyefendi duruşuyla kaybetse de sürecin kazananı oldu.
* * *
En genci benim
Böylelikle seçim sürecinde ‘kim nereden nereye geldi’, ‘performansı nasıl değişti’ görme imkanı bulacağız.
Gökçek’le başlayalım.
Artılar:
* 20 yıllık Büyükşehir tecrübesi
* Organizasyon kabiliyeti
* Kendi kitlesi ve sevenleri
* Sosyal yardımların getirdiği vefa duygusu
Her ne kadar Türkiye’nin takibi zor ve anlık değişen gündemi arasında çok fazla konuşulmasa da Ankara’nın en büyük sorunlarından birisi şehir içindeki eğitim uçuşları.
Yaşanan bu kaza aklıma, 18 Ocak 2012 tarihli Ankara Hürriyet’te yer alan bir haberi getirdi. CHP Ankara Milletvekili Sinan Aygün, şu ifadeleri kullanmıştı:
“Acemi pilotlar Çayyolu’nda, Ümitköy’de her gün uçuş yapıyorlar. Allah korusun bir gün bir felaket olunca mı bu durum değişecek? Şehrin üstünde acemi pilotların uçmasıyla, Güvenpark’ta atış talimi yapmak arasında bir fark yok.”
ARA ÇÖZÜM BULUNAMAZ MI
Belki, düşen uçaktaki pilotumuz acemi değildi ya da kaza yerleşim yerine uzaktı.
Ancak, Aygün’ün altını çizdiği gibi kaza on binlerce insanın yaşadığı Ümitköy ya da Çayyolu’nda da olabilirdi.
Halen Ankara’daki Askeri havaalanlarının taşınması bekleniyor. Ara çözüm gündemde yok. Yani Allah’a emanet yaşamaya, ‘atış talimi’ yapmaya devam ediliyor.
Yarış şimdi başlıyor
Ankara’da baş harfleri ‘M’ ile başlayan üç aday Melih Gökçek, Murat Karayalçın ve Mansur Yavaş geçen seçimlerde yarışmıştı. Şimdi de baş harfleri M ile başlayan Gökçek ve Karakaya aday. Yavaş da ‘aday gibi.’ Hatta adaylık için ismi geçen Muharrem İnce de ‘M’ler kulübünde.
CUMARTESİ ÜYE PAZAR ADAY
Merakla beklenen CHP’nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı artık neredeyse kesin gibi. Mansur Yavaş CHP’yle söz kesti, sıra adaylığının resmileşmesine geldi.
Çok büyük bir sürpriz olmazsa Yavaş’ın süreci Mustafa Sarıgül’e benzer ilerleyecek. Bu hafta içi CHP Genel Merkezi’nde CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’yla bir araya gelecek. Sonrasında Cumartesi günkü MYK’da CHP’ye üye olacak ve ertesi gün parti meclisinde adaylığı kesinleşip, açıklanacak.
Yavaş bilindiği gibi 2009 seçimlerinde MHP’nin adayıydı. Henüz adaylığı resmileşmeden parti içerisinden karşı sesler yükselmeye başladı.
ENGELLEME ÇABALARI
En sert tepki ismi Büyükşehir için geçen Grup Başkanvekili Muharrem İnce’den geldi. İnce, “Kendi partisinden, başka partilerden aday olamayanı aday yapmakla olmaz bu işler” diyerek eleştiri oklarını Kılıçdaroğlu’na yöneltti. Son üç seçimde Gökçek’e karşı aday olan ve kaybeden Karayalçın’ın, “Mansur Yavaş CHP’ye komplo kurdu” açıklamaları da Yavaş’ın adaylığını engellemeye yönelik hamle olarak yorumlandı.
STRATEJİ ROZETSİZLİK
2009 seçimlerine göre Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in adaylığının erken açıklanmasına karşın ilçe belediye başkan adaylarının açıklanmaması her gün yeni senaryoların yazılmasına neden oluyor. Son iki haftada Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki’yle ilgili iki iddia yerel kulisleri hareketlendirdi. Tiryaki önce ‘Yenimahalle’den aday gösterilecek’ dendi, sonra ‘Keçiören’den aday gösterilecek’ iddiası ortaya atıldı. Konuyu Tiryaki’ye sorduğumda, ‘Bunları kim nereden çıkarıyor, bilemiyorum’ diyerek her iki olasılığı da ortadan kaldırdı. Belki birileri çıkıp, “Parti ne karar verirse belediye başkanı uyar” diyecek ama herhalde parti yönetiminin böyle bir düşüncesi olsa en azından Tiryaki’yle bu durumu paylaşırlar.
BAZI HESAPLAR KARIŞTIRILIYOR
AK Parti Ankara siyasetine yön veren isimlerden biriyle sohbetimizde, “Metropol ilçelerde bazı parti yöneticilerinin hesapları adayların açıklanmasını geciktiriyor. Mevcut başkanların açıklanmaması, aday gösterilmeyeceklerin buna hazırlanmaması hesapları olanların havayı bulandırmasına neden oluyor. Bu da partimize zarar veriyor” demesi durumu özetliyor aslında.
Geç kaldık itirafı ve aday adaylar
10 gün önce bu köşeden CHP’nin Murat Karayalçın’ı bile seçimlere 5 buçuk ay kala aday gösterdiğini hatırlatarak, halen adayın belirlenememesine yönelik “Çok geç değil mi” başlıklı bir yazı yazmıştım.
Bugün CHP İl Başkanı Zeki Alçın’ın açıklamalarını Ankara Hürriyet’te okuyacaksınız. Alçın özetle, “Adayımızı erken açıklayacağız diye biz söyledik, kimse bizi zorlamazken beklenti yarattık, eksi duruma düştük” diyor. “Bunları neden basına açık bir toplantıda söylüyor, partimize zarar veriyor” diyerek CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu nezdinde Alçın’ı yıpratmaya çalışacaklar çıkacaktır. Sanki sorun adayların geç açıklanması değil de Alçın’ın açıklamasıymış gibi bir hava estirilecek.
ÖRGÜTÜN GÖRÜŞÜ ‘SAĞDAN OLMASIN’
Parti örgütü ve vatandaşların ‘Büyükşehir ve ilçe adaylarınız kim?’ sorularına sürekli maruz kalan Alçın’ın bu tepkisi bardağın taştığının göstergesi.
AK Parti ve MHP adaylarını bir bir açıklasa da seçimlere 4 aydan az bir süre kalmasına rağmen gündemde olması gerektiği yerde değil yerel seçimler.
Ankara’da da tablo Türkiye’nin genelinden farksız değil.
MHP’nin Mevlüt Karakaya’yı açıklamasından sona geçtiğimiz hafta AK Parti Melih Gökçek’le ‘yola devam’ dedi.
CHP’de ise aday belirsizliği devam ederken, bir belirsizlik de Mansur Yavaş-Turgut Altınok cephesinde hakim.
CHP’nin ve Yavaş-Altınok cephesinin hamlesi kadar ilçe belediye başkanlarının kim olacağı da merak konusu.
Aday açıklamada elini çabuk tutan MHP’yle başlayalım.
AK PARTİLİ ESKİ BAŞKAN MHP’DEN ADAY
13 ilçeyi açıklayan MHP’de geri kalan 12 ilçenin de pazar günü İstanbul’da yapılacak programda duyurulması planlanıyor.
Bilmeyenler için anlatalım.
Ankara’da ilk resmi futbol maçı, 22 Ekim 1922’de Cebeci İnönü Stadı’nın arazisinin bulunduğu yerde oynanmıştı. Bugünkü İnönü Stadı ise 1967 yılında 19 Mayıs Stadyumu yetersiz olduğu için inşa edilmişti.
Son yıllarda çürümeye terk edilen stat, ikinci ve üçüncü ligdeki takımlara ev sahipliği yapmaya çalışıyor.
Yıkılacağı duyurulan ve yerine daha küçük bir stat yapılacağı söylenen Cebeci İnönü Stadı’nın son durumuyla ilgili Şehir Plancıları Odası Ankara Şube Başkanı Orhan Sarıaltun’la sohbet ettik.
Stat gerçekten yıkılıyor. Peki yerine ne yapılacak?
İşte cevabı...
YERİNE SEÇENEK ÇOK
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 05.06.2013 yılında aldığı kararla stadın bulunduğu alanda plan değişikliğine gitti.