Paylaş
Borsa biraz soluklandı ama bu soluklanmanın ne kadar kırılgan olduğu haftanın son iki işlem gününde bir kere daha ortaya çıktı. Küskün (ben yüzsüz demeyi tercih ediyorum) milletvekillerinin Anayasa Mahkemesi'ne yaptıkları Meclis'in tatil edilmesi kararının iptali başvurusu bir anda hem işlem hacmi hem de endeks rakamı üzerinde etkisini anında gösterdi. Haber birinci seansın ortalarında geldi.
Seansın ilk bir saatlik bölümünde 90 trilyon civarı işlem hacmi gerçekleşmişti ve İMKB 100 endeksi de 9300 puanın üzerinde açılışın 40-50 puan kadar üzerinde işlem görüyordu. Haberin bilgi dağıtım ekranlarında görünmesi ile birlikte endeks bir anda 9100 puanlı seviyelere geriledi ve piyasa kelimenin tam anlamıyla durdu. Sanki birisi "pause" düğmesine basmış gibi hissettim. Çünkü birinci seansın ikinci yarısında sadece 30 trilyonluk bir işlem hacmi rakamı gördük ki bunun çoğu da satışlardan kaynaklandı.
Piyasa bu "pause" halini gelen haberi incelemek ve "küskün" (yüzsüz) milletvekillerinin önce Meclis'i yeniden açtırma ardından da seçimi erteleme girişimlerinin başarı şansını ölçmek için kullandı. Nitekim sonuç itibariyle bu çabanın sonuç getirmeyeceği bizzat "seçim erteletme cephesi'nin" onursal başkanı tarafından "artık çok geç" sözleri ile de teyit edilince borsa ikinci seansta biraz daha rahatladı.
Borsanın günü neden değer artışı ile kapatamadığı sorusunun cevabı ise takvimde gizli. Yani haftanın son işlem günü ve seçimlerin bu kadar yakın olduğu bir dönemde kimse iki günlük hafta sonu tatiline elinde yeni hisse senedi ile girmek istemiyor. Yani bildiğiniz hafta sonu riski hikayesi.
Piyasa oyuncuları bu endişesinde pek de haksız sayılmaz çünkü DEHAP'ın seçimlere girip giremeyeceği seansın açık olduğu saatlerde hala belli değildi ve kimi hukukçulara göre eğer bu partinin seçime girmesine YSK tarafından izin verilmezse seçimlerin ertelenmesi olasılığı ortaya çıkabilir. Gerçi bu hiç güçlü bir ihtimal değil ama yine de sütten ağzı yananlar yoğurdu üfleyerek yemek istiyor
Gelelim AKP'nin marifetine. Ayrıntıları bildiğiniz için sayın Erdoğan'ın yaptığı konuşmada "konsolidasyon" olarak anlaşılmasına yol açan kelimenin hangisi olduğu ya da sayın Mercan'ın nasıl telaşla bu sözü düzelttiğinin ayrıntılarına girmeyeceğim.
Burada önemli olan sermaye piyasası aktörlerinin AKP'yi nasıl gördükleri ile ilgili. Oy oranı bir yana, büyüklü-küçüklü piyasa aktörlerinin bir AKP iktidarına şüphe ile yaklaşmalarının sebepsiz olmadığı bir kere daha görüldü.
Görünen o ki borsa, seçimler yapılana, yeni iktidar belli olana ve bu iktidarın ekonomik program, ekonomik yeniden yapılanma ve piyasalar konusundaki ilk icraatı görülene kadar sağlıklı bir yapıya kavuşamayacak. Borsa yatırımcısının unutmaması gereken en önemli konulardan biri de yabancı fonların seçim sorası iktidarı nasıl değerlendirecekleri.
Geride bıraktığımız iki yıl içinde gördük ki yabancı yatırımcı olmadan piyasalar belini doğrultamıyor. Bu arada geçen hafta içinde bana pek de muteber sayılamayacak bir üslupla yazı yazan ve Refah Partisi-Doğru Yol Partisi koalisyonu döneminde piyasaların tepkisini hatırlatmama kızan sayın okurlarımdan birine Perşembe günü sermaye ve para piyasalarının AKP etkisi ile nasıl dalgalandığını hatırlamak isterim.
Paylaş