SON yıllarda basketbol liglerinde gördüğümüz en zevkli, çekişmeli ve mücadeleli maçlardan birisiydi. Her iki takımın oyuncuları da kazanmak için ellerinden gelen her şeyi yaptı.
Doğal olarak yaptıkları pozitif mücadelenin yanında hatalar da vardı. Zaten bu da maçı seyrebilebilir ve heyecanlı hale getiren en önemli faktördü. Ta ki, Furkan’ın sakatlığına kadar. Furkan’ın Preldzic’e yaptığı bloktan sonra yere düşerken ayağının burkulması bir anda atmosferi sıfıra düşürdü. Sahada oynayan basketbolcular, hakemler ve karşılaşmayı seyreden herkes için maçtan alınabilecek zevk bir anda bitti. Gerek basketbolculuğu gerekse kişiliğiyle herkesin sempatiyle yaklaştığı Furkan’ın sakatlanması maçın geri kalan dakikalarını neredeyse formalite havasına soktu. Oyuna gelince... Söyleyebileceğim tek şey; Fenerbahçe Ülker’in hücum yüzdesinin üstünlüğü, Karşıyaka’nın hücum ribaundları ve ilave olarak rakibine yaptırdığı top kayıpları istatistiği arasında geçti. Rakibinden 17 top, potaya fazla atan Karşıyaka, çok düşük yüzdesine rağmen maçı kazanmasını bildi. Önemle belirtmek isterim ki, hiçbirini ayırt etmeden sahadaki mücadeleleriyle ve hatalarıyla iki takımın tüm oyuncularını gösterdikleri performanstan dolayı tebrik ederim.