Aslında ne olmuş biliyor musunuz?

KOMPLO teorileri hakkında siz ne düşünüyorsunuz?

Bu teorilerin kolay müşteri bulduğu ülkeler arasında, Türkiye en üst sıralardadır.

Her olayın ardında komplo aramakta o kadar mahiriz ki...

Bazen bu, "öküzün altında buzağı aramaya" kadar varıyor.

Öyle teoriler duyuyorsunuz ki, küçük dilinizi yutmamak mümkün değil.

Son iki yıldır, sorumluluk üstlendiğim kuruluşlarla ilgili olanlarını duydukça, aslında bayağı bir alışmıştım.

Demek ki kolayı bu diyordum.

Bir yanda yapanlar var.

Öte yanda yazanlar.

TMSF satışa çıkarmadan önce Star Medya Grubu ihalesiyle ilgili ne teoriler uçuşuyordu...

Koca koca adamlar, en yukarıdaki isimlere dayandırdıkları "bilgilerle" ortalıkta cirit atıyordu.

Bu satış açık artırmayla yapılmayacak mı diye soruyor ve ekliyordum.

Bir lira da olsa fazla veren almayacak mı?

Onlar ise bilgiç bir edayla, "siz anlamazsınız" gibilerden bakıyorlardı.

Sonuçta ihale tamamlandı; kazananlar belli oldu.

Bu kez teoriler değişti.

Artık yenileri ihale onay sürecine ilişkindi.

Duyduklarım karşısında, "Allahım, aklıma mukayyet ol" diye dua eder olmuştum.

Derken Doğan Grubu’na ilişkin yeni teoriler yoğunluk kazandı.

Aslında neler olduğu, hem de bana anlatılıyordu!

Sonrasında Doğan Yayın Holding’de sorumluluk aldım; bu köşede yazmaya başladım.

Bu sefer de Aydın Doğan’ın kahramanı olduğu komplo teorileri arttı.

Tam bu sırada, Ertuğrul Özkök bir konuşmasında bakın ne anlattı?

Hürriyet’in 58. kuruluş yıldönümü töreniydi.

Hanzade Doğan, üniversitede yaptığı bir toplantıda, gençlerden aldığı bazı yorum ve soruları Ertuğrul Özkök’e aktarmış.

O da dinlediklerinin kendisini hiç şaşırtmadığını söylemiş.

Bize de anlattı ve gençlik yıllarında kendisinin de aslında farklı düşünmediğini ekledi.

Demek ki, "Bildiğiniz gibi değilmiş. Aslında ne olmuş biliyor musunuz?" diye başlayınca, özellikle gençlere birçok "hikáye" anlatılabiliyormuş.

Hürriyet bugün 58 yaşında.

Her yeni gün yeniden "pazara" çıkıyor.

Pazara çıkmak zordur.

Ürününüz tezgáhtadır.

Sağından, solundan çekiştirilir; iyice bir didiklenir.

Ya beğenilir ve satılır; ya da kabul görmez, iade edilir.

Hürriyet, 58 yıldır her gün bu sınavdan alnının akıyla çıkıyor.

Satış rakamlarındaki öncülüğü, ticari kárlılığı ve tartışılmaz etkisi ortada.

Bu medya alanından sadece bir örnek.

Hal böyleyken, "bazıları" neden sonuçlara bakmaz da, hálá sadece komplo teorilerine kafa yorar ya da kulak kesilir?

* * *

Komplo teorilerine hiç prim vermedim. Son iki yılda kendi tanık olduklarım, bu tavrın doğruluğuna olan inancımı pekiştirdi.

Danıştay’daki menfur saldırı sonrasında ortaya saçılan teorilere de mesafeli durdum.

Hem de yetkililerin ima dolu "bilgilerine" rağmen...

Bugün o derin iddiaların çürüdüğünü görüyoruz.

Bu yazım, elektronik postalarla aldığım yorum ve sorulara da cevap olsun.

Bırakın artık bu komplo teorilerini...

Unutmayın ki, zaman her şeyin doktorudur.
Yazarın Tüm Yazıları