Paylaş
Kardiyovasküler Akademi Derneği, şimdiye kadar görülmemiş bir hızla değişmekte olan global bir dünyada dijital çağa ayak uydurmak, kardiyovasküler alanında çalışma platformları oluşturmak ve genç hekimlere eğitim ve araştırma desteği sağlamak amacıyla genç kardiyolog hekimlerin öncülüğünde kuruldu.
Bu yılki kongrede konusunda duayen hocalar, deneyimlerini ve gelişmeleri genç kardiyolog hekimlere aktaracak. Ayrıca bizzat genç kardiyologlarca Türkiye’de yönetilen ve yürütülen kalp-damar sağlığı ile ilgili güncel verileri ortaya koyan bilimsel çalışmalar da tartışılacak.
ÖLÜMLERDE İLK SIRADA
Kongre önce konuştuğum Kardiyovasküler Akademi Derneği Başkanı Prof. Dr. Oktay Ergene, dünyada her 33 saniyede bir kişinin kalp krizinden hayatını kaybettiğini, Türkiye’de de kalp-damar hastalıklarından ölümlerin birinci sırada geldiğini söyledi. Türkiye’de hizmet veren hastanelerden yaklaşık 850’sinin devlet, 550’sinin özel hastane olduğunu hatırlatan Ergene, “Bu hastanelerde çalışan kardiyoloji uzmanı genç meslektaşlarımız kalp hastalarımızın yüzde 80’inden fazlasını tedavi ediyor” dedi. Ergene, kongrenin bilimsel programında güncel bilgilerin yanı sıra hekimlere sıkça sorulan ‘spor salonuna yazılsam mı’, ‘oruç tutabilir miyim’, ‘kalsiyum işe yarar mı’ gibi sık sorulan soruların cevaplarının yer alacağını da sözlerine ekledi.
Türk halkı
çok farklı
KONGRENİN Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ömer Kozan ise çok önemli bir konuya parmak basarak, Türk halkının kalp-damar sağlığı politikalarının yabancıların verileriyle belirlenmeye çalışıldığını ifade etti. “Artık ulusal verilerle konuşmanın zamanı geldi” diyen Kozan, şöyle devam etti: “Kongremizde Türk halkının demografik özelliklerini yansıtan çarpıcı veriler ve araştırma sonuçlarını sunacağız. Türk insanının diğer ırklardan farklı olduğu düşüncesiyle yola çıkılarak, Türk halkının demografik verilerine göre elde edilen sonuçlar, insanlarımız için daha uygun tedavi yöntemlerine de ışık tutacak.”
Paylaş