GS satılsın alan en azından parasını verip oynasın

Acı ama gerçek;
Gs 100 yıldır son 10 yılın Türkiye’si gibi...

* * *

Ülke 2 millet şeklinde...
Ülkenin kulübü de öyle...
1- Sürekli kollanan, abad edilen, torpilli kaymak tabaka, Gs’lılara Allah’ın lütfu gibi sunulan imtiyazlı ‘lise milleti’...
2- Adam yerine konulmayan diğer Gs’lı millet.
İçinde benim de olduğum sıradan Gs halkı, Metin Oktay Gs’lıları...

* * *

Ülke seçime seçiN’le gelen bir başbakanla gidiyor.
Gs seçiN’le gelen bir başkanla...
Ülkede de eskiye özlem var, ülkenin kulübünde de var...

* * *

Dünya 3000’lere giderken...
Biri 1000’lere dönmek istiyor.
Diğeri, bi lise’de kurulan sonra uçup giden dünya kulübü olan Gs’ı tekrar o yıllara o liseye döndürmek...

* * *

Ülkenin de sahipleri var, kulübün de...
Ülkede de aklı tutulması var kulüpte de var.

* * *

Ülkenin takımının markası da ülkenin markası gibi son sürat küçülüyor.
Filan falan...

* * *

Gs başkan yardımcısı her an bi gaste’de tivi’de seçim yatırımı yapıyor, eski defterleri açıyor, eski hesapları kesiyor, kafasına göre birilerinin önünü kesiyor her an kendi teba’sına oynuyor.
Tmm iyi Gs’lı, dünyası da Gs.
Biliyoruz.
Ama Gs’ı küçük.
Gs’ı Florya ve stad zannediyor.
Gs’lı denince aklına sadece Floryadakiler, tribündekiler geliyor.
Üslubu, küçük bi grubu mutlu etse de milyonlarca Gs’lyı mutsuz huzursuz ediyor.
Takımı şampiyon yapsa bile bu üslupla kulübü 2’nci lige düşerecek.

* * *

Ve en vahimi bu ekibin Gs’ı futbol’dan ibaret zannetmesi...
Basket’i Fb’liler yönetse bu kadar zarar vermezlerdi bu şubeye.
Furkan’ı 3-5 kuruş için kaçırmazlar...
Erceg’i diğer yıldızları kaçmaya...
Ataman’ı bırakıp gitmeye bu kadar zorlamazlardı.
“Ezeli rakibimize bu kadarını da yapmayalım, ayıp olur” derlerdi.

* * *

Daha da acaipi...
2 futbol, 1 basket 1 de Avrupa şampiyonluğu kazanan Aysal paketlenip kapıya konmuş.
İmparator bile konmuş.
Drogba kapı önüne konmuş, Sneijder konmak üzere...
Kulübü bu sene ferahlatacak belki tek şube olan basketin yıldızları pazar tezgahına konmuş.
Gitti gidiyor.

* * *

Daha dün biyerlerde “kamplarda yattım işimi gücümü bıraktım karşılığında beni kapı önüne koydular bu sene de yine koyabilirler” diyor.
İnsan hakkaten Gs’da olan bitene inanamıyor Sebastian.

* * *

Ekim’de Gs’ın sahipleri’ni yazmışım, hurriyet.com.tr’de duruyor.
Sadece 1-2 bölümünü güncelleyerek alalım.

* * *

Seçim de 2 aday çıktı, dedilerki:
Gs’ı sahipsiz bırakmak istemedik, ortaya çıktık.
Kendileri olmazsa Gs’ın sahipsiz kalacağını düşünüyorlardı.

* * *

Keşke çıkmasalardı, Gs ‘sahipsiz’ kalsaydı.
Sahipsiz kalsa bile sahipsiz kalmayacağı ortaya çıksaydı.
Kulübün gerçek sahipleri ortaya çıksaydı bu daha hayırlı olurdu.
1- Gs sahipsiz zaten kalmaz.
Hiç aday çıkmasa da kalmaz.
2- Hans derki;
Bi kurumda, kurum sahipsiz kalmasın diye dönüp dolaşıp aynı kişilerin ortaya çıkıp o kuruma sahip çıkması...
Sadece o kurumun sahipsiz olmadığını göstermez.
O kurumun ‘sahipleri’ olduğunu da gösterir.
3- Ve bi kurumun içinde kerameti kendinden menkul imtiyazlı bi grubun kendisini o kurumun sahibi gibi görmesi bazen o kurumun sahipsiz olmasından daha vahim sonuçlar doğurabilir.
Örnek Gs...

* * *

Bu arkadaşlar eğer Gs’ı herkesten fazla sevip düşünüyorsa önce tüzüğü değiştirip, bu kulübe verecek çok şeyi olan Gs’lıların önünü açsınlar, üye-yönetici-başkan olmasını sağlasınlar...
Sonra baksınlar bakalım.
Gs’ın sahibi var mı yok mu...
Ve görsünler bakalım.
Sıra bi daha kendilerine oğullarına kızlarına ailelerine gelir mi?

* * *

Bitmedi...
500 yılllık bir eğitim yuvasından doğan kulübün Lise’sinden mezun olan, Gs Üni’de dekan’lık, rektör’lük yapan değerli bi hukukçu ve Profesör olan Duygun hoca başkan adayı olduğunda ‘ilk müjde’yi “Albayrak dönüyor’ diye verdi.
Cv’si bilim irfan dolu bu model bile denize düşünce kurtuluşu bu model’de gördü.
Ve bu her kafası çalışan Gs’lıya yediği 4’lerden 4000 kat daha fazla koydu.
O Albayrak ki hala nerde olduğunun farkında değil.
Daha dün “2 yıldız aldık’ demiş ve eklemiş.
Biri Sabri’ymiş.
Geri almışlar.

* * *

Otel bitmiş dökülüyor ama tabelada 5 yıldız yazıyor.
Müşterinin biri sormuş patrona;
Ne bu ya şaka mı nerde bu 5 yıldız?
Patron bi ıslık çalmış, yanına 5 hanım gelmiş, tek tek tanıtmış;
Muhasebeci Yıldız, ahçı Yıldız, resepsiyoncu Yıldız, garson Yıldız ve eşim Yıldız.
İşte 5 yıldız.

* * *

Gs ne pahasına olursa olsun 4 yıldız’ı takacak belli.
Yönetimdeki yıldız Albayrak, sahadaki yıldız Sabri.
Elde var şimdilik 2...

* * *

Albayrak’ı severiz, kırmak filan istemeyiz.
Bu domestik sistemde Gs’a olan katkılarını da biliriz.
İnşallah daha iyi yerler gelir, başkan bakan başbakan olur.
Konu o değil.
Konu şu;
Mancini, Drogba, Sneijder, Muslera, Melo’yu aldığında bile Albayrak olmadığında futbol işleri yürümeyecekse...
Sadece takımı değil, komple kulübü de kapatın o zaman...

* * *

Ne Madrid’de bi Albayrak var ne Barcelona da ne Münih’de...
Onlarla yarışıyorsan o model’le yarışacaksın.
Ya da sık sık 4 yiyince dumura uğramayacaksın.

* * *

Son 2 şey...
Tekrar olacak ama...
Şu batıya açılan meşhur pencerenize müsait zamanınızda bi baksanız, son yıllardaki esen rüzgarlar o pencereyi de doğu’ya çevirmiş olmasın?
Bu bir.
Gs böyle giderse satılırmış, elin adamının oyuncağı olurmuş.
Olsun...
Biraz da elin adamının oyuncağı olsun.
Siz yıllardır bedava oynuyorsunuz.
Elin adamı en azından parasını verip oynayacak.
Bu da iki.

* * *

Nokta.