Paylaş
Geçtiğimiz hafta İstanbul Medeniyet Üniversitesi Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi Merdivenköy Semt Polikliniği’nde edindiğim izlenimleri sizlerle paylaşmak istiyorum bu yazıda.
Kızım akülü sandalye için Sağlık Kurulu Raporu almak üzere bu hastaneye gidince, ben de hep çileli olan bu işlemin son zamanlarda nasıl yapıldığını gözlemlemek için onun peşine takıldım. Kızımın iki gün boyunca yaşadığı trajikomik zorluklara şahit olurken, aslında bunların çok basit sistemsel uyarlamalar ile çözülebileceğini düşündüm. Bu yöndeki önerilerimi de dile getirmek istiyorum.
Zeynep kas hastası olduğu için öncelikle Nöroloji bölümünden randevu aldı. Durumu anlattığında, Nörolog bu rapor için Fizik Tedavi bölümüne görünmesi gerektiğini söyledi. Kızım Fizik Tedavi bölümüne giderek oraya da durumu anlattı ve Alo 182’yi arayarak Merkezi Hastane Randevu Sistemi’nden randevu alması gerektiğini öğrendi. Eve dönüp 182’yi aradığımızda mucizevi bir şekilde ertesi sabah saat 10.00 için randevu verildi.
Ertesi gün istenen saatte oradaydık, numara aldık ve sıramızın gelmesini beklemeye başladık. İşlemlere başlamak için ilk önce kayıt yaptırılması gerekiyordu. Kayıt odası küçücük bir oda. Kapının önünde insanlar yığılmış, numaratör ise hiç ilerlemiyor. Neyse sonunda sıra geldi, Zeynep akülü sandalye için sağlık kurulu raporu istediğini belirtti. Kendisine bir form verildi, odadan çıkarak formu doldurması, ardından evrak kayıt birimine mühürletmesi ve sonra mühürlü evrakı tekrar kayıt odasına getirmesi söylendi.
Zeynep kapının önünde biriken diğer hastaların arasından zar zor geçerek dışarı çıktı. Söylenenleri yaptıktan sonra mühürlenmiş evrakı geri götürmek için kapının önüne geldiğinde insanların neden kapıda biriktiğini anladık. Meğer evraklarını mühürleten vatandaşlar tekrar kayıt odasına teslim etmek için bekleşirlermiş. Kızım uzunca bir süre kapıdaki kalabalığın içinde bekledikten sonra evrakı görevliye teslim ettiğinde, evrakın yanlış doldurulduğu ortaya çıktı. Bütün işlem baştan yapıldıktan sonra nihayet kayıt açılabildi.
Kayıt sırasında doktorlara imzalatılacak bir form da verildi. Şimdi sıra listede yer alan dört ayrı branş hekimine tek tek muayene olmaya ve gerekli imzaları almaya gelmişti. Neyse ki Nöroloji ve Fizik Tedavi muayene odaları kayıt odasının bulunduğu kattaydı. Bu durumda, işlemlere Nöroloji Bölümü ile başlamaya karar verdik; ancak baktık ki, kapı açık ama doktor yok. Bunun üzerine aynı kattaki Fizik Tedavi odasına gittik; ama bu sefer de hem doktor yoktu, hem de kapı kilitli. Bu arada öğlen olmak üzereydi. Bu işin yarım günde bitmeyeceği belli olmuştu artık.
Bir süre bekledik. Önce Fizik Tedavi odasına bir hekim geldi, kızım da odaya yöneldi. Ne yazık ki, elinde hastalığın tanısını bildirir, aynı hastaneden alınmış, engelli sağlık kurulu
raporu ve yakın tarihli durum bildirir belge olduğu halde doktor bunlara bakmayı reddederek önce Nöroloji’ ye giderek tanı koydurması gerektiğini, aksi takdirde kendisini muayene etmeyeceğini söyledi.
Neyse ki o sırada Nörolog da gelmişti. Kızımı titizlikle muayene etti, gerekli bilgileri verdi. Ardından yeniden Fizik Tedavi odasına döndük; doktor bu sefer muayeneyi gerçekleştirdi. Öğlen olmasına çok az bir zaman kalmıştı. Elimizdeki listede Ortopedi Bölümü de vardı. Şansımızı denemeye karar verdik; ama ne yazık ki kapıdaki kuyruğu görünce hiç şansımız olmadığını anladık.
Hastanenin bahçesinde bir saat geçirdikten sonra, bu kez Psikiyatri Bölümü ile başladık işlemlere. Orada da öğleden sonra hasta bakılmıyormuş meğer. Diğer bölümlerde durumun böyle olmadığını söylediğimizde, her yerin kendine göre kuralı bulunduğunu öğrendik. Önümüzdeki Pazartesi günü gelmesini söyleyerek kızımın adını defterlerine kaydettiler. Son olarak, Ortopedi bölümünde şansımızı bir kez daha denemeye karar verdik. Kısa bir süre bekledikten sonra kızımın muayenesi yapıldı. Doktor kurula girmek üzereydi; kızım 5 dakika gecikmiş olsaydı bu muayeneyi de olamayacaktı.
Neticede, Psikiyatri muayenesi yapılamadığı için işlemler tamamlanamadı. Pazartesi günü devam etmek üzere yine hastaneye gideceğiz. O günkü gözlemlerimi de sizlere çözüm önerileri ile birlikte aktaracağım. Yine de zannetmeyelim ki bütün zorluklar hastane süreçlerinden kaynaklanıyor; bizlerin de hataları var. Hastanede şahit olduğum davranışları ve bunları nasıl düzeltebileceğimiz üzerine düşüncelerimi de önümüzdeki haftaki yazılarımda sizlerle paylaşacağım.
Engellerimizi hissettirmeyecek engelsiz bir yaşam dileği ile…
Paylaş