“Bireysel silahlanmaya hayır”

Dedeman Oteller Zinciri sahibi Dedeman ve Önal ailelerinden Nazire Dedeman’ın oğlu Umut Önal, 28 Eylül 1993 günü arkadaşının silahından çıkan kurşunlarla hayatını kaybetti. Bu acı olayın hemen ardından kurulan Umut Vakfı; geleceğimizin teminatı olan gençlerimizin hukukun üstünlüğüne inanan, adalete güvenen, anlaşmazlıklarını uzlaşmayla ve barışçıl yollarla çözümleyen, yurttaş olma bilincini ve sorumluluğunu taşıyan bireyler olarak yetişmelerine katkıda bulunma hedefi doğrultusunda sürdürüyor çalışmalarını.  

Türkiye’ nin Birleşmiş Milletler Ekonomik ve Sosyal Konseyi’nde Danışman Üye sıfatına sahip beş sivil toplum örgütünden biri olan Umut Vakfı; şiddetin arttığı, uzlaşma kültürünün henüz oluşmadığı ülkemizde değişimin gençlerden başlaması gerektiğine inanıyor. İlk dönem çalışmalarını uluslararası barış ve uzlaşma kültürüne yönelik olarak sürdüren Vakıf; 2000 yılından bu yana toplumumuzun içinde bulunduğu bireysel silahlanma sorununa akademisyenler, milletvekilleri ve duyarlı kişilerden aldığı desteklerle çözüm üretmeye çalışıyor. 

Umut Vakfının 2015 yılından başlayarak fonksiyonel hale getirdiği “Türkiye Silahlı Şiddet Haritası” 2021 Raporu geçtiğimiz günlerde yayımlandı. Rapor’ da kasten öldürme olaylarının yanı sıra yaralamalar, maganda cinayetleri, kazayla ve şakalaşma sonucu olduğu öne sürülen olaylar ve silahla intiharlar da yer alıyor. Vakıf yetkilileri, “Bireysel silahlanmaya hayır” diyen, “Bireysel silahlanmanın tehlikeleri” ne dikkat çeken bir vakıf olarak hazırladıkları “Türkiye’nin Şiddet Haritası” çalışmasının silahlı şiddetin her türlüsünü kapsadığını ifade ediyorlar.  

Söz konusu Rapor’ a göre, 2021 yılında yerel ve ulusal basına 3 bin 801 silahlı şiddet olayı yansıdı. Türkiye’nin dört bir yanından basına yansıyan bu 3 bin 801 olayda; 2 bin 145 kişi hayatını kaybetti, bir kısmı ağır olmak üzere 3 bin 896 kişi de yaralandı. Olayların 3 bin 172’sinde ateşli silahlar (2 bin 061’i tabanca, 961’i tüfek, 150’si beylik silah), 629’unda ise

-yoğunlukla bıçak olmak üzere kılıç, falçata, ustura, orak vb.- kesici aletler kullanıldı.  

2021 yılında yaşanan şiddet olaylarının bölgelere göre sayıları ise; 

Marmara Bölgesi’ nde 985 olay

Karadeniz Bölgesi’ nde 524 olay

İç Anadolu Bölgesi’nde 507 olay

Doğu Anadolu Bölgesi’ nde 216 olay

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ nde 526 olay

Akdeniz Bölgesi’ nde 551 olay

Ege Bölgesi’ nde 492 olay  

Yaşanan şiddet olaylarının bölgeler bazındaki sayılarının 2015-2021 yılları arasında nasıl bir değişim gösterdiğine bakıldığında;

Marmara Bölgesi’ nde 2015’te 548, 2020’de 958, 2021’de 985

Karadeniz Bölgesi’ nde 2015’te 308, 2020’de 499, 2021’de 524

İç Anadolu Bölgesi’ nde 2015’te 283, 2020’de 539, 2021’de 507

Doğu Anadolu Bölgesi’ nde 2015’te 134, 2020’de 214, 2021’de 216

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ nde 2015’te 272, 2020’de 433, 2021’de 526

Akdeniz Bölgesi’ nde 2015’te 323, 2020’de 513, 2021’de 551

Ege Bölgesi’nde 2015’te 307, 2020’de 526, 2021’de 492 

2021 yılında yaşanan şiddet olayları sonucunda ölü ve yaralı sayılarına gelirsek; 

Marmara Bölgesi’ nde yaşanan 985 olayın 519 ölüm, 912 yaralanma

Karadeniz Bölgesi’ nde yaşanan 524 olayın 259 ölüm 486 yaralanma

İç Anadolu Bölgesi’ nde yaşanan 507 olayın 310 ölüm 464 yaralanma

Doğu Anadolu Bölgesi’ nde yaşanan 216 olayın 112 ölüm 236 yaralanma

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ nde yaşanan 526 olayın 334 ölüm 729 yaralanma

Akdeniz Bölgesinde yaşanan 551 olayın 299 ölüm 590 yaralanma

Ege Bölgesi’nde yaşanan 492 olayın 312 ölüm 479 yaralanma 

ile sonuçlandığını görüyoruz.  

2021 yılında şiddet olaylarının en yoğun yaşandığı 10 il ise şöyle sıralanıyor: 

İstanbul 477

Adana 228

Samsun 222

İzmir 154

Bursa 149

Şanlıurfa 148

Antalya 135

Kocaeli 133

Konya 117

Diyarbakır 110 

Türkiye genelindeki tüm illerde yaşanıp basına yansıyan olayların ve bu olaylarda yaralananların sayılarına https://bit.ly/3LcKiNQ adresli linkten ulaşabilmek mümkün. 

Uzmanlar şiddetin şiddeti doğurduğunu vurguluyorlar. Bu yüzden bireysel silahlanmayı azaltıcı yasal düzenlemeler yapılması, her türlü şiddetin en ağır şekilde cezalandırılması gerekiyor. 

“Umut düştür, beklentidir, özlemdir… Umut, iyiyi koruma ve yaşatma, daha iyiye yönelme özleminin ifadesidir. İnsanlığın ortak umudu kargaşadan kurtulup armoniye kavuşmaktır. Armoni; bireylerin öz benleriyle, sosyal ve fiziksel çevreleriyle ve tüm insanlarla barışık olmaları, barışı sürdürmeleri ve barış içinde gelişmeleri ile mümkündür. Bir başka deyişle, umut uzlaşma içinde onurlu bir yaşam sağlamak ve bunu geleceğe aktarabilmektir.”  

Bu sözler Umut Vakfı’nın kuruluş amacını tanımlıyor. Bizler de ülkesini seven bireyler olarak, kendi çevremizde şiddetin zararlı sonuçlarına dikkat çekmeye ve birlikte barış ve huzur içinde yaşamayı özendirmeye çalışmalıyız. 

Engellerimizi hissettirmeyecek engelsiz bir yaşam dileği ile…