Paylaş
Lâkin son zamanlarda yaşadıklarımızdan sonra durup düşünüyorum; Cemaat denince akla “ibadet” yapmak veya “dini mevzuları konuşmak, tartışmak” için toplanmış insanlar topluluğu değil de başka şeyler geliyorsa sorun var demektir.
Din adına insanların emeğini çalan,
İnsanların temiz duygularını sömüren,
Kayıtsız şartsız itaat isteyen,
Cemaat liderini adeta Peygamber kabul eden,
Kendi cemaati dışındakilerin imanlarının eksik olduğuna inanan,
Müminlere ahireti istemelerini öğütlerken kendi servetine servet katan kişiler ile;
Yurtlarda tecavüze uğrayan çocuklar,
İhmal yüzünden yanan yavrular,
Özellikle de iradesini bir kişiye teslim etmiş ve bunu sorgulamayan insanları gördükçe düşünüyorum. Bir yerlerde yanlış yapıyoruz?
Bunları yazdığım için cemaat mensubu arkadaşlar bana kızacak biliyorum. Ben de onlara diyeceğim ki, lütfen artık yazanlara değil yapanlara kızalım. Konuşanlara değil başımızı önümüze eğdirenlere tepki gösterelim. Cemaatleri eleştirenleri değil eleştirilecek işler yapanları din düşmanı görelim.
Güvenli olmayan yurtlarda ölen, tacize uğrayan çocukların ailelerine sabrı tavsiye etmek veya ölen çocukların ailelerini sesi çıkmıyor diye olayı es geçmek bizi sorumluluktan kurtarmaz. Biz, o ailelerin sesi olamıyorsak, giden canları unvanımızdan önemli tutmuyorsak varsın dünya yansın…
Kimsenin suçunu sahiplenmemiz gerekmiyor. Dine böyle sahip çıkamayız. Allah’a haksızlık yapmaya devam edemeyiz. “Suç işleyen kızım Fatıma olsa elini keserim.” diyen Peygambere bunu anlatamayız.
Oturup ciddi ciddi cemaat anlayışımızı tartışmalıyız. Eğitimini, faaliyet alanlarını konuşmalıyız.
Diyanet dolardan ne zaman vazgeçecek?
Tayyip Bey’in dolar krizini aşmak için yaptığı Türk Lirası’yla iş yapma çağrısını destekliyorum. Gözüm kulağım Diyanet İşleri Başkanlığı’nda… Bakalım, Umre ücretlerini dolar üzerinden almaktan ne zaman vazgeçecek?
Paylaş