Berlin’i 72 yıl önce de salladık

O maçın en önemli yönlerinden biri futbol efsanesi Turgay Şeren’in gösterdiği muazzam performansla “Berlin Panteri” unvanını kazanmasıydı.

Maç öncesindeki seremoniden

Ancak o tarihi maçın anlatılması gereken başka detayları da var.

O tarihte henüz 3 yaşında genç bir gazete olan Hürriyet, bu maçı ve sonraki günlerdeki gelişmeleri oldukça geniş işledi.

Tarih 17 Haziran 1951’di. Türk milli takımı Berlin Olimpiyat Stadı’na çıktığında karşısında sadece Batı Almanya milli takımını değil, 100 bin kişilik taraftarı da buldu. Futbolcularımız daha önce hiç böyle bir kalabalığa karşı maça çıkmamıştı.

18 HAZİRAN 1951/19 HAZİRAN 1951

Milli takımın ilk 11’i şöyleydi: Turgay, Naci, Müjdat, Eşref, Ali İhsan, Hüseyin, Erol, Recep, Gündüz, Lefter ve Faruk.

Hürriyet bu büyük maç için Adnan Akın’ı Berlin’e göndermişti. Maçın ertesi günü Hürriyet’te yer alan haberin girişinde, “Milli takımımızla giden arkadaşımız Adnan Akın telsizle bildiriyor” yazıyordu.

O yıllarda, telsizle haber geçmek bile çok zordu. Adnan Akın oldukça tafsilatlı, okuyanın gözünde maçı canlandırabildiği uzunca bir haber geçmişti: “Takımımız ilk dakikalarda çok iyi bir tempo tutturarak hücumdan hücuma geçiyordu. Nitekim bu enerji oyun ilk neticesini altınca dakikada verdi. Erol’dan güzel bir pas alan sağ içimiz Recep kuvvetli bir şutla Alman kalecisinin müdahalesine rağmen takımımızın ilk şeref sayısını kaydetmeye muvaffak oldu.”

ALKIŞLAR ‘BERLİN PANTERİ’NE

Golden sonra Almanlar açılmış, “mukabil hücumlara” başlamıştı.

Haberde henüz 19 yaşında olan kalecimiz Turgay’dan büyük övgüyle bahsediliyordu: “Beraberliği temin etmeye gayret eden Almanların akınları genç kalecimiz Turgay’ın harika oyunu karşısında akim kalıyordu. Almanlar ekseriyetle hücumda bulunmalarına rağmen kale önünde netice alamıyorlar ve Turgay bu hücumlara muvaffakıyetle müdahalede bulunarak kalesini müdafaa ediyordu. Kalecimiz sık sık alkış alıyordu.”

Turgay’ın kurtardığı bir pozisyon, 21 HAZİRAN 1951

İlk yarıyı Türkiye 1-0 önde kapattı.

İkinci devrede sakatlanan Hüseyin’in yerine Mehmet Ali, Baba Gündüz’ün yerine Muzaffer oyuna girdi. Gündüz, maçtan önceki 3 günü hasta geçirmişti. Toplam 20’ye yakın iğne yedikten sonra maça çıkabilmiş, ancak sadece tek devre oynayabilmişti.

Bu devrede Alman taraftarlar da takımlarını coşkulu destekliyordu. “Yaşa Cermanya” diye bağırıyorlardı.

‘MUZAFFER’DEN ENFES ŞUT’

Almanlar 70’inci dakikada beraberlik golünü buldu. Yine haberdeki detaylı anlatımdan okuyalım: “Sağ açık müdafaamızı üzerine çektikten sonra topu sol içe geçirdi ve sol iç Hermann plase şutla takımının ilk ve beraberlik golünü yapmaya muvaffak oldu ve çok alkışlandı.”

Bu golden sonra Alman milli takımı galibiyet için bastırmaya başladı. Ancak bir türlü “Berlin Panteri”ni geçemiyorlardı.

Dakika 84 olduğunda sahanın en iyilerinden olan Erol’un “sürüklediği hücumda Erol’dan Muzaffer’e geçen bir pası, Muzaffer enfes bir şutla Alman kalesine atarak takımımıza galibiyet golünü temin etti ve bütün stat alkıştan inledi.”

Türkiye’ye galibiyeti ikinci yarıda hastalığı nükseden Baba Gündüz’ün yerine giren Muzaffer getirmişti.

Stattaki 100 bin kişi Türk milli takımını ayakta alkışlıyordu.

Berlin Panteri Turgay Şeren

‘YAŞA BABA GÜNDÜZ’

Maçtan sonraki günkü Hürriyet’in birinci sayfasında yenilen Alman milli takımının tamamının vesikalık fotoğrafları vardı.

Türkiye’nin zaferi Almanya’da da büyük ses getirdi. 19 Haziran günkü Hürriyet’in birinci sayfasındaki haber “Futbolcularımız Berlin’de günün kahramanı oldular” başlığıyla verilmişti. Alman gazeteleri Türkiye Milli Takımı’nı övüyor, Berlinliler sokaklarda göğüslerindeki ay yıldızdan tanıdıkları futbolcularımızdan imza istiyordu. İmzası en çok istenen oyuncular Erol ile ‘Berlin Panteri Turgay’dı.

Berlin Belediye Başkanı Prof. Ernst Reuter, uzun yıllar Türkiye’de çalışmıştı. Çok iyi Türkçe biliyordu. Reuter, Türk Milli Takımı onuruna bir kokteyl verdi.

O günkü şartlarda maçın fotoğrafları Türkiye’ye ancak iki gün sonra uçakla ulaşabildi. Hürriyet arka kapağının tamamını maçtan enstantanelere ayırdı. Fotoğrafların ortasında büyük puntolarla “100 bin seyirci önünde oynanan bu maça ait resimler yalnız Hürriyet gazetesi için çekilmiştir” notu düşülmüştü.

Neredeyse yarım sayfa açılmış bir fotoğrafın altında “Harika bir oyun çıkaran kalecimiz Turgay’ın ellerinde bir Alman akını eriyor” yazıyordu.

Millilerimiz Türkiye’ye dönüşlerinde de büyük coşkuyla karşılandı. 20 Haziran sabahı Yeşilköy Havaalanı hıncahınç insan doluydu. Saat 10.50’de uçak Yeşilköy’e teker koyduğunda coşku daha da arttı. Uçağın merdivenlerinde takım kaptanı Gündüz Kılıç göründüğünde “Yaşa baba Gündüz” tezahüratı koptu.

Millilerin zaferi Avrupa’da da çok konuşuldu. O maça kadar Avrupa’da 11’inci sırada olan Türkiye, bu galibiyetle üst sıralara tırmandı.