Bu sorunun çözümü konusunda iki yaklaşım söz konusu:
*
- BİR: Uyutalım, öldürelim diyenler.
*
- İKİ: Yaşatalım, kısırlaştıralım, başka yollar deneyelim diyenler.
*
Ben ikinci gruptanım.
Var.
Bu sorunun çözülmesi gerekiyor mu?
Gerekiyor.
*
İki çözüm yolu var:
*
- Ya “uyutma” adı altında köpekleri öldüreceğiz, katledeceğiz.
*
BİR: Helikopter. İKİ: Teleferik.
*
Teleferik dediğin, çelikten halata bağlı sallanan minik bir kabin.
Gördüğüm anda her tarafımı vesvese kaplar:
Çelikten halat kopabilir, kabini taşıyan halat gevşeyebilir, vidaları kesin yeterince sıkmamışlardır falan türü vesveseler.
Bu yüzden uzak dururum teleferik denilen lüzumsuz maceradan.
*
Helikoptere gelince...
- KOMPLO: Diğer helikopterler sağ salim inerken İran Cumhurbaşkanı Reisi’nin helikopteri inemiyor. Ne yani bu normal mi?
*
- KOMPLO: Reisi, Hamaney’in yerine geçecekti. Şimdi kartlar yeniden karılacak. İran’ın iç iktidar kavgası çıkar bu işin arkasından.
*
- KOMPLO: İsrail ve ABD yapımı bir sabotajla karşı karşıya olmadığımız ne malum? Oyun büyük arkadaşlar.
*
Neyse... Daha fazla uzatmayayım. Birçok irili ufaklı komplolar var piyasada.
*
Gerçi benim Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın uçağıyla gittiğim yerlerin tümünü toplasan bir Roma etmez ama olsun.
*
Merak ettiğim konuya geçmeden önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gezilerine katılan gazetecilerin durumunu açıklamak istiyorum:
*
- Erdoğan’ın gezilerinde otel parasını gazeteciler ödüyor.
*
- Erdoğan’ın gezilerinde yemek parasını gazeteciler ödüyor.
*
UÇAKTAKİ GAZETECİLER GEYİĞİNİN SONU GELDİ
“CUMHURBAŞKANI Erdoğan’ın uçağındaki gazeteciler” konulu geyikler çevirmeye bayılan gazeteciler vardır. Bunların işleri güçleri uçaktaki gazetecileri çekiştirmektir.
*
Neyse ki artık bu çekiştirmenin, bu geyiğin de pek bir anlamı kalmadı.
Çünkü Ekrem İmamoğlu da yurtdışı gezilerine özel uçak kaldırmaya ve uçağına gazetecileri almaya başlamış.
Roma’ya yapılan seferin tantanasını görüyoruz, okuyoruz.
*
“Artık bizim de binecek uçağımız var”
- Yıllardır millete şekil yapmaktaydı.
- Eğlence mekanlarında terör estirmekteydi.
- Adam kaçırmaktaydı, adam vurmaktaydı.
- Yasadışı yollardan zenginliğine zenginlik katmaktaydı.
- Devlete, millete meydan okumaktaydı.
*
Bu organize suç örgütüne
Darbe girişimi diyenlere göre olayın özü şudur:
*
Ankara Emniyeti’nden üç polis şefi, bir gizli tanığa yalan ifade verdirmeye çalıştı.
Polis şefleri, gizli tanığın ifadesine Bekir Bozdağ, Hasan Doğan, Fahrettin Koca, Abdulhamit Gül gibi iktidarın en önemli isimlerini monte etmek için uğraştı.
İşte bu durum, polisler eliyle hükümete yönelik bir darbedir.
*
Bu tezde akla pek yatmayan taraflar var.
*