O gol, bu ligin kahrolası sahtekârlık kültürünün bir ürünü

Oyuncuların aldatmaya yönelik kıvranışlarını değil, futbol izlemek istiyoruz.

Haberin Devamı

100 metre yarışları hem atletizmin, hem de sporun en çok izlenen, sonucu en merakla beklenen yarışıdır. Konsantrasyon, hız ve güç gerektiren olağanüstü bir branştır. Bir dönem Carl Lewis, Mourice Green, Donavan Bailey ve Usain Bolt gibi yıldızlarla milyonlarca izleyiciyi ekran başına topladı.

8-9 atlet çıkış takozunun başına geçtiğinde an, zaman dururdu. Hepi topu 10 saniye sürecek yarışta, tabanca sesiyle birlikte atletlerin ok gibi fırlaması bir olurdu.

Saniyenin binde birini ölçebilen teknoloji sayesinde, hangi atletin tabanca sesinden önce takozdan ayrıldığı tespit edilirdi.

Bir atlet 2 kez faullü çıkış yaparsa, yani tabanca sesinden önce hareketlenirse yarış dışı bırakılırdı. Her atletin 1 kez hata yapma hakkı vardı.

100 metre yarışları bu açıdan giderek bir eziyet haline dönüşmeye başladı. Bazen 2-3 atlet hatalı çıkış yapıyordu. Ve 10 saniyelik yarış uzadıkça uzuyordu. Uluslararası Atletizm Federasyonu (IAAF) toplandı...

Haberin Devamı

TAKTiK iCABI HATALI ÇIKIŞ

· Bazı atletler bu uygulamayı bir taktik olarak (rakiplerinin konsantrasyonunu bozmak için) kullanmaya başladı. Daha da önemlisi TV izleyicisi bu aksiyonsuz geçen ve taktik olarak hatalı çıkış yapan atletler yüzünden ekrandan kaçıyor.

· Bundan sonra 8-9 atlet içinden kim 1 kez hatalı çıkış yaparsa sarı kart gösterilecek. İkinci kez hatalı çıkış yapan kim olursa olsun diskalifiye edilecek.

Bu karar 100 metre yarışındaki hatalı çıkışların ve taktik oyunlarının sonu oldu. TV izleyicisi de yarış izlemek yerine eziyet çekmekten kurtuldu. Bu satırları niye mi yazdım?

2. GOLÜN YARATICISI UMUT MERAŞ’TI

· Tahmin ettiniz herhalde. Sözü Umut Meraş’a getireceğim. Yani, Galatasaray’ın attığı ikinci golün yaratıcısına!

Benim için ve Beşiktaş için maç o dakikada o golle bitti çünkü.

O golde en büyük pay, Süper Lig’in yarattığı o kahrolası ‘sahtekârlık kültürü’ne aittir.

Bunu sadece Umut Meraş’ı hedef alarak söylemiyorum. Her takımda, her oyuncu bunu yapıyor.

Hepimizin artık kanıksadık, savunma oyuncusu en küçük temasta kendini yere atar, hakem de faul düdüğünü çalar. Süper Lig’de adet böyledir ve yazılı olmayan bir kuraldır bu. Hakem, çekinir ve ne olur ne olmaz duygusuyla çalar düdüğü. Ne hakem rahatsızdır bu uygulamadan ne de futbolcu. Biz ekran başındakiler hariç.

Haberin Devamı

KENDiNi YERE BIRAKIP DÜDÜK BEKLEDi

Umut Meraş da, Mustafa Muhammed ile mücadelesinde aynı alışkanlıkla kendini yere bıraktı. Ve düdüğü bekledi.

Ama bu kez beklediği o düdük gelmedi. Atilla Karaoğlan, Süper Lig’deki hakem alışkanlıklarını yıkan bir kararla, “Devam” dedi.

Ve ardından Muhammed’in harika asisti ile Kerem’in şahane kafa vuruşu geldi.

Bu pozisyon sadece Umut’a ders olmamalı. Hakemlere de, tüm futbolculara da ders olmalı:

· Futbolcuların sahte kıvranışlarını değil, futbol izlemek istiyoruz. Ne olur atletizm izleyicisi gibi bizi ekran başından kaçırmayın.

SAVAŞI ÖNLEMEDiĞiNiZ iÇiN HEPiNiZ SUÇLUSUNUZ

MAÇ başlamadan önce Guardiola’nın sözlerini hatırladım: “Politikacılar savaşı önlemek için oradalar. Ama başarısız oldular. Bayrak ya da toprak parçası için değil, para için.” Rusya-Ukrayna savaşına yönelik bu sözler, derbi öncesi yaşanan ‘erteleme kavgası’na götürdü beni. Tıpkı politikacılar gibi Beşiktaş ve G.Saray başkanlarının demeç savaşı da onların başarısızlıklarının net bir örneği. İki başkanın yarattığı gergin ortamın, futbolcuları, tribünleri ve kulübeleri ne kadar etkilediğini merak ettim önce.

Haberin Devamı

Bu endişeyle izlemeye başladım maçı. Dakikalar ilerledikçe “ohh” dedim. Top bir kaleye, bir bu kaleye gidip geliyordu. İki takımın aklında sadece karşı kale vardı. Bu ataklar maçı neredeyse bir Rus ruletine çevirdi. Son dokunuşlardaki becereksizliğini yenen takım kazanacaktı.

Kaliteli miydi bilmiyorum ama mücadele açısından, seyir zevki açısından güzel bir maç izlemeye başladım.

ERTELEME DEMiŞKEN...

· Maç erteleme 90’lı yıllarda kalmadı mı? · Erteleme lig yarışı için haksız rekabet yaratmak demektir.

· Biz erteliyorsak, İngilizler ölsün o zaman. 4 kupa oynuyorlar.

· “Ülke puanı için”e de inanmıyorum. Herkes çıkarını düşünüyor.

· Futbolcu olsam ertelemeyi profesyonelliğime ve yeteneklerime hakaret sayardım.

Haberin Devamı

G.SARAY KONUSUNDA FENA YANILDIM

Galatasaray’ın oyun planı hakkında fena halde yanıldım. Bu 90 dakika Barcelona maçının aynı zamanda bir provası olur, Galatasaray topu rakibe bırakır, hızlı ataklarla gol arar, diye düşündüm. Ama maç başlar başlamaz, daha agresif, topa daha çok sahip olmaya çalışan, daha dinamik bir takım vardı sahada. Belli ki, Barcelona maçı Galatasaray’ın özgüvenini yükseltmişti. Bu özgüven Barcelona maçı öncesi umut verici.

NELSSON FARK YARATIYOR

İki takım arasındaki en belirgin özellik Marcao-Nelsson’un oyuna yaptıkları katkıydı. Özellikle Nelsson atak başlangıçlarında, savunmadan, orta alana geçişte kritik rol oynadı. Beşiktaş orta alanının direncini bu paslar bozdu. Ondan sonrası G.Saray için kolaydı. Özellikle 2. golde bu çıkışın büyük payı vardı.

Haberin Devamı

ÖZEL OYUNCU: KEREM

Bazı özel oyuncular vardır. Maç boyunca top onun ayağına gelsin diye dua edersiniz. Hızıyla, çabukluğuyla ve yetenekleri ile fark yaratırlar. Özellikle Barcelona maçından bu yana topun Kerem ile buluşmasını istedim ben de. Kerem de dün bu rolünü başarıyla oynadı ve oynamaya devam ediyor.

Yazarın Tüm Yazıları