Hem cebinize hem de gönlünüze göre bir rota: Tiflis

Ulaşım ve konaklamadan bahsedecek olursak; Tiflis’e her iki havalimanından çeşitli seferler var. Tiflis Havalimanından şehir merkezine toplu ulaşım maalesef bulunmuyor. Alandan çıkınca göreceğiniz beyaz renkli taksiler avlarını bekleyen kaplanlar gibi siz bekliyor olacak. Mutlaka pazarlık yapın! Gürcistan’da taksi oldukça ucuz. Toplu taşımaya ihtiyaç duymuyorsunuz. Önemli bir not: Gürcistan’da trafik hem sağdan hem soldan direksiyonlu araçların kullanımına izin veriliyormuş.

Tiflis, Avrupa şehirlerine göre ekonomik olsa da ülkenin para birimi Lari (GEL). 1 Lari (GEL) yaklaşık 2.15 TL. Konaklamak için en doğru bölge Old Tiblisi (Eski Tiflis) kesinlikle. Bu bölge şehrin önemli yapılarına ve tarihi öğelerine ev sahipliği yapıyor. Ayrıca pek çok ünlü restoran, kafe, dükkân, atölye, sergi alanı bu bölgede yer alıyor. Tiflis’te gider gitmez görmek istediğim yapı Gürcü Ana Heykeli’ydi. Asıl adı Kartlis Deda olarak geçiyor. Öyle görkemli bir görüntüsü var ki, yazılarda bahsettikleri kadar varmış. Heykelin bir elinde içinde şarap olan bir tas, diğer elinde kılıç bulunuyor. Dost olarak geldiysen şarabımızdan içersin, düşmansan kılıcımızdan nasibini alırsın diyor adeta. Anaerkil bir toplum olan Gürcüler bu heykelle kadına verdiği önemi ve değeri gösteriyor.

Az önce de bahsettiğim Old Tiblisi bölgesi, şehrin en eski yerleşim alanı. Tipik Tiflis mimarisinin eseri olan renkli, cumbalı ahşap evleri burada fotoğraflayabilirsiniz.  Semtin sokaklarında gezerken güzel kafelere, harika şarap dükkânlarına, geceleriyse renkli bar ve restoranlara rastlayabilirsiniz.

Eski Tiflis’in sokaklarında rastlayacağınız şirin bir yapı daha var; Gabrizade Tiyatrosu. Her saat başında saat kulesinde çalınan çan sonrasında kulenin üzerinde yapılan kukla gösterisini izlemek keyifli olabilir. Gabrizade Tiyatrosu’nun hemen altındaki Cafe Gabrizade’de öğlen ya da akşam yemeği yiyebilirsiniz. Oldukça başarılı ve lezzetli bir menüsü var. Bu bölgede iki yeni yapı da hemen göze çarpıyor. Bunlardan biri şehri ikiye ayıran Mtkvari Nehri üzerine inşa edilmiş Barış Köprüsü (Peace Bridge). 2010 yılında tamamı çelik ve cam konstrüksiyon üzerine yapılmış köprü, oldukça şık görünüyor. Akşamları da ışıklandırmasıyla göz dolduruyor. Bir diğer yapıysa yine benzer zamanlarda yapılmış, Tiflis Gösteri Merkezi binası. Uzaktan bakıldığında dev bir hoparlörü andırıyor adeta.

Eski Tiflis’in meşhur sülfür banyoları da görülmeye değer. Biz deneyimleyemedik ama siz vakit bulursanız şehrin kükürtlü sularıyla yıkanıp yorgunluğunuzu atabilirsiniz. Bu bölge Abanotubani (banyo bölgesi) olarak biliniyor. Hamama girmeseniz bile kayaların üzerine inşa edilmiş renkli Tiflis evlerinin bulunduğu bu alanı gezin mutlaka. Sameba Katedrali, Tiflis’in bir diğer önemli simgelerinden. 2004 yılında inşa edilmiş olsa da Gürcistan’ın ana Ortadoks kilisesi olarak biliniyor ve 101 metre yüksekliğe sahip! Şehrin pek çok yerinden görünüyor ve geceleri ışıklanınca çok çok güzel görünüyor. Şehrin yeni yerleşim bölgesinde yer alan, özellikle gençlerin ve öğrencilerin favori mekânı Fabrika’ya uğramadan olmaz tabi ki. Hostel, kafe, restoran ve birkaç tasarım dükkanın da bulunduğu bu kompleks, oldukça renkli ve hareketli. Özellikle murallara hayran kaldık.

Vaktiniz olursa ve ilginiz varsa, Dry Market yani ikinci el pazarına uğramanızı tavsiye ederim. Haftanın her günü nehrin kıyısındaki parka kurulan bu pazarda tabak çanaktan, broşa, eski oyuncaklardan, dekoratif objelere pek çok güzel parçaya denk gelebilirsiniz. Tarihi yerleri biraz da olsa anlattıysam Tiflis’e gelmişken tatmanız gereken birkaç yerel Gürcü yiyeceğinden bahsedeyim. Hiç birine çok bayılmasam da, zevkler ve renkler tartışılır diyerek yorumsuz yazacağım…

Khinkali: meşhur Gürcü mantısı. Bir porsiyona 6-7 tane sığacak kadar büyük mantılar. Bizim mantıya tat olarak çok benziyor ve yoğurtsuz servis ediliyor.

Khachapuri: Bu bizim bildiğimiz Karadeniz pidesi aslında. Yumurtalı, peynirli açık ve kapalı çeşitleri var.

Churchkela: Bu da bizim cevizli sucuk. Pek çok aromalı çeşidini sokaklarda görebilirsiniz.

Jonjoli: Ihlamur turşusu. Aklınıza tatlı Ihlamur kokulu bir lezzet gelmesin. Baya ekşi, sarımsaklı, bir turşu yiyorsunuz.

Kitris da Pomidvris: Gürcü Salatası. İçinde Çeviz püresi, tahin ve bazı güzel baharatların olduğu bir çoban salatası olarak tarif edebilirim.

Gürcü şarapları: Türk ve Avrupa şaraplarından biraz farklı tada sahipler. Özellikle kırmızı şarapları daha tatlı ve dokulu. Beyaz şarapları bize daha yakın bir tada sahip. Kesinlikle tadarak almanızı öneririm. Tiflis Havalimanı’ından kişi başı 5 şişe şarap alabiliyorsunuz ancak aynı marka şarabı şehirdeki şarap marketlerinde satılanlara göre çok daha uygun fiyata bulabilirsiniz.

Tiflis’te  birbirinden güzel restoran ve kafeyle karşılaşmaya hazır olun. Notlarımda yazan ve  pek çok gezi blogunda da tavsiye edilen mekanları sıraladım:

Akşam ve öğlen yemeği: Cafe Purpur, Cafe Linville, Organique Josper Bar, Schuchmann Wine Bar & Restaurant.

Kafeler: Book Corner Cafe, Cafe Leila, Dots Coffee