Paylaş
Sabah biraz geç başladık, 7.00'de anca vardık sahildeki balık pazarına. Taze balık yiyeceğiz sabah kahvaltısında, hemde çiğ balık. Tam çiğ de sayılmaz 'lime' (çok sert ve minik yeşil limon, laym okunur) ile pişecek.
'Ceviche' Peru’nun milli yemeği ve ben “Hastasıyım”. Taze (illaki) deniz mahsulü, lime suyu, tuzda oğulmuş taze kırmızı eşalot soğanı, Peru’ya has kırmızı ve kavuniçi taze acı biber, 'Aji' (ahi okunur), döğülmüş sarımsak, kişniş, iri taneli haşlanmış Peru mısırı ve tatlı patates.
Dünyada gezmediğin yer kalmasın diye tıkla...
Deniz mahsulü parçaları pembeden beyaza dönüşünceye kadar 10 dakikada bekliyor lime suyunda o kadar. Tanelerini götürdükten sonra 'Lecche de Tigre' (kaplan sütü) denilen suyunu kaşıklıyorsunuz. Geceden kalanlara bizdeki işkembe çorbası muhabbeti. Balıklarımızı aldıktan sonra minik bir bahşiş ile temizleyen teyzelere yöneliyorsunuz. “Ceviche için ayıklayın” demeniz gerekiyor. Tüm kılçıkları alındığı gibi derisi de yüzülüyor, lop et kalıyor.
Yöresel beyaz etli dev balık corvina, dev okyanus dil balıkları, çipura, uskumru, ahtapot ve taze ne varsa. Can yoldaşım Ugo Plevisani rehberim. Roma’da yaşadığım o güzel yıllarda 2-3 sene Roma’da Vatikan yakınında bir çatı katını paylaşmış idik. 35 senelik bu dostumun ısrarına dayanamayıp düğününde şahit olmaya Peru’ya ilk kez 28 sene evvel gitmiş idim. Ugo ile bir şekilde her sene dünyanın bir köşesinde yollarımız kesişir. Bu yaz görüşemedik ve bu nedenle ben kalktım gittim.
Balıklarımızı aldık ve hemen yan tarafdaki 'Kendin pişir kendin ye'cilere yöneldik. Ancak balıklar pişmeyeceği için burada sadece 'kendin ye' kısmı kalıyor. Sabahın 7.30’u ve biz kaplan sütlerini kaşıklıyoruz. Radyo bangır 'Peru Salsa' çalıyor ve teyzemiz dans ederek servis yapıyor. Ugo dayanamayıp dansa kalkıyor, balıkçılar tempo tutuyor. İşte böyle başladı Peru seyahatimiz. Bu hafta başkent Lima’dayız.
10 milyon nüfuslu Lima, Brezilya’nın Sao Paolo’sundan sonra Güney Amerika’nın en büyük kenti. İspanyol işgalci ve faith Francisco Pizarro tarafından 18 Ocak 1535 de 'Cuidad de los Reyes' (Krallar Şehri) adı ile temeli atılmış. Kurtuluş savaşından sonra da adı Peru Cumhuriyeti’nin başkenti 'Lima' olmuş.
1523 de İspanya Kralı 1. Charles yeni dünyada kurulacak yeni şehirler için bir takım kurallar geliştirmiş. Mükemmel bir tam dikdörtgen merkez olması şartı ile dört bir yana açılacak yollar ve eşit parseller ile büyüme. Kurucu Pizarro meydan’ın kuzeyiyle Rimac Nehri arasındaki güzel parçayı kendine ayırmış. Güney tarafı bir manastır kompleksi ve kilise için ayrılmış. Batı kısmı hükümet binası olrak ayrılmış ve diğer boş kalan yerler generaller arasında paylaşılmış.
Arkamda Plaza Major batısındaki hükümet binası.
Lima’dayken neler yapalım?
1- Plaza Mayor daki 'Basilica Cathedral'
Lima’nın çekirdeğinden başlayalım. Diğer adı ise “Plaza de Armas”. Katedral görmeye değer. Tam ortasında “Portada del Perdon” kapısı var. (Affedilme kapısı). Don Francisco Pizarro, Peru’nun yerli halkı İnka’ları yalan dolan kılıçtan geçirip yok etmesinden dolayı Ispanya kralı bile afettememiş.
Sanırım kendine yaptırdı bu kapıyı ama günahlarını ve yalanlarını hiçbir kapı yıkayamaz. (Gelecek haftaki yazıyı okuyunuz muhakkak)
Katedralde 'La Tapada Limena'
Lima’nın kapalı kadınları. Endülüs’ün İslam geleneklerinin Lima’da da devamı çok enteresan. 16. Yüzyılda Lima’da kadınlar çok süslü ama başları kapalı imiş.
2- Rafael Largo Herrera Arkeoloji Müzesi
Dünyanın en büyük Pre-Colombian (İspanyollar öncesi) sanat müzesi. 45 bin parça ve özel kolleksiyon. (www.museolarco.org)
Soldan sağa: Şef Luciano, Bendeniz, Luciano’nun kız kardeşi Mirella ve Maido’nun sous-chef’i Cesar
3- Mercado 1 Surquillo’da 'El Cevichano'
Pazar yerinde ayakta 'Ceviche' yemek. Benden Luciano ve Mirella’ya selam. 'Arroz con Mariscos' (deniz mahsullü safranlı pilav) denemeyi de unutmayın
Can dostum Ugo Plevisani ile Maido’da öğle yemeği sashimi...
4- Maido
'2016 Latin Amerika’nın top 50' lokantası listesinde iki numara. Dünyanın 'Top 10' lokantaları listesinde. Peru mutfağını dünya ligine çıkartan Peru/Japon fusion mutfağı “Nikkei” (Japon büyükbabalı Peru doğumlu halk) mutfağı ustası Mitsuharu Tsiuma’nın dünya harikası. Rezervasyonsuz yer bulamazsınız ama muhakkak. (www.maido.pe)
5- Mate fotoğraf sergisi
İtalyan asıllı Peru’lu fotoğrafçı Mario Testino’nun devamlı sergisi. NEFİS….
6- Barranco da 'Anticucchos' yemek
Sanat ve sanatçı mahallesi Barranco, serin yaz geceleri çok keyifli. Meydanda canlı müzik dans edenler ve sokak yemeği anticucho (dana yüreği çöp şiş) kokusuna dayanamayanlar.
Ugo, Lima’da bisikletle dolanıyor. Müze bahçesinde ki tarihi bisikletlerle...
7- Pedro de Osma Müzesi
Barranco mahallesinde bir müze. Pedro de Osma (1868-1936) Asil bir Perulu. Baba tarafından İspanyol aristokrasisi ile bağlantılı. Politikacı, gazeteci ve müthis bir koleksiyoner. Yazlık evleri’nde (küçük bir saray) özel koleksiyonunu sergiliyor. 16. Asırdan Peru sanatının tablo ve heykellerinin inanılmaz sergisi. Kameralara kapalı olan sergi, torunlardan birinin bizim Ugo’nun arkadaşı olması nedeni ile bize tüm kapılar açıldı. (http://museopedrodeosma.org)
8- Mali-Museo de Arte de Lima
Gene bizim Ugo sayesinde açılan kapılar ve çekim izni. Beni en çok etkileyen, hatta gözlerimi nemlendiren tablo. Gelecek hafta sizlere yazacağım konu bu, son İnka kralı Attahualpha’nın cenazesi. (www.mali.pe)
Paylaş