Türkiye obezitede yine Avrupa birincisi... Neden her geçen gün daha fazla obez oluyoruz?

Obezite dünya genelinde de ülkemizde de her geçen gün hızla artıyor. Öyle ki Türkiye son beş yıldır obezitede Avrupa birincisi oluyor. Peki ne yapacağız? Rakamlar neden sürekli artıyor? İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Onur Taşçı anlatıyor.

Haberin Devamı

Bir kişi obez olup olmadığını nasıl anlar?

Obezite vücutta anormal yağ dokusu birikimiyle sağlığımızı bozan, hastalık ve ölümlere neden olan kronik, tekrarlayıcı ve ilerleyici bir hastalıktır. Obezite genetik, çevresel, psikolojik, sosyal birçok faktörden etkileniyor.

Yetişkinlerde obezitenin tanısı ve sınıflandırması için en sık kullanılan yöntem beden kitle indeksidir (BKİ). BKİ, bir kişinin kilogram cinsinden vücut ağırlığının metre cinsinden boyunun karesine (kg/m2) bölünmesiyle hesaplanıyor.

Yetişkinlerde normal kabul edilen BKİ değeri 18,5-24,9 kg/m2 arasıdır. 24,9-30 kg/m2 arası fazla kilolu olarak tanımlanıyor. Beden kitle indeksinin 30 ve üzeri olması ise obezite olarak tanımlanıyor. Ayrıca bel çevresi ölçümü de basit bir şekilde kullanılabilir. Türkiye’de bel çevresinin kadınlarda 90 cm, erkeklerde de 100 cm üzerinde olması obezite olarak kabul ediliyor.

Haberin Devamı

Türkiye'de obezite rakamlarından bahseder misiniz?

Obezite, dünyada olduğu gibi Türkiye’de de halk sağlığını önemli ölçüde tehdit eden ve sıklığı giderek artan bir sorun. Araştırmalar obezite sıklığının ülkemizde %30’un üzerine çıktığını ve Avrupa kıtasındaki en kilolu ülke konumuna geldiğimizi gösteriyor.

Dünya Sağlık Örgütü’nün verileri, Türkiye’de yetişkinlerin 3’te birinin obezite, üçte birinin aşırı kilolu ve geriye kalan 3’te birinin de normal kilolu olduğunu gösteriyor.

Özellikle kadınlarda obezite sıklığı %40 olduğu biliniyor. 5-19 yaş arası çocuk ve ergenlerde obezite yaygınlığı Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre yaklaşık %12’dir.

Dünya Sağlık Örgütü’nün güncel verilerine göre dünya genelinde obeziteli birey sayısı 1 milyarı aşmış durumda. 2050 yılı projeksiyonuna bakıldığında yetişkinlerin %60’nın, çocuk ve ergenlerin %30’nun fazla kilolu veya obez olacağı öngörülüyor.

Obezite ülkemizde neden her geçen gün artıyor?

-- Yüksek kalorili, yağlı ve şekerli gıdaların aşırı tüketimi, düzensiz öğünler kilo alımına neden olabiliyor. Özellikle paketli ve işlenmiş gıdalardan kaçınmak gerekiyor. Yemek yerken televizyon izlemek, telefonla konuşmak gibi aktiviteler, tokluk hissinin fark edilmemesine ve fazla yemeye yol açabiliyor.

Haberin Devamı

-- Hareketsiz yaşam tarzı ve yetersiz egzersiz de obeziteye neden oluyor. Masa başı işler, uzun süreli ekran başında vakit geçirmek ve düzenli egzersiz yapmamak, enerji harcamasını azaltarak kilo alımına katkıda bulunuyor.

-- Ailede obezite öyküsü olması, bireyin obezite riskini artırabiliyor.

-- Stres, depresyon ve anksiyete gibi durumlar, aşırı yeme veya sağlıksız beslenme alışkanlıklarını tetikleyebilir. Olumsuz duygularla başa çıkmak için yemek yeme davranışı, kilo alımına yol açabilir.
-- Yetersiz uyku, hormon dengesizliklerine ve iştah artışına neden olabiliyor. Metabolik hastalıklar diyabet hastalığı, tiroid hastalıkları da kilo alımına sebebiyet veriyor.

Haberin Devamı

Obezite, beraberinde başka hangi sorunları getiriyor?

Obezite hipertansiyon ve kalp damar hastalıklarını artırıyor. Obeziyete bağlı yüksek tansiyon, kalp damarlarında tıkanıklıklar, kalp krizleri ve felç görülüyor.

Obezite, insülin direncine yol açarak diyabet gelişimine katkıda bulunuyor ve karaciğerde yağ birikimine neden olarak karaciğer fonksiyonlarını bozabiliyor. Aşırı kilo, safra taşı oluşumunu ve safra kesesi iltihabını tetikleyebiliyor.
Boyun çevresindeki yağ birikimi, hava yollarını daraltarak uyku sırasında solunumun durmasına (uyku apnesi) neden olabiliyor. Obezite, akciğer fonksiyonlarını etkileyerek astım semptomlarını kötüleştirebiliyor, solunum kaslarının işlevini zorlaştırarak solunum yetmezliğine yol açabiliyor.

Haberin Devamı

Obezite, özgüven eksikliği ve sosyal izolasyon gibi faktörlerle depresyon ve anksiyete riskini artırabiliyor.
Aşırı kilo, eklemlere binen yükü artırarak kireçlenmeye, omurga ve diz eklemlerine fazla yük bindirerek ağrıya yol açabiliyor. Obezite hormonal dengesizlikler ve kronik iltihaplanma yoluyla meme, rahim, yumurtalık, prostat ve kolon kanseri riskini artırabiliyor.

Obezite, kadınlarda adet düzensizliklerine ve kısırlığa, erkeklerde ise sperm kalitesinin düşmesine neden olabiliyor. Obezite tedavi edilmediği takdirde bu hastalıklar aracılığıyla zamanla ölümcül sonuçlara yol açabiliyor.

Yazarın Tüm Yazıları