Karantina Günlerinde Çiftlere Mutlu Olma Önerileri

Güncelleme Tarihi:

Karantina Günlerinde Çiftlere Mutlu Olma Önerileri
Oluşturulma Tarihi: Nisan 22, 2020 09:54

Koronavirüs nedeniyle sosyal izolasyonun toplum hayatında önemli değişimlere neden olmasının sosyal ilişkiler ve iş yaşantısı yanında çift ilişkilerinin de bu değişimden payına düşeni aldığına dikkat çeken Uzman Psikolog Tuğçe Denizgil Evre, çiftlere tavsiyelerde bulundu.

Haberin Devamı

Çocukların, anne ve babalarının bu süreci olabildiğince psikolojik anlamda “dayanlıklı” yönetebilmelerini görmeleri, onların da ruh sağlığı ve kriz ile baş edebilme yetilerini geliştirebilmeleri açısından da oldukça önem arz etmektedir.

Covid-19 salgını hepimizi farklı derecelerde etkilemekte ve travma diyebileceğimiz bir sürecin içinde ilerlemekteyiz. Travmalar kişiler için zorlayıcıdır. Bu zorlayıcı süreçlerde kişinin kendi başına baş etme stratejileri geliştirmesi kadar bu süreçte çift ilişkileri de oldukça önemli ve kişiye güç veren bir kaynaktır.

“EN ÖNEMLİ GÖREV GÜNLÜK RUTİNLERİNE DEVAM ETMELERİ”

Sürecin bazı çiftler için mevcut stresi yönetme açısından beklenmedik sonuçlara da gebe olabileceğini, stres düzeyi yükseldikçe çiftlerin birbirinden olan beklentilerinin artabileceğini ya da birbirlerine olan toleransları azalabileceğini kaydeden Uzm. Psikolog Tuğçe Denizgil Evre, bu dönemde karı koca ilişkisini yönetebilmenin güçleşebileceğini söyledi. Evde bakım verilen çocuk ya da çocukların olmasının durumu daha da güçleştirebileceğini ifade eden Evre, burada kişilere düşen en önemli görevin ev içinde gerçekleştirmek zorlayıcı olsa da günlük rutinlere devam edebilmek olduğunu belirtti.

“ÇOCUKLAR İÇİN DE ÖNEMLİ”

Eşlerin birbirinin duygularını anlama süreci de çok değerlidir. Örneğin çiftlerden biri bu salgın ya da evde kalış süresi ile ilgili daha karamsar ya da daha panik duygusu içinde olup, daha önce ailede yaşanan kayıp ya da hastalık öyküsü gibi geçmiş travmaları canlanmış olabilir. Burada alaycı ya da aşağılayıcı olmadan partnerinizin neler hissedebileceğine odaklanıp, onunla konuşarak güvende hissettirebilirsiniz. Ayrıca çocukların, anne ve babalarının bu süreci olabildiğince psikolojik anlamda “dayanlıklı” yönetebilmelerini görmeleri, onların da ruh sağlığı ve kriz ile baş edebilme yetilerini geliştirebilmeleri açısından da oldukça önem arz etmektedir.

“BU YOLU BERABER YÜRÜYEREK DAHA DA GÜÇLENEREK ÇIKMANIZI SAĞLAR”

Yıkıcı yorumlar ya da davranışlar bu zorlu ve birbirimize en fazla ihtiyaç duyduğumuz süreçte yerini öfke, hırçınlaşma ve aile içi şiddete dahi dönüştürebilir. Dolayısıyla böyle bir süreçte eşinize ya da partnerinize ona ihtiyacınız olduğu ve bu süreci ancak birbirinize vereceğiniz destekle aşabileceğiniz mesajlarını verin. Böyle bir deneyim ilişkiniz için de oldukça faydalı olup, daha güçlü bağlar kurmanıza sebebiyet verecektir. Bu süreç her zaman dile getirildiği kadar basit olmayabilir. Ancak bu yolu beraber yürümek ve hedefe birlikte ulaştığınızı görmek, her iki tarafın da bu yolculuktan hem bireysel olarak hem de çift olarak daha da güçlenerek çıkmasını sağlayacaktır.

“KENDİNİZE DE ZAMAN AYIRIN”

Bireylerin birlikte geçirdikleri zaman kadar kendilerine de zaman ayırmayı ihmal etmemesi gerektiğine de değinen Evre, eşlerden birinin bir süreliğine kendi başına yalnız kalmak istemesinin diğerinden sıkıldığı ya da artık onunla beraber olmak istemediği anlamına gelmediğini ifade etti.

Bu gibi durumlarda birbirimizin ihtiyaçlarına saygı gösterip, sevilmediğinizi ya da istenmediğinizi düşünmek yerine bu durumun normal bir ihtiyaç olduğunu lütfen unutmayın.”dedi. Evre, çiftlere birlikte hayaller kurma ve ortak hedefler koyma yönünde önerilerde bulundu. Önceden çekilmiş eğlenceli resimlere ve anılara odaklanıp, gelecek sağlıklı günlerdeki hedeflerin yeniden planlanabileceğini hatırlatan Uzm. Psikolog Tuğçe Denizgil Evre, açıklamalarını sonlandırırken “Unutmayın ki bu geçici bir süreçtir. Elbette ki sonsuza kadar evde kalmayacağız ve bu salgın bitecektir. Çift olarak birbirimize destek ve güç vererek bu zorlu süreci atlatabiliriz.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!