Güncelleme Tarihi:
"PARTİ PRENSİ" ARTIK AİLESİNE KAFA TUTUYOR
Küçücük yaşta annesiz kalan bir çocuk olarak milyonlarca kişinin yüreğinde ayrı bir yer edinen Harry, büyüdükçe "parti prensine" dönüştü. Bazı skandallara karışsa da ailesi tarafından bunların üstü her seferinde kapatıldı. Fakat 2018 yılında Meghan Markle ile evlendikten, özellikle de onunla birlikte ABD'ye taşındıktan sonra yaptıkları, bekârlık günlerindeki asi çıkışlarını bile mumla aratır oldu. 2020 yılında aileden ayrılığın ardından Oprah Winfrey'e Markle ile verdikleri röportaj onun bu çıkışlarının ilk "hızlı" adımı oldu. Ama bu kadarla da kalmadı. Harry ve Meghan'ın aileyi ırkçılıkla suçladığı o röportajın ardından olaylar "sökülen bir yün yumağı" şeklinde gelişti. Şimdilik gelinen son nokta ise Harry ile Meghan'ın bir dijital platform için hazırladığı belgesel oldu.
AİLENİN GELİNLERİNİN ACI ÇEKTİĞİNİ İLERİ SÜRDÜ
Tam da ağabeyi William ile eşi Kate'in ABD turu sırasında yayınlanan fragmanlara bakılırsa İngiliz kraliyet ailesine yönelik yeni "bombalar" geliyor... Dün yayınlanan bir başka fragmanda Harry yine üzerinde çok konuşulacak sözler sarf ederken görülüyor. Karısı Meghan'a yönelik medya saldırganlığından kaçmak ve onu korumak için ABD'ye taşındıklarını söyleyen Harry, bu fragmanda da annesi Diana'ya gönderme yaptı. Sonra da çok dikkat çeken şu sözleri sarf etti: "Bu "kuruma" evlenen kadınların çektiği eziyet ve acı bu çılgınlığı besliyor. Dehşete kapılmıştım. Tarihin kendini tekerrür etmesini istemedim."
'GERÇEĞİ BİZ BİLİYORUZ': Fragmanda bu sözlerin önünden ve arkasından gelen görüntüler ise Harry'nin, annesi Diana'nın, 1997 yılında bir paparazzi takibi sırasında geçirdiği trafik kazasında ölümünü akıllara getirdi. Zaten fragmanda Harry ile Meghan'ın paparazziler tarafından izlendiği görüntülerin hemen ardından Diana ile paparazzilerin görüntüleri geliyor. Harry, İngiliz kraliyet ailesine gelin giden kadınların acısını ifade ettiği cümlenin ardından bir başka ilginç cümle daha sarf etti fragmanda: Kimse gerçeği bilemez... Biz gerçeği biliyoruz..."
İLK ANDAN İTİBAREN MERCEK ALTINDA
Önce Prens Harry'nin eşi Meghan Markle ile başlayalım... Prens Harry ile flört ettiği duyulunca ister istemez dünyanın meraklı bakışlarını üzerine çekti. Kolay değil! Her ne kadar tahta geçme ihtimali, ağabeyinin her dünyaya gelen çocuğuyla birlikte azalsa da Prens Harry, yine de dünyanın en gözde bekârlarından biriydi. Üstelik Meghan, Harry'den üç yaş büyüktü, bir de daha önce evlenip boşanmıştı. Bazılarına göre Meghan'ın dikkat çeken başka bir özelliği daha vardı: Bir melezdi. Rol aldığı diziyle ünlenmesi de cabası.
BABASI HİÇ DURMADAN KONUŞTU
Bütün bunlar Meghan Markle hakkında sayısız iddia ortaya atılmasına neden oldu. Öte yandan ailesi de rahat durmadı. Basının da etkisiyle Meghan ile babası Thomas Markle arasındaki geçimsizlik basının manşetlerini günlerce süsledi. Babasını düğüne çağırmaması, onu kelimenin tam anlamıyla bir kenara atması gibi ayrıntılara Thomas Markle'ın "kızım benimle görüşmek istemiyor" sözleri de eklenince Meghan basına bir sürü malzeme verdi. Harry ile evlendiği törene ailesinden sadece annesi Doria Ragland katıldı. Bu da Meghan Markle ile ilgili olumsuz iddiaları güçlendirdi.
HAMİLELİĞİNİN BİLE UYDURMA OLDUĞU İLERİ SÜRÜLDÜ
Sonunda çiftten beklenen hamilelik haberi geldi. İlk anda ortalık hareketlense de tuhaf iddialar ortaya çıkmaya başladı. Bunlara göre Meghan Markle aslında hamile bile değildi. Karnına, kendisini hamile gösterecek bir aparat takıyordu. Bu yüzden karnı bazen daha büyük bazen daha küçük görünüyordu. İlk bebeği Archie'yi ailenin tüm diğer üyelerinden farklı bir şekilde dünyaya getirmesi de bu iddiaları iyice alevlendirdi. Vaftiz töreni yine ailenin geleneklerinden farklı olarak gizlice yapıldığı için dünyanın birçok yerinde birçok kişi Archie'yi Meghan'ın doğurmadığına inanmayı sürdürdü. Ama çocuklarla ilgili durum böyle bitmedi. Her iki çocuğun da açık tenli olması, Archie ve Lilibet'in taşıyıcı anne yöntemiyle dünyaya geldiği iddialarının durup durup ortaya atılmasına neden oldu. Bütün bunlar da bir kadın için zor olsa gerek.
İNTİHAR ETMEYİ DÜŞÜNDÜĞÜNÜ SÖYLEDİ
Her ne kadar Meghan Markle, birçok kişiye göre aileden ayrıldıktan sonra kocasıyla birlikte bütün bunların "intikamını alsa da" etkilenmemesi mümkün değildi. Oprah Winfrey röportajında ise dudak uçuklatan açıklamalar yaptı. Bebeğinin ten renginin daha doğmadan aile arasında spekülasyon konusu olduğunu ileri sürdü. İlk bebeği Archie'ye hamileyken aileden kimsenin kendisiyle ilgilenmediğini, yardıma ihtiyacı olduğu halde bunun görmezden gelindiğini ileri sürdü. Hatta işi biraz daha ileri götürüp "hamileyken canına kıymayı düşündüğünü" bile anlattı. Elbette bütün bunların ne kadar gerçek olduğunu kendisinin de söylediği gibi Harry ile Meghan'dan daha iyi kimse bilemez. Ama sonuç olarak ailenin gelinlerinden biri olarak Meghan da kolay deneyimler yaşamamış gibi görünüyor. Üstüne üstlük eltisi Kate ile sürekli kıyaslanması da onun en büyük talihsizliği!
ZENGİN ERKEK AVCISI OLDUĞU İLERİ SÜRÜLDÜ
Aslına bakılırsa basının Meghan'a karşı acımasızlığı bunlarla sınırlı kalmadı. Onun sınıf atlamak isteyen zengin ve ünlü erkek avcısı olduğu iddiaları gündemden hiç düşmüyor. Buna göre Hollywood'dda peşinden koştuğu şöhreti bir türlü bulamayan Markle, Harry ile evlenerek sonunda amacına ulaştı. Her ne kadar kendisi, evlenmeden önce İngiliz kraliyet ailesiyle ilgili bir şey bilmediğini söylese de tanıkların da anlattıkları pek de öyle olmadığını gösteriyor. Bazı iddialara göre Harry'yi tanıyan bir arkadaşı aracılığıyla ona ulaştı ve kendine aşık etti. Yine bu iddialara göre Meghan, Harry ile tanıştığında başka biriyle birlikteydi ve ilişkisini sona erdirmeye hazırlanıyordu. Prens ile tanışınca ayrılık kararı hakkında bir dakika bile düşünmedi.
EVLİLİK YOLUYLA AİLEYE GİREN İLK ORTA SINIF GELİN
Şimdi gelelim bir başka geline... Kraliçe ile Prens Philip'in en küçük oğlu Edward'ın karısı Sophie Rhys Jones, son dönemde ailenin en gözde üyelerinden biri. Ama onun da bu duruma gelmesi çok kolay olmadı. Hatta döneminin tabloid gazetelerinden birinin kılık değiştiren muhabiri tarafından tuzağa düşürüldü ve sözleri bir skandal yarattı. 1965 yılında dünyaya gelen Sophie Rhyse Jones, İngiliz kraliyet ailesine evlilik yoluyla giren ilk orta sınıf üyesi. 1999 yılında Prens Edward ile evlenen Sophie, bundan sonra Wessex Kontesi unvanını aldı. Sophie Rhyse Jones'un annesi bir sekreterdi, babası da bir lastik şirketinde yönetici olarak çalışıyordu.
MUHABİRİN TUZAĞINA DÜŞTÜ: Her ne kadar son dönemlerde Kraliçe'nin en güvendiği ve en iyi anlaştığı gelini olarak bilinse de Sophie de aileye girdikten kısa bir süre sonra büyük bir skandalın kahramanı oldu. 2001 yılında o dönem sansasyonel haberlerle bilinen ve sonra bir skandalın ardından kapanan News of the World gazetesi muhabirinin "oyununa geldi". Sophie o sırada halkla ilişkiler sektöründe çalışmayı sürdürüyordu. Arap şeyhi kılığına giren muhabir, Sophie ile sohbetinin ses kaydını daha sonra yayınladığında da yer yerinden oynadı. Sophie o sohbette, ülkenin önde gelenleri hakkında ağza alınmayacak sözler sarf etti. Bu sırada yanında iş ortağı Murray Harkin de vardı. Skandalın büyümesine Harkin'in de "katkısı" oldu.
AĞZINA GELENİ SÖYLEDİ
İngiliz kraliyet ailesinin gelini Sophie o sohbette dönemin başbakanı Tony Blair hakkında "cahil" ifadesini kullandı. Blair'in avukat olan eşi Cherie için de korkunç bir tip tam anlamıyla... Hala çalışıyor. Sanırım o bile kocasının başbakanlığının bu kadar sürebileceğini düşünmüyordu'' dedi. Eski Başbakan John Major'ı Kraliyet ailesinin birçok kusurunu örtmekle suçlayan, Maliye Bakanı Gordon Brown tarafından hazırlanan bütçeyle dalga geçen ve ''hepsi seçim için, çok oy kaybedecekler'' yorumunda bulunan Sophie, Kraliyet ailesini de bol bol eleştirdi. Sophie'nin skandal yaratan sohbetinde Charles ile iki oğlu William ve Harry'nin de adı geçti. Sophie o sohbette Charles ile Camilla hakkında "İngiltere'nin popülaritesi en düşük çifti" ifadesini kullandı. Halkın Camilla'yı kraliçe olarak görmek istemediğini de belirtti. Gazete muhabirinin tuzağına iyice düşen Sophie o sohbette William ve Harry için "garip ve salak" Prens Andrew ve Sarah Ferguson'ın kızları Beatrice ile Eugenie hakkında da "ömür boyu problem olacaklar" diye konuştu. Sonra da iki prensesin asalet unvanları sayesinde çalışmadan geçinmek istediklerini ileri sürdü.
KARA KOYUN: Bu skandala Prens Edward'ın adı da karıştı. Prens'in karısı Sophie'nin şirketi için "müşteri peşine düştüğü" iddiaları ortaya atıldı. İşte bu korkunç skandalın ardından Sophie uzun süre "İngiliz kraliyet ailesindeki kara koyun" olarak anıldı. Sonuçta ne mi oldu? Bütün bu olup bitene yani gelini Sophie'ye Kraliçe el attı. Sophie tamamen değişip aileye uygun bir geline dönüştü. Kraliçe ile öyle yakınlaştı ki onun ölümü yüzünden en çok yıkılan kişilerden biri Sophie oldu.
GELDİĞİ GİBİ SESSİZCE GİTTİ
Her ne kadar diğerleri gibi göz önünde olmasa da İngiliz kraliyet ailesine sessizce giren ve geldiği gibi sessizce ayrılan bir gelin daha var. Kraliçe'nin tek kızı Anne'in gelini Autumn Philips. Kanada Montreal doğumlu olan Autumn Phillips, İngiliz kraliyet ailesinin çok fazla göz önünde olmasa da en çok sevilen gelinlerinden biri olarak tanınıyordu. Autumn Phillips, eşi Peter Phillips'in in kız kardeşi Zara Tindall ve onun ailesiyle de gayet iyi geçinmesiyle biliniyordu. Kate Middleton, onun kız kardeşi Pippa da Autumn Phillips'in en iyi geçindiği akrabaları arasında yer alıyordu.
AMCASI KANADA'DA GECE KULÜBÜ İŞLETİYORDU
Autumn Phillips, İngiliz kraliyet ailesinin soylu olmayan bir aileden gelen gelinlerinden biri. 1978 yılında Montreal'de dünyaya gelen Phillips, Kanadalı bir kuaförün kızı. Bir ağabeyi inşaatlarda duvar ustası olarak çalışıyor bir diğeri aşçı. Evlenmeden önceki adıyla Autumn Kelly'nin bir amcasının Kanada'da striptiz kulübü işlettiği biliniyor.
'KENDİNİ NASIL BİR ŞEYİN İÇİNE ATTIN SEN!'
Anne ve babası o henüz çok küçükken boşanan Autumn Phillips, Peter Phillips ile 2003 yılında Montreal'deki Formula 1 yarışları sırasında tanıştı. Önceleri onun nasıl bir aileden geldiği hakkında da hiçbir fikri yoktu. Haberlere göre Autumn Phillips'in annesi Peter Phillips'in kim olduğunu bir TV haberinde öğrenince kızına "Autumn kendini nasıl bir şeyin içine attın!" dedi. Peter Phillips ve Autumn Phillips, 2008 yılında St George's Chapel'de gösterişli bir törenle evlenmişti. Çiftin Savannah ve Isla adında iki tane çocuğu bulunuyor. Autumn ve Peter geçen yıl boşandılar. İngiliz magazin basınına yansıyanlara göre Autumn Kelly'nin hayatında artık onu mutlu eden başka biri var.
EN TRAJİK SON
İngiliz kraliyet ailesinin gelini denilince ilk akla gelen kişi elbette Prens Charles'ın eski eşi Diana Spencer, Galler Prensesi Diana ya da milyonların gözündeki gibi "gönüllerin prensesi Diana". 1981 yılında henüz 19 yaşında gencecik bir kızken 34 yaşındaki Charles ile evlenen Diana, o ilk dönemde "masal prensesi" olarak anılıyordu. Ama sonu masallardaki gibi olmadı. Charles, şu anda evli olduğu Camilla Parker Bowles ile ilişkisine bir türlü tam olarak son vermediği için Diana da kendi deyimiyle "üç kişilik" bir evlilik sürdürdü. İki çocuk dünyaya getirdi ama onlarla bile uzun süre aynı dünyayı paylaşamadı. Biraz da mensup olduğu aileden kaynaklanan ilgi ve sevgi açlığını gidermesi konusunda bu evliliğin hiçbir katkısı olmadı. Diana, 1997 yılında henüz 36 yaşındayken, henüz üzerindeki sır perdesi tam olarak kalkmayan bir trafik kazası sonucu Paris'te öldü. O sıradaki sevgilisi Dodi el Fayed ile şoförü de aynı kazada hayatını kaybetti.
DIANA'DAN ESİRGEDİĞİ DESTEĞİ CAMILLA'NIN HEP YANINDAYDI
İngiliz kraliyet ailesinin şu anda hiyerarşik olarak en üst konumdaki gelini ise Kral 3. Charles'ın karısı Konsort Kraliçe Camilla. 70'li yaşlarında hayaline kavuşan Camilla uzun yıllar boyu dünyanın en nefret edilen kişisi unvanını kimselere kaptırmadı. Diana gibi çok sevilen birinin yuvasını yıkan, onu mutsuzluğa ve belki ölüme sürükleyen kişi olarak görülen Camilla'nın kendini Kraliçe 2. Elizabeth ile Prens Philip'e kabul ettirmesi hiç kolay olmadı. Her ne kadar Diana'nın yuvasını yıkan öteki kadın imajıyla hafızalara kazınmış olsa da tarafsız bir gözle bakıldığında Camilla da hem evlilik yoluyla aileye katılmadan önce hem de evlendikten sonra hiç kolay zamanlar geçirmedi. Kraliçe, çok uzun süre onunla aynı ortamda bulunmayı, aynı havayı solumayı bile reddetti. Sabır ve inatla, elbette Charles'ın bu konudaki direnciyle sonunda Camilla bugünkü konumuna geldi. Ama yine de "Camilla erdi muradına" demek çok kolay olmasa gerek. Her ne kadar artık konsort kraliçe olduğu için basının ona bakışı ve yorumlayışı biraz değişmiş olsa da görünüşe göre hiçbir zaman tam anlamıyla sevilen bir aile üyesi olamayacak.
ŞU ANDA EN GÖZDE GELİN
İngiliz kraliyet ailesinin özellikle son dönemde çok göz önünde olan ve sevenleri giderek katlanan üyesi Kate Middleton ya da yeni unvanıyla Galler Prensese Catherine ile başlayalım. Her ne kadar Kate, Prens William ile evlendikten sonra hem halk hem de basın tarafından el üstünde tutulmaya başlansa da önceleri durum pek öyle değildi. Evinin önünde "pusuya yatan" paparazziler yüzünden adım atamayan hatta uzun süre aracını hareket ettiremeyen Kate, bir de kendisine takılan lakabı yıllar boyunca taşıdı: Prens William ile uzun süre flört edip bir türlü evlenme teklifi almadığı için İngiliz tabloid basını ona "Bekleyen Katie" adını takmıştı. Hatta Meghan Markle, Winfrey röportajında bu konuyu gündeme getirip büyük tepki çekmişti. Fakat "Kate'in acıları" bu kadarla kalmadı. Diğer yandan gelecekte ülkenin tahtına oturacak olan Prens William'ın kiminle flört ettiği de basının kayıtsız kalacağı bir konu değildi.
KAR TATİLİNDE KAÇAMADILAR
Kate ile William ilişkilerini çok uzun süre gözlerden uzak tutsa da sonunda yakalandılar. Ve o andan sonra da basın peşlerini hiç bırakmadı. Prens William, 2000'lerin başında üniversitede tanıştığı Kate Middleton ile romantik bir ilişki yaşamaya başladığında bu durumu bir yıla yakın bir süre gözlerden uzak bir şekilde sürdürdü. Aslında bu onun gibi biri için büyük bir başarıydı. Ama sonra Middleton ile birlikte gittiği İsviçre tatilinde genç aşıklar yan yana görüntülendi. Göz önünde olmaya doğduğundan beri alışık olan William için pek bir şey değişmese de Kate Middleton için özel hayat diye bir şey kalmadı.Kate ile William'ın, 2005'te Kloster, İsviçre'de yaptıkları kayak tatili sırasında çekilen o fotoğrafları, özellikle de Middleton ailesi için 2011'deki düğüne kadar süren bir tür kabusun da başlangıcı oldu. Özellikle de magazin basını, "mavi kanlı" olmayan Kate Middleton'ı kelimenin tam anlamıyla "didik didik" etti uzun bir süre. Sokakta yürüyemez hale geldiği zamanlar oldu. Gece gezmelerinde "ters açılardan" çekilen fotoğrafları sayfa sayfa yayınlandı.
AİLESİNDE NE KADAR SORUNLU ÜYE VARSA ORTAYA ÇIKARILDI: Magazin basını sadece Kate Middleton ile değil ailesiyle de ilgilenmeye başladı süreç içinde. Ailenin sorunlu üyeleri arandı ve elbette birkaç kişi de bulundu. Bunlardan biri de Middleton'ın dayısı Gary Goldsmith oldu. Varlıklı bir iş insanı olan Goldsmith'in adı karısına şiddet uygulamak ve uyuşturucu satmak da dahil birçok olumsuz haberle gündeme geldi. Her ne kadar basın evlendikten sonra Middleton'a daha ılımlı davransa da dayısı hala zaman zaman bu tür olumsuz haberlerle gazete sayfalarında yer alıyor.
'KIZINI BİR PRENSLE EVLENMESİ İÇİN YETİŞİRDİ'
Kate Middleton ile Prens William'ın ilişkisi ilk ortaya çıktığı dönemde annesi Carole'ın kızını "bir prensle evlenmesi için" yönlendirdiği iddiaları da basında yer aldı. Hatta Middleton'ın okuduğu üniversiteyi değiştirip William'ın eğitim gördüğü St Andrews Üniversitesi'ne gitmesi de bu planın bir parçası olarak yorumlandı.
ARTIK BASIN ESKİSİ KADAR ÜSTÜNE GİTMİYOR: Artık bir prenses olan Kate Middleton, bugün otokontrolü, zor durumlar karşısındaki sakin tavırları, yüzündeki gülümsemesi ve ölçülü giyimiyle kendisine yönelen eleştirileri büyük ölçüde "savuşturmuş" durumda. Basın da ağırlıklı olarak konumu gereği onunla ilgili çok fazla olumsuz eleştiriler yapmıyor.
BİR DE DAMATLAR VAR
Bunlar İngiliz kraliyet ailesinin modern çağlardaki gelinleri. Bir de ailenin kamuoyu tarafından ilgi çeken damatları var. Bunlar arasında en çok dikkat çekeni Kraliçe'nin tek kızı Anne'in damadı Mike Tindall. Kraliçe'nin torunu Zara Tindall ile evli olan Mike, eski bir rugby oyuncusu. Bir yandan aileye olan uyumu diğer yandan topladığı sempati ile çok sevilen bir üye Mike Tindall... Zara ile evliliğinden üç tane çocuğu bulunan Mike son olarak I'm a Celebrity adlı reality şov ile gündemdeydi.
TEKNE SEFASI BAŞINI DERDE SOKTU
Prens Andrew ile eski eşi Sarah'nın kızı Prenses Eugeni'nin eşi Jack Brooksbank ise ailenin bir başka damadı. Önceleri kendi halihde işinde gücünde bir adam olarak bilinen Brooksbank, geçen yıl İtalya'da çıktığı bir iş gezisi sırasında mankenlerle tekne sefasında görüntülendi ve ona olan yaklaşım değişti. Her ne kadar kayınvalidesi bile onu savunsa da 'karısını küçük çocuğuyla evde bırakan sorumsuz koca" imajını birçok kişinin hafızasından silemedi. Belki sıradan bir kadınla evli olsa durum böyle olmayacaktı ama karısı İngiliz kraliyet ailesine mensup olunca Brooksbank'ın işi bu açıdan kola olmadı.
TIPKI KATE GİBİ ÖLÇÜLÜ
Aileye son dönemde katılan bir başka damat ise Eugenie'nin ablası Beatrice'in kocası Edoardo Mapelli Mozzi. Beatrice ile evliliğinden Sienna adlı bir kız babası olan Mapelli Mozzi'nin eski ilişkisinden bir de oğlu bulunuyor. İtalyan kökenli ailesinden dolayı "kont" unvanı bulunan Edoardo Mapelli Mozzi'nin en çok dikkat çeken özelliği yakışıklılığı. Bu bir yana onun halm tarafından sevilmesinin başka bir nedeni de sürdürdüğü sakin yaşam. Adı herhangi bir skandala karışmadı şimdiye kadar. Aile içinde ya da katıldığı etkinliklerde uyumlu tavırları, kibarlığı ve güler yüzüyle dikkat çekiyor. Bu özellikleriyle de "Kate Meddleton'ın erkek versiyonu" olarak nitelendiriliyor.
FOTOĞRAFLAR: AVALON, ALAMY, MEGA NEWS AGENCY