Güncelleme Tarihi:
SADECE BOYNU BÜKÜK PRENSES DEĞİL BİR MODA İKONUYDU
Eğer 36 yaşındayken aniden hayata veda etmeseydi, bugün insanların ona ve yaşadıklarına bakışı nasıl olurdu bilinmez ama milyonlarca kişinin hafızasında Diana bu şekilde kaldı.
Tabii ki sadece bu değil. Başka bir açıdan bakıldığında farklı özellikleri de vardı Diana'nın. Ki bunlar hala geçerli. Kısaca söylemek gerekirse Diana, yaşadığı dönemde bir moda ikonuydu.
Diana'nın hiç unutulmayan, moda tarihine yön veren bu siyah mini elbisesi. Hala ailesinden hiç kimsenin hatta gelinlerinin bile benzerini giyemediği bu elbise "intikam elbisesi" olarak biliniyor.
Kimsenin kolay cesaret edemediği renk ve modellerde kıyafetler giyerdi. Bazen değerli taşlarla süslü kolyeleri alnına bant olarak takar, kimi zaman kısacık şortlarıyla halkın arasına karışır, bazen de günümüzde birçok aile üyesinin cesaret bile edemeyeceği kadar derin dekoltelerle kamera karşısına çıkardı.
MİLYONLARCA KADIN ONU TAKLİT ETTİ
Diana, moda anlamında öyle etkiliydi ki onun en parlak döneminde milyonlarca kadın onun gibi giyinmeye çalışır, saçlarını onun gibi kestirmek için kuaför salonlarının kapısını aşındırırdı.
Kısacası Diana, dünyanın dört bir yanındaki milyonlarca kadının giyim tarzına yön verirdi. Bugün, hiç tanıyamadığı gelinleri Kate Middleton ile Meghan Markle'ın ölümünün üzerinden çeyrek asır geçmiş olmasına rağmen hala onunla kıyaslanması işte bu yüzden.
Hatta birçok moda uzmanına bakarsanız, önlerine serilen bütün olanaklara rağmen Kate'in de Meghan'ın da Diana'nın 80'li ve 90'lı yıllarda sahip olduğu moda vizyonuna yetişebilmesi mümkün görünmüyor.
İKİ OĞLUNUN DA YILDIZ GİBİ PARLAMASINI İSTİYORDU
Bu işin bir yanı. Bir de farklı bir yanı var. Hatırlayanlar bilir... Diana, iki oğlu William ile Harry'nin giyimine de yön veriyordu. Özellikle de halk içine çıktıklarında, iki kardeşin giyim konusunda kendi gölgesinde kalmasını önlemek için elinden geleni yapıyordu.
Kendisi de onlarla uyumlu giyinip çocuklarının da yıldız gibi parlaması için özel bir çaba harcardı.
Diana'nın en çok sevdiği ayrıntı ise o dönemlerde küçük birer çocuk olan William ile Harry'yi, bir örnek yani ikiz gibi giydirmekti. Birbirinin aynısı pantolonlar, gömlekler, kazaklar, ayakkabılar içinde halkın karşısına çıkardı William ile Harry.
Diana da onlarla uyumlu giyindiğinde ortaya çıkan görüntü halkın sempatisini kazanırdı. Bu aynı zamanda Diana'nın iki oğluyla arasındaki yakınlığın da simgesiydi.
'ANNEM BUNU BİZE NASIL YAPABİLDİ?'
Peki o dönemi William ile Harry nasıl hatırlıyor? Elbette son üç yıldır iki kardeş birbirlerinin yüzüne bile bakmak istemiyor ama bir dönem onlar da iki sıradan kardeşti.
Annelerinin kanatları altında, yedikleri içtikleri ayrı gitmediği gibi giysileri bile birbirinin aynıydı. Her ne kadar Harry, olay yaratan Spare (Yedek) adlı kitabında annesinin ölümünden sonra sırf veliaht olduğu için William'a ayrıcalıklı davranıldığını ileri sürse de Diana hayattayken durum öyle değildi görünüşe göre.
Diana'nın iki oğlunun giyimine olan yaklaşımı Diana, Our Mother: Her Life and Legacy adlı belgeselin bir bölümünde de ele alınmıştı. Belgesel çekildiğinde henüz araları bu kadar açılmamış olan iki kardeş de ikiz gibi giyindikleri çocukluk yıllarına dair neler düşünüp hissettiklerini anlatmıştı.
'ESKİ FOTOĞRAFLARA BAKMAK BENİ GÜLDÜRÜYOR'
Prens Harry o belgeselde annesinin, kardeşiyle kendisine giydirdiği kıyafetler hakkında şöyle konuştu: "Annemin bana ve William'a birbirinin aynı tuhaf kıyafetler giydirmekten memnuniyet duyduğunu düşünüyorum. Tuhaf şortlar, parlak ayakkabılar... Eski fotoğraflara bakmak beni güldürüyor. Bazen annemin bize bunu nasıl yapabildiğini düşünüyorum."
Harry zaman geçtikçe William'ın bu, bir örnek giyim konusunda biraz tepki göstermeye başladığını da anlatmıştı o belgeselde. Onun söylediğine göre William "Bu komik.. Ben büyük kardeşim. Neden onunla aynı kıyafeti giymek zorundayım?" diyerek ikiz gibi giyinme olayını sorgulamaya başladı.
Onun bu tavrı Harry'nin de kendi kıyafetleri üzerinde düşünmesine yol açtı. O da bu şekilde giyinen tek kişinin kendisi olamayacağını düşündü. Çünkü tek başına da olsa o kıyafetleri giymek ona da gülünç gelmeye başlamıştı.
WILLIAM, BİR ÖRNEK GİYİNMEKTEN NEFRET EDERDİ
Harry, ailesine dair bütün sırlarının ve hoşlanmadığı ayrıntıları gözler önüne serdiği Spare adlı kitabında bu konuya da değinmişti. Onun yazdığına göre William, kardeşiyle bir örnek giyinmekten nefret ediyordu.
Harry, çocukken başkalarının ne giydiğine çok nadir dikkat ettiğini de yazdı kitabında. Onun belirttiğine göre annesinin kendileri için seçtiği kıyafetler ağabey ile kardeşin, Alice Harikalar Diyarında adlı kitaptaki Tweedledum ve Tweedledee adlı karakterlere benzemesine neden oluyordu.
ARTIK SADECE KIYAFETLERİ DEĞİL, HAYATLARI DA AYRILDI
Elbette köprülerin altından çok sular aktı ve önce anneleri Diana gencecik yaşında bu dünyadan ayrıldı. Ardından da üç yıl önce iki kardeş kendi yollarını ayırdı.
Artık aynı ya da benzer kıyafetleri giymek bir yana aynı ülkede bile yaşamıyorlar. William ülkesinde kalıp, kendisine daha doğmadan önce belirlenen yolda yürümeye hazırlanıyor.
Harry ise karısını ve çocuklarını alıp ABD'de kendine yeni bir hayat kurdu. Sadece zorunlu olduğu dönemlerde kısa süreliğine Londra'ya gidip sonra tekrar karısı ve iki çocuğunun yanına dönüyor.
Diana, kimi zaman çocuklarıyla uyumlu renklerde giyinmeyi severdi. Belirtildiğine göre amacı, William ile Harry'nin kendisinin yanında sönük kalmamasıydı.
Harry'e göre o benzer kıyafetler komikti aslında. Söylediğine göre eski fotoğraflara bakıp çocukluktaki giyim tarzlarını görünce gülüyor.
William büyüdükçe kardeşiyle bir örnek giyinmeyi bıraksa da Diana yine de aralarındaki renk uyumuna dikkat ediyordu.
Kaderin bir cilvesi... O sabah hiç kimse İngiliz kraliyet ailesine mensup veliaht prensin, karısını aldattığı itirafını kulaklarıyla duyacağını bilmiyordu. Ama akşam saatlerinde hiç beklemedikleri o gelişme oldu.
Deneyimli gazeteci Jonathan Dimbley, Prens Charles'a, karısı Diana'yı hiç aldatıp aldatmadığını sordu. Önce "hayır" diye yanıt verdi Charles. Fakat gazetecinin ısrarlı sorusu karşısında "ilişkileri onarılamayacak noktaya gelinceye kadar hiç aldatmadığını" ekledi. Üstelik bu sırada herhangi bir üzüntü ya da pişmanlık belirtisi de göstermiyordu.
HAFIZALARDA 'İNTİKAM ELBİSESİ' OLARAK YER ETTİ
Bu röportajın yayınlanmasından saatler önce Diana da Vogue dergisinin partisine hazırlanıyordu. Kocasının o gece TV ekranlarında ne tür açıklamalar yapacağını ya biliyordu ya da bu konuda sezgilerine güveniyordu. Partiye hazırlanırken beklenmedik bir değişiklik yaptı.
O gece giymeyi planladığı Valentino tasarımı kıyafeti değiştirmek istedi. Bunun yerine dolabında tam üç yıldır hiç giyilmeden duran Christina Stambolian imzalı askısız, mini siyah elbiseyi giydi. Vücudunu sımsıkı saran elbiseyi, turkuaz taşlı inci bir kolye ve yine damla şeklindeki inci küpelerle tamamladı.
Diana ertesi gün bütün gazetelerin manşetlerindeydi. Yani Prens Charles'ın kendisini aldattığını açıkladığı o röportajı bile gölgede bıraktı bu görünümüyle. Basın Diana'nın bu siyah elbisesini "asil ve zarif bir intikam silahı" olarak tanımlamıştı. O siyah elbise o zamandan bu yana da "Diana'nın intikam kıyafeti" olarak biliniyor.