Güncelleme Tarihi:
HİÇBİRİ YENİ DEĞİL
Aynı zamanda bir tür stil ikonu da olan Middleton, hem maç izleyenlerin merakını giderdi hem de ne giyeceğini dört gözle bekleyenlerin. Kimi zaman kıyafet seçimleriyle eleştiri konusu olan Middleton, maç izlemeye gittiğinde daha kısa bir süre önce giydiği mavi üzerine beyaz puantiyeli bir elbise giydi.
AYAKKABILAR DA YENİ DEĞİL
Middleton mavi üzerine beyaz puantiyeli elbisesini yine kısa bir süre önce giydiği arkası açık siyah- beyaz ayakkabılarıyla tamamladı. Kate'in çanta tercihi de beyaz renkten ve daha önce kullandığı bir modelden yanaydı.
ONLARI DA GEÇEN AY GİYDİ
Middleton, Wimbledon'da giydiği ayakkabılarını geçen ay Grenfell Tower'daki yangında ölenleri anma etkinliğine gittiğinde de giymişti.
KAYINVALİDESİNE SELAM GÖNDERDİ
Middleton son zamanlarda sık sık puantiyeli elbise giyiyor. Bunun bir örneğini de Ascott At Yarışları'nda sergiledi. O günkü kıyafetiyle beğeni aldı Düşes. Bunun tek nedeni şıklığı ve kıyafetini güzel taşıması değildi. Bu seçimiyle eşi Prens William'ın annesi Prenses Diana'nın 1980'li yıllardaki bir Ascott görünümüne de "selam göndermiş" oldu.
KATE VE PUANTİYELERİ
Her giydiği olay olan Kate Middleton zaman zaman puantiyeli tercih ediyor. Belki şimdiye kadar bunlar arasında en çok beğenileni Ascot'da giydiği bu elbise oldu. Ama gelin Middleton'ın daha önce giydiği diğer puantiyeli kıyafetleri de bir hatırlayalım.
İŞTE KATE'İN EN BÜYÜK GÜZELLİK SIRRI: Evlenip de İngiliz kraliyet ailesine resmen katılmadan önce pek öyle sayılmazdı ama, Kate Middleton 2011 yılından bu yana dünyanın stil ikonlarından biri. 40 yaşındaki üç çocuk annesi Middleton, kimi zaman "kendini tekrarlayan" giyim tarzı nedeniyle eleştirilse de gittiği her yerde tarzıyla dikkat çekmeyi başarıyor.
UZUN BOYU ZATEN BİR AVANTAJ
uraya kadar tamam... Ama tarzı dünyada milyonlarca kadın tarafından takip edilen, giydiği kıyafetler "yok satan" Cambridge Düşesi'nin, bu bütün dikkatleri üzerine çeken görüntüsünün altındaki sırrı biliyor musunuz? Elbette 1.75 santim boyunun da giydiklerini güzel bir şekilde taşımasında etkisi var ama Kate'in bir başka sırrı var. Bunu da bizzat bu "sırrın mimarı" açıkladı.
'O ANDAN İTİBAREN KESİNLİKLE BİR ŞEYLER DEĞİŞİR'
Rupert Sanderson'ın, İngiliz Daily Mail gazetesi için kaleme aldığı makaleye bakılırsa, Middleton'ın giydiği bu 10 santimlik ayakkabılar "sihir" yaratıyor. Bakın Sanderson bu konudaki fikirlerini nasıl ifade ediyor: " Bir kadın ne zaman 10 santim yüksekliğinde topuklu ayakkabılar giyse, sihirli bir şeyler olur. Silueti aniden değişir. Kafası dikleşir, omuzları genişler ve baldırlarındaki kasları gerginleşir. O andan itibaren kesinlikle ve tam anlamıyla daha uzun boylu görünür. "
'KENDİNDEN EMİN GÖRÜNTÜ'
Rubert Sanderson, bir tasarımcı olarak bir kadının, spor ayakkabılarını çıkarıp yüksek ölçeli stilettolar giydiğinde meydana gelen değişimi izlemeyi sevdiğini de belirtti. "Bir kadın spor ayakkabılarıyla mağazama girip onları yüksek topuklularla değiştirdiği zaman sanki sihirli bir kapıdan geçmiş gibi görünür. Aniden farklı bir şekilde kendinden emin bir görüntü sergiler."
FOTOĞRAFLARDAKİ KUSURSUZ GÖRÜNTÜNÜN SIRRI
Sanderson, bu konuda çarpıcı bir örneğin de Kate Middleton olduğunu sözlerine ekledi. Kate Middleton'ın sık sık kendi tasarımı olan ayakkabıları giydiğini belirten Rupert Sanderson'a göre ayakkabı seçimi Kate'in, toplum karşısında sergilediği rolün bilincinde olduğunun göstergesi. Düşes'in zaten uzun boylu olduğunu belirten Sanderson "Ama yüksek topuklu ayakkabılar giydiğinde komuta eden, ortama hükmeden kişi oluyor. Genellikle de yanında bulunan erkeklerden bile daha uzun boylu görünüyor" diye konuştu. Deneyimli tasarımcıya göre Kate'in, fotoğraflarda kusursuz görünmesinin sırrı da bu.
Fakat Rupert Sanderson'ın göz ardı etmediği başka bir ayrıntı daha var. Özellikle de uzun boylu kadınların böylesine yüksek topuklu ayakkabılar giymekten kaçındığı. Daha çok kadının da yüksek topuklularla rahat edemediği için böyle bir tercih yapmadığı. Covid 19 pandemisi nedeniyle yaşanan kapanmalar sırasında kadınların giyimlerine eskisi kadar özen göstermediğini, daha rahat seçimler yaptığını belirtti Sanderson. Kapanmalar bitip hayat normale döndüğünde o eski pırıltının geri geldiğini de sözlerine ekledi.
YILLAR İÇİNDE ÇOK DEĞİŞTİ
Her ne kadar şimdi bütün dünyanın takip ettiği bir stil ikonu olsa da Kate Middleton, Prens William ile evlenmeden önce hem genç yaşı hem de konumu gereği bugünkünden çok daha farklı ve daha az dikkat çeken bir giyim tarzı benimsemişti. Gelin, sıradan bir ailenin kızıyken İngiliz kraliyet ailesine gelin giden Middleton'ın geçmişten bugüne stil değişimini mercek altına alırken bir yandan da onun ve eşi William'ın hikayesini bir daha hatırlayalım.
Bir zamanlar dünyanın en gözde bekarlarından biriydi İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth'in torunu Prens William. Daha doğduğu günden itibaren hatta doğmadan önce bile dünyada milyonlarca kişi onu çoktan mercek altına almıştı bile. Böylesine ilgi çekici bir anne ve babanın oğlu için üstelik de günün birinde ülkesinin tahtına oturacak olan bir prens için çok da şaşılacak bir durum değil bu.
KRALİYET AİLESİNE RESMEN GİRMEDEN ÖNCE HAYATI PEK KOLAY DEĞİLDİ
Şimdi de aynı ilgiyi hatta daha fazlasını 2011'de evlendiği eşi Kate Middleton görüyor. Bugün bir stil ikonu olarak görülen, güzellik ve formda kalma sırları merak edilen kısacası basının gözdesi olan Middleton bugünlere kolay gelmedi. Hayatının, İngiliz kraliyet ailesinin gelini olmadan önceki bölümü, sanıldığı kadar kusursuz ve "mutlu sonla biten peri masallarındaki gibi" değildi. Özellikle de basın Middleton'ı kelimenin tam anlamıyla "didik didik" etti.
ÖZEL HAYATI HEP MERAK EDİLDİ
Mensup olduğu aile özellikle de annesi Prenses Diana ve babası Prens Charles'ın çalkantılı ilişkisi nedeniyle de hep kameralar önünde büyüdü William. Henüz 15 yaşındayken, ailenin "aykırı" üyesi olarak tanınan annesi Diana'yı kaybetmesi bu ilginin katlanarak artmasına neden oldu. Yıllar geçti, William bir yetişkin oldu. Bu kez de özel hayatı, kiminle sevgili olduğu, kiminle evleneceği merak edildi.
ÜNİVERSİTEDE TANIŞTILAR
Üniversite yıllarında da şimdi evli olduğu Catherine Elizabeth Middleton ya da aldığı tüm unvanlara rağmen hala magazin basını tarafından Kate Middleton olarak anılan eşiyle tanıştı. İki kez ayrılsalar da sonunda birbirleri olmadan yaşayamayacaklarını anladılar ve tekrar bir araya geldiler. Sonunda William, annesinin ünlü yüzüğüyle Kate Middleton'a evlenme teklif etti. Nişanları ilan edildi ve 2011 yılında da evlendiler.
HAYATI EN ÇOK DEĞİŞEN KİŞİ KATE OLDU
Aslına bakılırsa bu hikayede hayatı en çok değişen kişi Kate Middleton oldu. Yıllar boyu William ile ilişki yaşamasına rağmen bir türlü evlenme teklifi almadığı için "Bekleyen Kate" olarak anılan Middleton, sıradan bir ailenin kızı olarak başladığı yaşamını, Prens William ile birlikte sarayda sürdürüyor. Üstelik günün birinde kocası kral olduğunda o da her ne kadar "hükümdar" olamasa da "kraliçe" unvanını taşıyacak. Zaten daha şimdiden hayranları onu "kraliçe" diye anıyor.
'KÖŞEYE SIKIŞTIRDILAR': Böyle bakılınca Kate Middleton'ın hayatı gerçekten de bir peri masalına benziyor. Pekiyi ama gerçekten öyle mi? Tabii ki hiçbir şey göründüğü gibi değil! Gelin hikayenin başına dönelim ve Kate Middleton'ın yani günümüzün güler yüzlü, üç çocuk doğurup yine de incecik kalabilen, her giydiği hemcinsleri tarafından taklit edilen Cambridge Düşesi'nin Prens William ile sevgili olduğu ortaya çıktıktan sonra yaşadıklarına. Özellikle de ilişkinin ilk dönemlerinde basın tarafından nasıl "köşeye sıkıştırıldığını" bir hatırlayalım. Hatta bazı basın organlarının o dönem ile bu dönemde Middleton'a yaklaşımının nasıl değiştiğini bir hatırlayalım.
SOKAKTA YÜRÜYEMİYORDU
Kate ile William'ın, 2005'te Kloster, İsviçre'de yaptıkları kayak tatili sırasında çekilen o fotoğrafları, özellikle de Middleton ailesi için 2011'deki düğüne kadar süren bir tür kabusun da başlangıcı oldu. Özellikle de magazin basını, "mavi kanlı" olmayan Kate Middleton'ı kelimenin tam anlamıyla "didik didik" etti uzun bir süre. Sokakta yürüyemez hale geldiği zamanlar oldu. Gece gezmelerinde "ters açılardan" çekilen fotoğrafları sayfa sayfa yayınlandı. William ile Kate'in ilk birlikte çekilen fotoğraflarında bazı tabloid gazetelerin kullandığı "Sonunda... Wills bir kız buldu" ifadesi bile basının Middleton'a ilk dönemdeki yaklaşımını gözler önüne seriyordu. Elbette bunun gerisi de geldi.
PATLAYAN FLAŞLARDAN ÖNÜNÜ GÖREMEZ HALE GELDİ
Öncelikle Prens William'ın sevgilisi olduğu ortaya çıktıktan sonra paparazziler çevresini sarmadan bir yere adım atamaz oldu. Tam kardeşi Pippa ile birlikte yaşadığı eve girecekken etrafını saran paparazzilerin patlayan flaşlarından "önünü göremez" halde kaçmaya çalıştığı görüntüler Middleton'ın dünya sahnesindeki ilk dönemlerinde hafızalara kazındı. Daha sonra kapanan News of the World gazetesi tarafından cep telefonu tam 155 kez siber saldırıya uğradı. Hem kendisinin hem de kardeşi Pippa'nınbu ilişki sayesinde sınıf atlamaya çalıştığı ileri sürüldü.
Magazin basını sadece Kate Middleton ile değil ailesiyle de ilgilenmeye başladı süreç içinde. Ailenin sorunlu üyeleri arandı ve elbette birkaç kişi de bulundu. Bunlardan biri de Middleton'ın dayısı Gary Goldsmith oldu. Varlıklı bir iş insanı olan Goldsmith'in adı karısına şiddet uygulamak ve uyuşturucu satmak da dahil birçok olumsuz haberle gündeme geldi. Her ne kadar basın evlendikten sonra Middleton'a daha ılımlı davransa da dayısı hala zaman zaman bu tür olumsuz haberlerle gazete sayfalarında yer alıyor.
KIZI PRENS İLE EVLENSİN DİYE OKULUNU DEĞİŞTİRDİ'
Kate Middleton ile Prens William'ın ilişkisi ilk ortaya çıktığı dönemde annesi Carole'ın kızını "bir prensle evlenmesi için" yönlendirdiği iddiaları da basında yer aldı. Hatta Middleton'ın okuduğu üniversiteyi değiştirip William'ın eğitim gördüğü St Andrews Üniversitesi'ne gitmesi de bu planın bir parçası olarak yorumlandı.
'BEKLEYEN KATIE'
Kate Middleton'ın Prens ile ilişkisi ilerlemesine rağmen bir türlü evlilik teklifi almaması nedeniyle basın ona Waity Katie (Bekleyen Kate) adını taktı. Hatta Middleton bir dönem gazete haberlerinde bu isimle anıldı sürekli. Bazı yazarlar ve yorumcular Kate'in hala neden evlenme teklifi almadığını masaya yatıran ve inceleyen yazılar kaleme aldı. 2010 yılında, nişanlarının ilan edilmesinden kısa bir süre önce bir magazin gazetesi "Kate partilere katılmayı bıraktı, eğitimini tamamladı, neden hala evlenme teklifi almıyor?" diye merak edip bu konuyu ele alan bir makale bile yazdı.
EVLENDİLER AMA BASINDAN "ÇEKTİĞİ" BİTMEDİ
Çift, 2011 yılında tüm dünyanın izlediği bir törenle evlendi. Bu düğünün böylesine ilgi çekmesinin önemli nedenlerinden biri Prens'in yani tahtın iki numaralı varisinin kendisi gibi "mavi kanlı" biriyle değil halktan bir kızla evlenmesiydi. Uzun süre çalkantılı bir ilişki yaşayan çift sonunda "muradına" ermişti. Bu yüzden bu evlilik o süreçte "Külkedisi masalı" olarak anıldı. Fakat Middleton'ın "basından çektiği" bu düğünle sona ermedi.
ÜSTSÜZ GÖRÜNTÜLEMEK PAHALIYA PATLADI
Düğünden bir yıl sonra Prens William ile Kate Middleton, çıktıkları Fransa tatilinde de paparazzilerin takibinde kaldı. Bir dostlarının yazlık malikanesinin balkonunda kocasıyla üstsüz bir şekilde güneşlenen Middleton, Closer dergisi tarafından görüntülendi. Ama bunun bedeli ağır oldu. Dava açıldı ve dergi, özel hayatın gizliliğini ihlal ettiği için 45 Bin Euro para cezası aldı. Kate'i üstsüz görüntüleyen paparazziler Cyril Moreau ve Dominique Jacoviedes'e de 10'ar bin Euro para cezası verildi.
Prens William önce eşinin üstsüz fotoğraflarının yayınlanmasının “şoke edici” olduğunu ifade ederken, bunu annesi Lady Diana’nın yaşadıklarına benzer bir taciz olarak gördüğünü belirtti. Lady Diana 1997 yılında, Paris’te sevgilisi ile birlikte olduğu aracın paparazziler tarafından kovalanması sonucu yaşanan trafik kazasında yaşamını yitirmişti.
2018 YILINDAN BU YANA OLUMSUZ HABERLER YOK DENECEK KADAR AZALDI
Aslında 2018 yılından bu yana Prens William başta olmak üzere kraliyet ailesinin girişimleriyle Kate Middleton hakkında basında olumsuz haber neredeyse hiç çıkmıyor.
MEGHAN'I YERİP KATE'İ YÜCELTTİLER
Bu haberlerde Meghan "bir düşes nasıl olmamalı" Kate ise "bir düşes nasıl olmalı" konusunda örnek gösterildi. Sonuç olarak Harry de ayrılık kararının bir gerekçesi olarak karısı hakkındaki bu kötü haberleri göstermişti. Karısının da annesi Diana'nın kaderini paylaşmasını istemediğini ve onu korumayı amaçladığını belirtmişti.