CHP'nin 38. Olağan Kurultayı'na ilişkin soruşturma: 3 kritik ismin ifadesi ortaya çıktı
Güncelleme Tarihi:
İstanbul'da suç örgütüne yönelik soruşturma kapsamında tutuklanan ve görevinden uzaklaştırılan Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, eski İstanbul Planlama Ajansı Başkanı Buğra Gökçe ile Servet Yıldırım "şüpheli", M.A.B. ise "tanık" sıfatıyla ifade verdi. Akpolat hakkındaki tüm iddiaları reddetti ve "Ne bu kurultayda ne önceki kurultaylarda ne de büyüklerimizin bize aktardığı parti hafızasında mevki makam teklifleri ile delegenin özgür iradesini sakatlayan herhangi bir duruma hiç rastlamadım." ifadelerini kullandı.
CHP'nin 4-5 Kasım 2023'te yapılan 38. Olağan Kurultayı'nda "kurultay günü para karşılığı oy kullandırıldığı" iddialarına ilişkin soruşturmada, görevinden uzaklaştırılan Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, eski İstanbul Planlama Ajansı Başkanı Buğra Gökçe ve Servet Yıldırım "şüpheli", M.A.B. ise "tanık" sıfatıyla ifade verdi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturmada, savcıya tanık sıfatıyla ifade veren M.A.B, İstanbul'da emlakçılıkla uğraştığını, 2021'de Ataşehir'de bir okulun tadilatını yaptığını anlattı.
Okulun dışındaki kafeteryayı o dönem Ataşehir Belediye Başkanı olan Battal İlgezdi'nin yeğeni Hasan Hüseyin İlgezdi ve eşinin çalıştırdığını belirten M.A.B, okulun tadilat işlerini yaptığı dönemde söz konusu kişilerle aralarında samimiyet oluştuğunu söyledi. M.A.B, "Ben Malatyalıyım, bu kişiler de Malatyalı. Bu kafede kurultay sırasında CHP'liler gelip toplantılar yapıyordu, ben de bu toplantılara katılıyordum. Battal İlgezdi ile de bu toplantılarda tanışıp samimi oldum." ifadelerini kullandı.
M.A.B, 5-6 Kasım 2023'te kafede Battal İlgezdi'nin "Kurultayda dağıtılan paraların kaynağı ile ilgili evraklar burada, şayet beni aday göstermezlerse ben bunu kullanacağım" dediğini ve evrakları Hasan Hüseyin İlgezdi'ye teslim ettiğini aktardı.
Tanık M.A.B, şunları kaydetti:
"Hasan Hüseyin İlgezdi'nin küçük kızını okula bırakıp alırdım. Evine de girip çıkardım, evinin anahtarı da bende mevcuttu. Kendileriyle çok yakın görüşür, evlerine sık sık girip çıkardım. Ben, bu kişilerin evinden bahsettiğim Ekrem İmamoğlu'nun ve Özgür Özel'in imzası bulunan 1 sayfadan ibaret belgeyi çaldım. Bu belgede ABD'de firari bulunan bir FETÖ'cü tarafından gönderilen ve İstanbul Laleli'de bulunan döviz bürolarından alınan paraların kurultay ve parti mitinglerinde kullanılmak üzere teslim alındığı şeklinde bir içerik vardı. Ayrıca 'daha özgür ve daha adil bir Türkiye için kullanılacağı' şeklinde ifadeler vardı. Ben bu evrakı alınca bir poşet dosya içerisine koyup muhafaza ettim. Benim üzerinde parmak izim çıkmasın diye tedbir aldım."
"40 YA DA 50 MİLYON DOLARDAN BAHSEDİLİYORDU"
Söz konusu evrakı İstanbul Ataşehir'de bir kafenin sahibi Ayhan T. isimli kişiye teslim ettiğini öne süren M.A.B, daha sonra evrakı resmi yerlere teslim etmesinin kendisinden rica edildiğini söyledi.
Hasan Hüseyin İlgezdi'nin evrakın evinden çalındığını anlayınca kendisine düşman olduğunu iddia eden M.A.B, şunları anlattı:
"Ayhan T'ye denk geldikçe, gördükçe belgeyi ne yaptığını sordum. Kendisi de bana 'Devlette yetkili bir amire bu belgeyi verdim' dedi. Ben de kendisine "Ayhan Bey bu belgenin başına bir şey gelmesin, bu yetkili kişi kim diye sordum.' Bana isim vermedi, ancak beni bir gün telefon ile arayarak 'belgeyi verdiği amirin yanında olduğunu, bana yanlarına gitmem halinde kendisiyle görüştürebileceğini' söyledi. Bu belgenin içeriğinde 40 ya da 50 milyon dolar bir paradan bahsediliyordu. Aradan zaman geçtiği için ve belgede yanımda bulunmadığından dolayı ayrıntıları hatırlamıyorum. Ben Ayhan T'nin bu belgeyi muhafaza ettiğini düşünüyorum. Ben CHP üyesi değilim. Kimse ile bir husumetim yoktur. Ben kamuoyunun bilgilenmesi amacı ile bildiğim ve gördüğümü anlattım."
ŞÜPHELİ İFADELERİ
İstanbul'da suç örgütüne yönelik soruşturma kapsamında tutuklanan ve görevinden uzaklaştırılan Beşiktaş Belediye Başkanı şüpheli Rıza Akpolat da gençlik kolları yöneticiliği, ilçe yöneticiliği, 5 yıl Bahçelievler ilçe Başkanlığı, 2 yıl il başkan vekilliği ve 6 yıldır da Beşiktaş Belediye Başkanı olarak görev yaptığını belirtti.
Ankara'da yapılan 38. Olağan Kurultay sırasında bir kısım parti temsilcilerine menfaat temin edilmesi karşılığında oy kullandırılması iddialarıyla ilgili bir şey bilmediğini savunan Akpolat, "Aktif olarak uzun zamandır siyaset yapmaktayım. Bu görev sürem boyunca birçok kurultaya, kurultay delegesi olarak katıldım. Ne bu kurultayda ne önceki kurultaylarda ne de büyüklerimizin bize aktardığı parti hafızasında mevki makam teklifleri ile delegenin özgür iradesini sakatlayan herhangi bir duruma hiç rastlamadım." ifadelerini kullandı.
Hakkındaki CHP Genel Başkanı Özgür Özel'e oy vermeleri karşılığında delegelerle pazarlık yaptığına dair tanık beyanını reddeden Akpolat, tanıkları tanımadığını, iddiaların asılsız olduğunu söyledi.
" HERHANGİ BİRİSİYLE GÖRÜŞME TALEBİM OLMADI"
Eski İstanbul Planlama Ajansı Başkanı şüpheli Buğra Gökçe de 1996'dan 2023'e kadar kamu görevi yaptığını, memuriyetten istifa ettikten sonra CHP'ye üye olduğunu anlattı.
Tanık beyanlarının gerçeği yansıtmadığını öne süren Gökçe, "Kurultay sürecinde, Ekrem İmamoğlu dahil, herhangi birisiyle görüşme talebim olmamıştır. Çünkü CHP delege siyasetinin herhangi bir yerinde görev ve sorumluluk sahibi değilim. Bahse konu isimleri ve aracıları söylenen hiçbir ismi tanımıyorum." dedi.
Şüpheli Servet Yıldırım da iş insanı Hüseyin Köksal'ın 13 yıldır makam şoförlüğünü yaptığını, Köksal'ın sahibi olduğu şirkette genel müdür yardımcısı olarak göründüğünü ancak fiilen şoförlük yaptığını beyan etti.
"Ankara'da yapılan 38. Olağan Kurultayı öncesi veya sonrasında herhangi bir yakınının İBB'de işe girip girmediğine" ilişkin soruya Yıldırım, "Kardeşim İspark'ta çalışmaktadır. Kendisi işe girmek için başvuruda bulundu, yaklaşık 2 yıl kadar bekledi. Daha sonra 2019 ya da 2020 yılında işe girdiğini hatırlıyorum. Başka bir yakınım belediye ya da iştiraklerinde çalışmamaktadır." yanıtını verdi.
Yıldırım, hakkında kurultaydan önce İstanbul Laleli'de bulunan döviz bürosundan aldığı parayı Ankara'da bulunan delegelere dağıtmak üzere götürdüğüne dair tanık beyanının da gerçeği yansıtmadığını savundu.
