Yapay zekâya ilişkin bazı tespitler ve eğitimdeki olası yansımaları

Güncelleme Tarihi:

Yapay zekâya ilişkin bazı tespitler ve eğitimdeki olası yansımaları
Oluşturulma Tarihi: Haziran 02, 2025 10:12

Yapay zekâ, kavramı ilk ortaya çıktığı 1950’li yıllardan itibaren önemli bir teknoloji olgusu oldu. 1940’lı yıllarda McCulloch ve Pitts’in yapay sinir ağı, Hebb’in öğrenme algoritması ile başlayan ve 1950’li yıllarda Turing ve Samuel’in makine zekâsı ve makine öğrenmesiyle devam eden içerisinde bulanık mantık, uzman sistemler, sibernetik düşünce, makine öğrenmesi, derin öğrenme gibi birçok teoriyi barındıran bir yüksek teknoloji’dir.

Haberin Devamı

Yapay zeka, adından da anlaşılacağı gibi bir düşünce ürünüdür ve bilim insanları tarafından çalışılan bir teknoloji. Yapay zekâ teknolojisi, günümüz dünyasını olağanüstü bir biçimde etkiliyor. Bu etkilere ilişkin birkaç tespit yapacak olursak;

YAAY ZEKA HIZDIR
1- Yapay zeka, öncelikli bir teknolojidir. Yani kalem, kağıt, barut, hesap makinesi gibi bir teknoloji.
2- Yapay zeka hız’dır. Yani normal olarak yapılanı daha hızlı, daha da hızlı ve en hızlı gibi aşamalardan geçerek ortaya çıkmasını sağlar.
3- Yapay zeka, bir değişimdir. Yani hem düşünce de hem de uygulamada önceden yapılanların dışında yapılabilmesini sağlar.
4- Yapay zeka bir çeşitliliktir. Yani olabilecek olanın tek bir yol ve yöntemin dışında başka yol ve yöntemleri olduğunu gösterir.
5- Yapay zeka bir açık bilgiler yumağıdır. Yani herkes tarafından bilinen, ulaşılan ve erişilen her türlü bilgi (bilişsel, duyuşsal, psikomotor) içerisinde döner. Kapalı, şifreli veya erişilemeyen bilgilere ulaşılamaz.
6- Yapay zeka, insan ürünüdür. Yani her yaş, millet, din, dil ve ırk vs. iyi veya kötü, bilinçli veya bilinçsiz insanlar tarafından ortaya çıkarılabilir.

Haberin Devamı

Bu tespit ve özellikleri daha da artırabiliriz. Bu bağlamda yapay zekâya ilişkin; yapay zekâyı seviyoruz, yapay zekâyı bağımlıyız, yapay zekâdan sınırsızca yararlanıyoruz gibi birçok tespitlerde de bulunabiliriz.
Şimdi kısaca açıklamaya ve bazı tespitlerde bulunmaya çalıştığımız yapay zekânın eğitime yansımalarını değerlendirebiliriz.

YAPAY ZEKA ÖĞRETMENİN YERİNİ ALMAYACAK
Bütün sektör ve alanları etkileyen yapay zekâ, doğal olarak eğitim alanını da etkilemiş ve olası doğurguları olacaktır. Bunları şöyle sıralayabiliriz:
1- Yapay zekâ, öğretmen için önemli bir yardımcı ve destek oldu. Ancak öğretmenin yerini alması olası değildir. Öğretmen, her zaman olacaktır. Yapay zekâ da öğretmene kolaylık ve hız katacaktır. Farklı modellemelerle uygulama ve etkinlikler içerebilecek.
2- Öğrenme, yapay zekâ ile zenginleşmiştir. Sınıfta öğrenmeyen birçok öğrenci için öğrenme fırsatı sağladı. Yapay zekâ ile herkesin öğrenebileceği bir durum oluşturdu.
3- Öğretmen için yapay zekâ bir kolaylaştırıcıdır. Öğrenme öğretme faaliyetleri için rahat ve kolay birçok seçenek bulunmaktadır. Örneğin, sınıfta bir etkinlik yapılacak olsa öğrenme nesnelerinden veya nesne ambarlarından kolayca yararlanabiliriz.
4- Yapay zekâ, bütün eğitimcilerin (öğretmen, öğrenci, yönetici, veli vs.) düşüncesini geliştirmektedir. Bütün paydaşlar daha iyi bir öğrenme, daha iyi bir eğitim, daha iyi bir etkinlik için fikirler üretmekte ve alternatifler geliştirir.

Haberin Devamı

İMKANSIZ OLANI BİLE DENEME FIRSATI
5- Yapay zekâ, yer ve zamandan bağımsızlık sağladı. Örneğin, yapay zekâ uygulamaları ile sınıf ortamının dışında yer ve istenilen zamanda öğrenme ve öğretme gerçekleşebilir.
6- Yapay zekâ; mevcut olanı, olabilecek olanı ve imkânsız olanı bile deneme fırsatı vermiştir. Sınıfta, mevcut olan bir deprem senaryosu sergilenebilir, olabilecek olumlu ve olumsuz durumlar oluşturulabilir, imkânsız olan bir deprem senaryosu da tasarlanabilir.
7- Yapay zekâ ile eğitimdeki bütün paydaşların rol ve davranışları değişecektir. Başta öğretmen olmak üzere veli, yönetici, denetçi gibi bütün eğitimciler düşüncede, yöntemde, etkinlik ve değerlendirme gibi birçok faaliyetlerde değişerek yeni normal, yeni kriter, yeni anlayış ve yeni değerler gösterebilecektir.
8- Yapay zekâ önemli bir paydaş olacaktır. Öğrenciler için sınıf arkadaşlarının yanında yapay zekâ (her türlü düşünce ve uygulamalar) vazgeçilmez bir arkadaş olacaktır. Bu yeni arkadaşla bütün eğitim camiası tanışacak ve yola devam edecektir.

Haberin Devamı

Yukarıda sıralanmaya çalışılan tespit ve örneklerin ötesinde yapay zekânın eğitime ilişkin olası yansımalarını çoğaltmak doğal olarak mümkündür. Yapay zekânın eğitime yansımalarında olumlu yönleri olacağı gibi olumsuz yönleri de olacağı unutulmamalıdır. Yapay zekanın optimal ve rasyonel bir anlayışla düşünülüp uygulanması ve bu doğrultuda karar verilmesi önemli olacaktır. Sonuç olarak burada yapay zekâyı, hiç önemsememek veya bütün sorunları çözebilecek sihirli bir değnek olarak görmemek gerekir.

PROF. DR. HALÜK ÜNSAL KİMDİR?
Gazi Üniversitesi, Gazi Eğitim Fakültesi, Eğitim Bilimleri Bölümü, Eğitim Programları ve Öğretim Ana Bilim Dalında öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır. Eğitim bilimleri alanındaki bazı ulusal ve uluslararası dergilerde makaleleri, iki kitabı, bazı kitap editörlüğü, kitap bölüm yazarlığı, ulusal ve uluslararası kongrelerde çeşitli konularda bildiriler ve çeşitli alanlarda bilimsel çalışmalar yaptı. Çalışma konuları; harmanlanmış öğrenme, öğretmen yetiştirme, eğitimde yeni yaklaşımlar, bütünleştirilmiş eğitim programı ve eğitimde program geliştirme alanlarının kesiştiği yerdir.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!