7. Sınıf İngilizce Sport Equipments (Spor Ekipmanları) konu anlatımı

Güncelleme Tarihi:

7. Sınıf İngilizce Sport Equipments (Spor Ekipmanları) konu anlatımı
Oluşturulma Tarihi: Ocak 07, 2021 03:03

İngilizcede Dambıll, pilates topu ve koşu bandı gibi ekipmanlara ''Sport Equipments'' adı verilir. ''Fitness'' kelimesi ''Formda olmak'' - ''Body Building'' ise ''Vücut Geliştirme'' demektir. 7. sınıfta okuyan öğrenciler için İngilizce Sport Equipments (Spor Ekipmanları) konusunu örnek kelimeler ve cümlelerle anlattık.

Haberin Devamı

Yapılan sporlar Yüksek Tempolu - Fast Paced ve Düşük Tempolu - Slow Paced olarak ikiye ayrılır. Isınma hareketleri demek içinse ''Free exercise'' ya da ''Warm up exercise'' kelimelerinden birini kullanabiliriz.

 1- Spor Ekipmanları ve İngilizce Karşılıkları

 Dambıl - Dumbbell

 Atlama ipi - Skipping rope

 Halter - Weights ya da Barbell

 Not: İngilizcede ''Weights'' sözcüğü tüm ağırlıklar için de kullanılır. ''Lift Weights'' ise ''Ağırlık Kaldırmak'' anlamına gelir.

 Koşu Bandı - Railway Power ya da Treadmill

 Pilates Topu - Pilates Ball

 Eliptik Bisiklet - Elliptical training ya da Cross training

 Trambolin - Trampoline ya da kısaca Tramp

 Kürek çekme makinesi - Seated row machine

 Fitness eldiveni - Fitness glove

 Dağ bisikleti - Mountain bike ya da All terrain bike

 Mekik sehpası - Shuttle Stand

Haberin Devamı

 Pilates çemberi - Pilates circle

 Kum torbası - Sand mag ya da Punching ball

 Bel kemeri - Waist belt ya da Waist harness

 Kondisyon bisikleti - Stationary training

 Örnek Cümleler -

 1.A - These weights are too much for you.

 Bu ağırlıklar sana fazla gelir.

 1.B - I ran on the treadmill for 20 minutes.

 Koşu bandında 20 dakika boyunca koştum.

 1.C - We bought new cross trainings for the gym.

 Spor salonuna yeni bisikletler (eliptik) aldık.

 1.D - My sister works half an hour every day with her pilates ball.

 Ablam pilates topu ile her gün yarım saat çalışıyor.

 1.E - Exercising on the trampoline is great fun.

 Trambolin üzerinde egzersiz yapmak çok eğlenceli.

 1.F - His arms got stronger as he worked with seated row machine every day.

 Her gün kürek çekme makinesiyle çalıştığı için kolları güçlendi.

 1.G - You must wear your gloves at the gym.

 Spor salonunda eldivenlerini mutlaka takmalısın.

 1.H - Koray has been saving money for a long time to buy a new mountain bike.

 Koray yeni bir dağ bisikleti almak için uzun bir süredir para biriktiriyor.

 1.I - Every day, he works on the shuttle bench to get in shape.

 Forma girmek için her gün mekik sehpasında çalışıyor.

 1.J - Boxers have been training with a punching bag for minutes.

Haberin Devamı

 Boksörler dakikalardır kum torbasıyla antrenman yapıyor / çalışıyor. 

 2- Spor Türleri ve İngilizce Karşılıkları

 Yüzmek - Swim

 Tempolu yürümek - Brisk walking

 Ormanda Koşmak - Running in the forrest

 Şınav çekmek - Press up ya da Push up

 Mekik çekmek - Do sit ups

 Bisiklet sürmek - Ride a biscyle

 Futbol oynamak - Play football

 Jimnastik - Gymnastics

 Aeorobik - Aerobic

 Örnek Cümleler -

 1.A - I do 100 push-ups every day.

 Her gün 100 tane şınav çekiyorum.

 1.B - My friend is helping me take a shuttle.

 Arkadaşım mekik çekmeme yardım ediyor.

 1.C - To improve your leg muscles, you have to ride a bike.

 Bacak kaslarını geliştirmek için bisiklet sürmelisin.

Haberin Devamı

 1.D - People now prefer to do pilates rather than gymnastics.

 İnsanlar artık jimnastik yapmayı değil pilates yapmayı tercih ediyor.

 1.E - In the 80s, aerobic was very fashionable.

 80'li yıllarda aerobic çok modaydı.

 

BAKMADAN GEÇME!