Güncelleme Tarihi:
Zelenski, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, başkent Kiev'de düzenlenen iftar programına katıldığını aktardı.
İftar programına, Ukrayna'da temaslarda bulunan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ile Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Kırım Tatarları'nın milli lideri Mustafa Abdulcemil Kırımoğlu, Ukrayna'nın Yeniden İnşasından Sorumlu Başbakan Yardımcısı ve Topluluklar ve Bölgeleri Geliştirme Bakanı Oleksiy Kuleba, Ukrayna Tarım Politikaları ve Gıda Bakanı Vitaliy Koval ve diğer yetkililer katıldı.
Zelenski, programda yaptığı konuşmada, Ukrayna'da iftar geleneğini sürdürdüklerini belirterek, "Bu, ramazan ayını kutlayan tüm halkımıza, Ukrayna Müslüman toplumuna olan saygı ve şükran geleneğimizin bir parçasıdır." dedi.
Bu yıl ramazan ayında, Suudi Arabistan'da ABD ve Ukrayna heyetleri arasında savaşın sona erdirilmesine yönelik görüşmenin yapıldığını hatırlatan Zelenski, şunları kaydetti:
"Böylece, eğer ABD'nin Rusya üzerindeki baskısı yeterli olursa, ramazan ayında barış için güçlü diplomatik adımlar atmaya, savaşı gerçekten sona erdirecek ve güvenliği garanti altına alacak bir plan oluşturmaya başlama fırsatı çıkabilir."
Zelenski, ülkesini destekleyen tüm müttefiklere teşekkür etti.
Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski:
"Putin ateşkesi geciktirmek ve engellemek için şartlar öne sürüyor. Ateşkes anlaşmasını reddetmeye hazırlanıyor ve bunu Trump'a söylemeye çekiniyor."
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna'da geçici ateşkes konusundaki tekliflere katıldıklarını ancak bunun uzun vadeli barışı sağlaması ve krizin çıkmasına neden olan sorunlara çözüm sunması gerektiğini söyledi.
Putin, Belarus Cumhurbaşkanı Aleksandr Lukaşenko ile görüştükten sonra düzenlenen ortak basın toplantısında, bir gazetecinin, ABD'nin Ukrayna'da 30 günlük acil ateşkes teklifi ile ilgili sorusunu cevapladı.
Ukrayna krizinin çözümüyle ilgilendiği için ABD Başkanı Donald Trump'a teşekkür eden Putin, Çin, Hindistan, Brezilya, Güney Afrika'ya da ayrıca minnettar olduğunu aktardı.
Putin, "Ukrayna'da ateşkes konusundaki tekliflere katılıyoruz ancak bunun uzun vadeli barışı sağlaması ve krizin çıkmasına neden olan sorunlara çözüm sunması gerekiyor." dedi.
Sahadaki durum ile ilgili olarak kendisinin dün Kursk bölgesine gittiğini ve buradaki durum ile ilgili bilgi aldığını anımsatan Putin, buranın tamamen Rus ordusunun kontrolü altında olduğunu, bölgenin tamamen izole edildiğini kaydetti. Putin, gelecekte fiziki olarak bölge kapandığında Ukrayna askerlerinin buradan çıkamayacağına dikkati çekti.
Putin, Ukrayna'da ateşkesten yana olduklarını ancak ateşkes halinde kontrol ve denetim konularının henüz netleşmediğine işaret ederek, şunları kaydetti:
"Kursk bölgesinde (Ukraynalı askerlerin) sıkışmasıyla ilgili ne yapacağız? Eğer çatışmaları 30 günlüğüne durduracaksak bu ne anlama gelecek? Ukraynalı askerler bu bölgeden çatışma olmadan mı çıkacak? Sivil halka karşı çok sayıda suç işledikten sonra onları oradan serbest şekilde çıkmasına izin mi vereceğiz? Ya da Ukrayna yönetimi, bu askerlere silah bırakma emrini mi verecek? Nasıl olacak bunlar?"
Putin, Rus ordusunun Ukrayna'daki cephenin tüm yönlerinde ilerlediğini belirterek, "Bu 30 gün nasıl kullanılacak? Ukrayna'da zorunlu seferberliğin devam etmesi için mi? Ukrayna’ya silah sevkiyatının sürdürülmesi için mi? Yeni seferber edilen birliklerin eğitim alabilmesi için mi? Kontrol mekanizması nasıl işleyecek? 2 bin kilometrelik çatışma hattında olası ateşkes anlaşmasının nerede ve kimin neyi ihlal ettiği nasıl tespit edilecek? Anlaşmanın ihlalinden kim sorumlu tutulacak? Bunlar ciddi sorular. Her iki tarafın da tüm bu soruları titizlikle incelemesi gerekiyor." şeklinde konuştu.
Bu sorulara cevap bulunması gerektiğini vurgulayan Putin, bu konuda ABD Başkanı Trump'la da telefon görüşmesi yapabileceğini söyleyerek, "Bu meselenin barışçıl yollarla sonlandırılması fikri tarafımızca destekleniyor." ifadesini kullandı.
Rus lider, sahadaki duruma göre çatışmayı sona erdirmek için atılacak sonraki adımları müzakere edeceklerini belirtti.
"UKRAYNA'NIN AMERİKALILARDAN ISRARLA ATEŞKES İSTEMESİ GEREKİYORDU"
ABD'nin Ukrayna ile Suudi Arabistan'ın Cidde kentinde yaptığı görüşmelere de değinen Putin, "Ukrayna tarafının bu görüşmelerde ABD'nin baskısı altında kararlar aldığı gözükse de aslında sahadaki duruma dayanarak Ukraynalıların Amerikalılardan ısrarla ateşkes istemesi gerekiyordu." ifadelerini kullandı.
RUSYA İLE ABD ARASINDAKİ OLASI EKONOMİK İŞBİRLİĞİ
Putin, ABD ile başlayan istişareler doğrultusunda, Batılı şirketlerin Rusya'ya olası dönüşüne ilişkin konuşarak, "Bazı Batılı ortaklarımızın pazarımıza geri dönmesi, onları şirketleri ve bizim şirketlerimiz üzerinde olumlu bir etkiye sahip olabilir." dedi.
Şirketlerin dönüşü hakkında çeşitli istişareler yürüttüklerine işaret eden Putin, "Süreç sakince ve birbirimize saygı, karşılıklı çıkarlara saygı duyarak devam ediyor." diye konuştu.
Putin, Rusya'nın kendisini dış dünyaya kapatmadığını ve kimseyi de ülkeden kovmadığını vurgulayarak, "Dönmek isteyenlere hoş geldin deriz. Ancak Rusya yaşanan gelişmeleri de göz önünde bulunduracak. Eğer bazı sektörler dolduysa yabancı şirketler dönsün diye öncelik tanımayacağız.” dedi.
ABD ile enerji alanında olası işbirliği konusuna değinen Putin, "ABD ve Rusya enerji işbirliği konusunda anlaşırsa, Avrupa için bir doğal gaz boru hattı sağlanabilir ve bu Avrupa'ya fayda sağlayacak çünkü ucuz Rus gazı alacak." ifadesini kullandı.
ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna ile varılan ateşkes anlaşması mutabakatının ardından Rusya'nın da aynı şeyi yapmasını beklediğini belirterek, "(Vladimir) Putin çok ümit verici bir açıklama yaptı, kendisiyle yakın zamanda görüşmeyi ve konuşmayı isterim." dedi.
Trump, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte'yi Beyaz Saray'da ağırlarken, Oval Ofis'te Rusya-Ukrayna gündemini ve diğer dış politika başlıklarını değerlendirdi.
ABD Başkanı Trump, Ukrayna'nın 30 günlük geçici ateşkes konusunda anlaşmaya tamam dediğini hatırlatarak, "Rusya'nın da aynı şeyi yapacağını umuyoruz. Burada tam bir ateşkes söz konusu." sözlerini sarf etti.
Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un bugün Moskova'da ateşkes görüşmeleri yaptığını anımsatan Trump, bu görüşmelerin çok ciddi şekilde yürüdüğünü ve bunlardan umutlu olduğunu vurguladı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, ateşkes anlaşmasıyla ilgili son açıklamalarına değinen Trump, "Putin çok ümit verici bir açıklama yaptı, kendisiyle yakın zamanda görüşmeyi ve konuşmayı isterim. Eğer Rusya anlaşmak istemezse tüm dünya için bu bir hayal kırıklığı olur." diye konuştu.
Rusya'nın elinde tutacağı topraklar konusunda Ukrayna ile görüştüklerini, bu konuda şeffaf olduklarını söyleyen Trump, aralarında bir enerji santralinin de olduğu birçok konu başlığının nihai anlaşma bağlamında ele alındığını belirtti.
Trump, "Bu iş (Rusya-Ukrayna savaşı) uzun süre devam edebilirdi. Biz bir açmazı kırdık. Rusya'nın diğer müttefiklere saldıracağını düşünmüyorum, bunun olmayacağından emin olacağım." ifadesini kullandı.
Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, ABD Başkanı Donald Trump'ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff önderliğindeki ABD'li heyet ile bugün görüşmeyi planladıklarını ancak henüz detay veremeyeceğini açıkladı.
Peskov, "Bazı görüşmeleri gerçekleştirmeyi planlanıyoruz. Dün Kremlin Dış Politika Danışmanı Yuriy Uşakov ve ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz arasında telefon görüşmesi gerçekleşti. Bugün de görüşmeler olacak. Aceleci davranmayacağız. Zamanı geldiğinde gerekli bilgilendirmeleri açıklayacağız" dedi.
Peskov, Rusya lideri Putin'in ABD Özel Temsilcisi Witkoff ile şahsen görüşüp görüşmeyeceğine ilişkin soruyu yanıtsız bıraktı.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, 2014'deki protestolar sırasında şiddeti önleyemediği gerekçesiyle Ukrayna'yı suçlu buldu.
AİHM'in oybirliğiyle kabul ettiği kararda, 2 Mayıs 2014 tarihinde Odessa'da şiddeti önlemek için bekleneni yapmadıkları gerekçesiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ikinci maddesinin ihlal edildiğine karar verdi.
AİHM, Kiev yönetiminin "Onur Devrimi" adıyla anılan protestoların mağdurlarına tazminat ödenmesi hükmüne vardı.
Eski Ukrayna Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç'e karşı düzenlenen protestolar, Yanukoviç yönetiminin Avrupa Birliği (AB) Ortaklık Anlaşması'nı askıya almasıyla başlamıştı.
Ukrayna'daki AB yanlısı protestocular ve futbol taraftarları, AB karşıtı Rusya yanlılarının sığındığı sendika binasını ateşe vermişti. Çıkan yangın nedeniyle 48 kişi hayatını kaybetmiş, 250 kişi yaralanmıştı. Protestoların sonunda, Yanukoviç hükümeti düşmüştü.
Rusya'nın "özel askeri operasyon" adını vererek başlattığı savaşın ardından Ukrayna lideri Zelenski, ülkesinin NATO'ya üye olma sürecinin hızlandırılması istedi. Zelenski, Rusya'nın net şekilde karşı çıktığı Ukrayna'nın NATO'ya üye olması halinde görevi bırakabileceğini söyledi. Ancak eski NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Ukrayna'nın "uzun vadede" katılabileceğini, ancak bunun savaştan sonra olabileceğini belirtti. Putin'in Dış Politika Danışmanı Uşakov, Ukrayna'nın NATO'ya katılmasının söz konusu olmadığını vurguladı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Dış Politika Danışmanı Yuriy Uşakov, Rossiya-1 devlet televizyonuna Rusya ve Ukrayna arasında yapılması planlanan geçici ateşkesi değerlendirdi.
ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz'ın dün kendisini telefonla aradığını belirten Uşakov, ABD tarafına Ukrayna'da geçici ateşkes konusunda varılan mutabakatlara ilişkin Rusya'nın tutumunu aktardığını dile getirdi.
Uşakov, Ukrayna'da önerilen geçici ateşkesin Ukrayna ordusu için geçici bir soluklanmadan başka bir şey olmadığını ifade etti.
Uşakov, "Hedefimiz hala uzun vadeli barışçıl bir çözüm. Meşru çıkarlarımızı dikkate alan barışçıl bir çözüm için çabalıyoruz. Endişelerimiz biliniyor. (Ukrayna'da) Barışçıl eylemleri taklit eden bu tür adımlara kimsenin ihtiyacı yok" değerlendirmesinde bulundu.
ABD'nin bundan sonraki ortak çalışmalarda Rusya'nın tutumunu dikkate alacağını umduğunu belirten Uşakov, "Amerikalılar ve biz, NATO'nun Ukrayna meselesinin çözümü ve Ukrayna'nın geleceği bağlamında tartışılamayacağına inanıyoruz." dedi.
Rusya'nın başkenti Moskova'ya gelen ABD Başkanı Donald Trump'ın Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında gerçekleşmesi muhtemel bir görüşmeye ilişkin soruyu cevaplamayı reddeden Uşakov, ABD tarafıyla, bu tür temasların kapalı kalması konusunda mutabakata varıldığını vurguladı.
Ayrıca Uşakov, Putin'in bugün geçici ateşkes önerisine ilişkin daha somut ve esaslı değerlendirmelerde bulunabileceğini sözlerine ekledi.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Rusya'nın ABD ile Ukrayna krizinin çözülmesi konusunda görüşmeye hazır olduğunu ve temasların bugün başlayacağını söyeldi.
Zaharova, “ABD ile gelecekteki temaslarımızda, ortaya konulan girişimleri görüşmeye hazırız. Bugünden itibaren bu temaslar mümkündür” ifadesini kullandı.
Kremlin tarafından yapılan açıklamada, Rusya'nın Kursk'u geri almak için başlattığı "operasyonun son aşamasına" geçildiği belirtildi.
Rusya Savunma Bakanlığı, Suca'nın yanı sıra Kursk bölgesindeki Malaya Loknya yerleşim yerini de ele geçirdiğini duyurdu. Bakanlık, Kursk bölgesindeki operasyona katılan askerlerin görüntülerini yayınladı.
İngiliz kamu yayıncısı BBC'de yer alan bir analizde, Putin'in Kursk bölgesine gerçekleştirdiği ziyaret değerlendirildi. Putin'in "en kısa sürede Kursk tamamen kurtarılmalı" ifadesi aktarılan analizde, bu ifadenin "Müzakere öncesinde Putin'in, Kursk'ta kesin bir askeri sonuç elde edebilmek için zaman kazanmaya çalışması olabilir" denildi.
Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski'nin "ilhakı kabul etmeyeceğiz" sözlerine yanıt verdi.
Peskov, "Rus anayasasında var. Kırım, Sivastopol, Herson, Donets ve Luhansk Rusya'nın bölgeleridir" ifadesini kullandı.
Peskov ayrıca, "Unutmayalım ki, henüz başlamadılar diyerek müzakereler öncesi Rusya'nın pozisyonunun tartışılmasının "yanlış" olacağını belirtti.
ABD Başkanı Donald Trump'ın Ortadoğu özel temsilcisi Steve Witkoff başkanlığındaki heyetin Rusya'ya ulaştığı bildirildi.
Heyeti taşıyan uçağın, Katar'dan havalandığı ve Moskova'daki Vnukovo-2 havalimanına indiği bildirildi.
Putin'in Kursk bölgesini ziyaretinin ardından bölgedeki en kalabalık nüfusa sahip Suca kasabanın tamamen kurtarıldığı duyuruldu.
Rusya Savunma Bakanlığı, dün kasabanın idare binasına Rus bayrağı çekilen Suca'da ve iki köyde kontrolü tamamen ele geçirdiklerini açıkladı.
Kremlin'den yapılan açıklamada, "Kursk bölgesi yakında özgürlüğüne kavuşturulacaktır" denildi.
Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, "Başkan, Kursk'un en kısa sürede tamamen kurtarılması gerektiğini söyledi. Mümkün olduğunca çok sayıda askerimizin ve vatandaşımızın hayatını kurtarmak için ne kadar zaman gerekiyosa harcayacağız. Kursk bölgesinin en yakın zamanda kurtarılacağına şüphe yok" açıklaması yaptı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 3 yıl sonra ilk kez ziyarette bulunduğu Kursk'ta askeri üniforma giymesi dikkat çekti.
Rusya ve Ukrayna arasındaki müzakere sürecinin ilk aşaması öncesi Putin'in askeri kamuflaj giymesi, "Putin'in kendisini hala mücadele etmesi gerektiği savaşta görmesi" olarak değerlendirildi.
ABD merkezli medya kuruluşu CNN'de yer alan değerlendirmede, "Putin, eski Sovyetler Birliği lideri Joseph Stalin'i rol model olarak görüyor ve Stalin'i askeri üniforma ile görürdük. Puti̇n, bi̇rçok açıdan Stali̇n'i̇n yeniden dünyaya gelmiş hali" ifadesi yer aldı.
Putin daha önce, Rusya-Ukrayna Savaşı'nın başladığı Şubat ayından 5 ay sonra Eylül 2022'de askeri kamuflaj giymişti.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 3 yıl sonra ilk kez Kursk bölgesini ziyaret etti.
Putin ziyaret sırasındaki konuşmasına, Kursk bölgesinde Ukrayna ordusunu püskürten Rus askeri birliklerine ve komutanlarına teşekkür ederek başladı.
Ukrayna askeri birliklerinin en kısa sürede yenilmesi gerektiğini söyleyen Putin, "Kursk bölgesi tamamen kurtarılmalı ve devlet sınırını yeniden eski haline getirmeliyiz. Elbette, gelecekte devlet sınırı boyunca bir güvenlik bölgesi oluşturmayı düşünmeliyiz." dedi.
Kursk bölgesi topraklarında bulunan, burada sivil halka karşı suç işleyen, Rus güvenlik güçlerine karşı çıkan Ukrayna askerlerinin Rus yasalarına göre "terörist" olduğunu belirten Putin, bu kimselere karşı yasal işlemlerin başlatıldığını dile getirdi.
Rusya'nın, Kursk bölgesinde yakalanan esirlere 'terörist' muamelesi yapacağını söyleyen Putin, "Biz bütün insanlara insanca davranıyoruz, bundan sonra da insanca davranmalıyız. Elimize düşen herkese. Aynı zamanda yabancı paralı askerlerin, Savaş Esirlerinin Muamelesine İlişkin 1949 Cenevre Sözleşmesi kapsamına girmediğini de hatırlatmak isterim." ifadesini kullandı.
Son dönemde Kursk bölgesindeki yerleşim yerlerini Ukrayna askerlerinden kurtaran birliklere tekrar teşekkür eden Putin, "Birliklerimizin karşı karşıya olduğu tüm muharebe görevlerinin koşulsuz olarak yerine getirilmesini ve Kursk bölgesi topraklarının yakın gelecekte düşmandan tamamen kurtarılmasını içtenlikle umuyorum." diye konuştu.
Rus istihbaratına yakın bir düşünce kuruluşunun Kremlin için hazırladığı gizli belge ortaya çıktı.
ABD gazetesi The Washington Post (WP) tarafından yayınlanan belgede, Rusya'nın müzakere stratejisinin nasıl şekilleneceği ve taleplerinin neler olacağı yer aldı.
Belgede, Trump’ın 100 günlük barış planı “imkansız” bulunurken, Ukrayna krizinin 2026’dan önce çözülmesi beklenmediği ifade edildi.
Belgede ayrıca, ABD'nin Ukrayna'ya silah sağlamaya devam etmesinin "kesinlikle kabul edilemez" olduğu belirtilirken, Ukrayna’nın kuzeydoğusundaki Rusya sınırında tampon bölge oluşturulması ve Rusya’nın 2014 yılında ilhak ettiği Kırım yakınlarında silahsızlandırılmış bir bölge oluşturulması gerektiği yer aldı.
HABERİN TAMAMI İÇİN TIKLAYIN
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Ukrayna ile Rusya arasında ateşkes sağlanması için Moskova yönetimiyle irtibat kuracağını açıkladı.
Rusların ateşkesi koşulsuz kabul edip etmeyecekleri sorulan Rubio, "Bunu koşulsuz yapmaya hazır olup olmadıklarını bilmek istiyoruz. Onlarla bugün temas kuracağız. Rusları, ateşkesi sağlamaya ve düşmanlıkları sona erdirmeye çağırıyoruz." dedi.
Rubio, savaşmanın çözüm olmadığını, diplomatik yolların denenmesi gerektiğini vurgulayarak, "Ukrayna'nın tüm savaş alanı faaliyetlerini durdurmaya ve savaşın kalıcı sonlanması için müzakere sürecini başlatmaya hazır olduğunu" Rus muhataplarına ileteceğini ifade etti.
Rusya'nın düşmanlıkları durdurmayı reddetme olasılığına ilişkin soruya Rubio, "Cevapları hayır olursa, bu çok talihsiz olur ve niyetlerini açıkça ortaya koyar." yanıtını verdi.
ABD Başkanı Donald Trump, İrlanda Başbakanı Micheal Martin'i Beyaz Saray'da kabulünde basın mensuplarına Rusya-Ukrayna gündemini değerlendirdi.
Trump, Suudi Arabistan'ın Cidde kentinde dün ABD ile Ukrayna heyetleri arasında yapılan ve Ukrayna'nın 30 günlük geçici ateşkes konusunda mutabık kaldığı görüşmelerin başarıyla geçtiğini vurguladı.
Ateşkes görüşmeleri için ABD heyetinin Rusya'ya gittiğini duyuran Trump, "Her iki tarafla da iyi ilişkilerimiz var. Eğer anlaşma yürürlüğe girerse ateşkes olacak. Şimdi her şey Rusya’ya bağlı. Umarım Rusya'dan da ateşkesle dönebiliriz. Eğer bunu başarırsak, bence bu korkunç savaşı durdurmanın yüzde 80 yolu açılmış olur." değerlendirmesi yaptı.
Söz konusu ateşkes anlaşmasını kabul etmesi için Rusya'ya nasıl baskı yapacağı ile ilgili bir soruya yanıt veren Trump, böyle bir duruma gerek kalmasını ummadığını söyledi.
ABD Başkanı, "Umarım buna gerek kalmaz. İstersem Rusya'yı mahvedebilirim. Finansal açıdan Rusya'yı yıkabiliriz ama bunu istemiyorum. Bu Rusya için çok kötü olur. Bunu yapmak istemiyorum çünkü barış istiyorum." diye konuştu.
Trump ayrıca, "Olumlu mesajlar aldım Rusya’dan ancak olumlu mesaj hiçbir şey ifade etmiyor. Ateşkesi kabul etmezlerse bu çok ciddi bir durum. Bu savaş üçüncü Dünya Savaşı’na yol açabilecek bir savaş. Bunun olmasına asla izin vermem." dedi.