Güncelleme Tarihi:
İsrail ordusu, İran'dan füzeler ateşlendiğini duyurarak sığınaklara girilmesi çağrısı yaptı.
İsrail ordusundan yapılan açıklamada, İran'dan yeni bir füze saldırısı düzenlendiği belirtildi.
İran'dan ateşlenen füzeler nedeniyle sığınaklardan ayrılmama çağrısı yapılan açıklamada, ikinci bir duyuruya kadar korunaklı alanlarda kalınması gerektiği ifade edildi.
Hava savunma sistemlerinin füzeleri engellemeye çalıştığı vurgulanan açıklamada, ülkenin pek çok kentinde alarmların devreye girdiği kaydedildi.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA), ABD'nin İran'ın nükleer tesislerine gece düzenlediği saldırıların ardından Fordo dahil tesis dışı radyasyon seviyelerinde herhangi bir artış olmadığını bildirdi.
Ajansın X hesabından yapılan açıklamada "Fordo dahil İran'daki üç tesise düzenlenen saldırıların ardından UAEA, şu ana kadar tesis dışı radyasyon seviyelerinde bir artış bildirilmediğini teyit etmektedir." ifadesi kullanıldı.
Açıklamada, daha fazla bilgi edinildikçe İran'daki durumla ilgili UAEA tarafından daha ileri değerlendirmelerin yapılacağı belirtildi.
ABD dün B-2 uçaklarını Körfez'e yönlendirmişti. Bu gelişme ABD basınında 'İran'a saldırı mı geliyor?' söylemlerine neden olmuştu. İşte sabaha karşı yapılan İran saldırıları da o uçaklarla gerçekleştirildi.
ABD'nin İran'daki nükleer tesislere saldırısının ardından, İran İsrail'e füze fırlattı. Tel Aviv'de patlama sesleri duyuldu.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İran'ın üç nükleer tesisine saldırı düzenlediklerini duyuran ABD Başkanı Donald Trump'a teşekkür etti.
Başbakan Netanyahu, X hesabından, İran'ın nükleer tesislerini vurma kararı alan ABD Başkanı Trump'a görüntülü teşekkür mesajı yayınladı.
Netanyahu, "Tebrikler Başkan Trump. ABD'nin muhteşem ve hakkaniyetli gücüyle İran'ın nükleer tesislerini hedef alma yönündeki cesur kararınız tarihi değiştirecek." ifadesini kullandı.
İsrail'in İran'a başlattığı saldırılarla "şaşırtıcı işler" yaptığını öne süren Netanyahu, ABD'nin, bu gece gerçekleştirdiği saldırıyla gerçekten "eşsiz bir başarıya imza attığını" savundu.
ABD'nin İran'a saldırısının Orta Doğu'yu barışa taşıyacak "tarihi bir dönüm noktası" olduğunu savunan Netanyahu, "Başkan Trump ve ben sık sık güç yoluyla barış deriz. Önce güç gelir, sonra barış gelir. Ve bu gece Başkan Trump ve ABD büyük bir güçle hareket etti." iddiasında bulundu.
"ABD SALDIRISI, İSRAİL İLE TAM KOORDİNASYON İÇİNDE YÜRÜTÜLDÜ"
Başbakan Binyamin Netanyahu, daha sonra, İbranice yayınladığı videolu mesajında da ABD saldırısının İsrail ordusuyla "tam koordinasyon” içinde yürütüldüğünü söyledi.
İran'a saldırının hemen ardından Trump'la telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini belirten Netanyahu, ABD Başkanı'nın kendisini, İsrail ordusunu ve halkını tebrik ettiğini belirtti.
Netanyahu, Trump'ı "İsrail'in harika bir dostu" olarak niteledi.
Trump, İran'da Fordo, Natanz ve İsfahan olmak üzere üç nükleer tesise hava saldırısı düzenlediklerini duyurmuştu.
Ulusal Nükleer Güvenlik Sistemi Merkezinden yapılan açıklamada, ABD'nin İran’daki Fordo, Natanz ve İsfahan olmak üzere üç nükleer tesise uluslararası hukuka aykırı saldırısının ardından nükleer sızıntı ihtimaline karşı tesislerin çevresinde inceleme yapıldığı belirtildi.
Açıklamada, incelemeler sonunda tesislerde radyoaktif sızıntının olmadığının anlaşıldığına işaret edilerek, "Alınan önlemler ve önceki planlama ile radyoaktif madde tespit sistemleri tarafından kaydedilen bilgiler dikkate alındığında, herhangi bir kirlenme belirtisi kaydedilmemiştir.
Bu nedenle, söz konusu tesislerin çevresinde yaşayan sakinler için herhangi bir tehlike bulunmamaktadır." ifadelerine yer verildi.
ABD Havacılık ve Uzay Ajansının (NASA) termal uyduların verilerini derlediği LANCE/FIRMS enformasyon sistemi, İran'ın Fordo, Natanz ve İsfahan'daki nükleer tesislerine düzenlenen saldırıların ardından bu tesislerin üzerinde ısı artışları meydana geldiğini tespit etti.
Termal uydular, saldırıların olduğu saatlerde, Kum şehrinin 30 kilometre kuzeyindeki Fordo nükleer tesisi ile Tahran'ın 220 kilometre güneydoğusundaki Natanz ve 350 kilometre güneydoğusundaki İsfahan nükleer tesislerindeki ısı artışlarını kayda geçirdi.
Yer ve atmosfer gözlem uydularının termal ölçüm enstrümanları, yangınların, sanayi aktivitesinin ve diğer faktörlerin yol açtığı ısı artışlarını tespit edebiliyor. İran'da söz konusu bölgelerde tespit edilen ısı artışlarına bombaların yol açtığı tahmin edilirken, nükleer serpintiden kaynaklanan bir ısınma olup olmadığı henüz bilinmiyor.
İsrail Havalimanları İdaresi'nden yapılan açıklamada, ülke hava sahasının tüm uçuşlara kapatıldığı belirtildi.
Açıklamada, Mısır ve Ürdün üzerinden kara geçişlerinin ise açık tutulduğu aktarıldı.
Ülke basınında yer alan haberlerde, söz konusu kararın ABD Başkanı Donald Trump'ın İran'da Fordo, Natanz ve Isfahan olmak üzere üç nükleer tesise hava saldırısı düzenlediklerini duyurmasının ardından ilave tedbir olarak alındığı bildirildi.
İsrail ordusu da İran'dan olası misillemeye karşı ülke genelinde okulların kapatıldığını, toplantıların yasaklandığını, yalnızca zaruri işletmelerin açık kalmasına izin verileceğini duyurmuştu.
ABD Başkanı Trump, İran’a yönelik saldırının ardından ilk açıklamasını yaptı.
Trump, İran'ın üç ayrı nükleer tesisine gerçekleştirilen saldırının ardından yaptığı basın açıklamasında, "İran'ın kilit nükleer zenginleştirme tesisleri tamamen yok edildi." dedi.
Trump şunları söyledi: Kısa bir süre önce ABD ordusu büyük ve isabetli bir saldırı düzenledi. Fordow, Natanz ve İsfahan nükleer tesislerini herkes duydu. Bu korkunç ve yıkıcı silahları hazırlarken amacımız İran’ın nükleer zenginleştirme kapasitesini ve nükleer tehlikeyi ortadan kaldırmak, bu terör sponsorunun gücünü azaltmaktı. Bugün sizlere saldırıların göz alıcı bir şekilde başarılı olduğunu söylemek istiyorum.
İran'ın nükleer zenginleştirme tesisleri tamamen ortadan kaldırıldı. İran, Orta Doğu'nun zorbası, artık barış yapmak zorunda. Eğer yapmazlarsa gelecek saldırılar daha güçlü olacak. Geçtiğimiz yıllarda İran, ABD'ye ölüm, İsrail'e ölüm dedi. İnsanlarımızı öldürdüler, kollarını bacaklarını kopardılar.
Bunlar onların uzmanlık alanlarıydı. Binlerce insanımızı kaybettik, yüzbinlerce insan Orta Doğu’da ve dünyanın dört bir tarafında İran’ın nefreti sebebiyle hayatını kaybetti.
Uzun bir zaman önce şuna karar verdim: Bunun yaşanmasına izin vermeyeceğim. Netanyahu’ya teşekkür etmek istiyorum, bir ekip olarak çalıştık. Geçmişte hiçbir ekibin çalışamadığı kadar iyi çalıştık. İsrail ordusuna da yaptıkları bu harika iş için tebrik etmek istiyorum.Aynı zamanda ABD ordusuna, dünyanın görülmemiş operasyonunu gerçekleştirdiği için teşekkür ediyorum. Umuyorum bu kapasitede hizmetlerine ihtiyacımız olmaz. Genelkurmay Başkanımıza teşekkür ediyorum, harika bir Genelkurmay Başkanı kendisi. Bu saldırıda yer alan askerlere de teşekkür ediyorum. Ya barış olacak ya da İran için trajedi olacak.
Geçtiğimiz 9 güne şahit oldunuz, daha fazlası olacak. Birçok hedef geride kaldı, bu gece olan en zoru ve en canlanıcısıydı. Barış gelmezse diğer hedeflerin de arkasından gideceğiz ve bunu hızlı ve nitelikli bir şekilde yapacağız. Bunların hepsi dakikalar içerisinde yapılabilir. Bunu başka bir ordu yapamazdı. Tanrı Orta Doğu’yu, İsrail’i ve ABD’yi korusun.”
İran Atom Enerjisi Kurumu, yaptığı açıklamada “Fordow, Natanz ve İsfahan nükleer tesislerimiz düşmanların saldırısına uğradı. Nükleer tesislere yönelik saldırı uluslararası hukukun ihlalidir. Bu saldırının ulusal sanayinin gelişimini durdurmasına izin vermeyeceğiz.” ifadelerini kullandı.
ABD’nin İran nükleer tesislerine saldırısının ardından, olası misillemeye karşı İsrail’de sosyal kısıtlamalara gidildi.
İran, Kum eyaletindeki Fordo Nükleer Tesisi'nin hava saldırısına uğradığını teyit etti. İran’da en kritik nükleer tesisi Fordo’nun bulunduğu Kum kentinden bir Valilik yetkilisi, tesise saldırı düzenlendiğini AA’ya doğruladı. ABD Başkanı Donald Trump, İran’da Fordo, Natanz ve İsfahan olmak üzere üç nükleer tesise hava saldırısı düzenlediklerini duyurmuştu.
CNN Türk ABD Temsilcisi Yunus Paksoy, Trump’ın sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayı şöyle aktardı: "İran'daki Fordow, Natanz ve İsfahan dahil olmak üzere üç nükleer tesise yönelik çok başarılı saldırımızı tamamladık. Tüm uçaklar artık İran hava sahasının dışında. Birincil tesis olan Fordow'a tam bir bomba yükü atıldı. Tüm uçaklar güvenli bir şekilde evlerine doğru yola çıktı. Harika Amerikan Savaşçılarımızı tebrik ederiz. Dünyada bunu yapabilecek başka bir ordu yok. Şimdi barış zamanı. İran'daki Fordo nükleer tesisine tam kapasiteli bir bomba attık. Bu (ABD'nin İran'a saldırısı) ABD, İsrail ve dünya için tarihi bir an"
İran devlet televizyonu, 3 nükleer tesise bombalama yapıldığını duyurdu.
Amerikan Axios haber sitesinin İsrailli bir yetkiliden aldığı bilgiye göre, saldırıda B-2 ağır bombardıman uçakları kullanıldı.
İran, dünkü saldırılarda Tel Aviv ve Hayfa'da 14 stratejik askeri noktanın vurulduğunu iddia etti.
İran Devrim Muhafızları Ordusu Sözcüsü Tuğgeneral Ali Muhammed Nayini, "İşgal altındaki topraklara yönelik 18. dalga roket saldırılarının sonucunda Hayfa ve Tel Aviv'de 14 stratejik askeri nokta başarıyla hedef alındı." dedi.
Nayini, vurulan yerler arasında İsrail Savunma Bakanlığı'na bağlı yapay zeka şirketininin binasıyla Hayfa'nın merkezindeki askeri sanayi yazılım şirketlerinin ofislerinin bulunduğu Yelken Kulesi"nin bu operasyonda uzun menzilli Kadir-F füzesiyle vurulduğunu söyledi.
İsrail ordusu, İran'ın güneyindeki Bender Abbas kentine hava saldırıları düzenlediğini iddia etti.
Ordudan yapılan açıklamada, hava saldırılarında ülkenin güneyindeki liman kenti Bender Abbas'ta bulunan insansız hava aracı (İHA) depolarının hedef alındığı öne sürüldü.
İHA depolarının yanı sıra silah depolarının da vurulduğu belirtildi.
İsrail Ordu Sözcüsü, 1 haftada İran'a ait 950 İHA'yı imha ettiklerini savundu
İsrail Ordu Sözcüsü Effie Defrin de akşam saatlerinde yaptığı basın açıklamasında, bu hafta İran'dan 1000'den fazla İHA fırlatma girişimi olduğunu, bunlardan yalnızca birkaçının İsrail hava sahasına girmeyi başarabildiğini iddia etti.
İran'dan atılan İHA'ların 950 kadarının İsrail'e ulaşmadan düşürüldüğünü savunan Defrin, "Bu eşi, benzeri görülmemiş bir başarı." ifadesini kullandı.
Defrin, İran'ın insansız hava araçlarından sorumlu biriminin komuta zincirini ortadan kaldırmakta olduklarını ileri sürdü.
Ordu Sözcüsü Defrin, İsrail'in hava saldırılarıyla İran ordusuna ait 3 F-14 savaş uçağını imha ettiğini savundu.
İranlı üst düzey bir yetkili, ABD'yi, İsrail'in yanında savaşa girerse Orta Doğu'daki üslerini "ciddi tehlikeye" atacağı konusunda uyardı.
Katar merkezli Al Jazeera televizyonuna konuşan İranlı yetkili, ABD'nin İsrail saldırılarına katılması halinde ortaya çıkacak durumu değerlendirdi.
İranlı yetkili, ABD'nin, İran-İsrail çatışmasına müdahil olmasıyla savaşın bölgesel boyut kazanacağını ve bu durumda ABD'nin Orta Doğu'daki üslerinin ciddi tehlikeye gireceğini öne sürdü.
Savaşın yeni boyuta taşınması halinde İsrail'in Dimona nükleer reaktörünü de hedef alabileceklerini ifade eden yetkili, bölgedeki Amerikan üslerini hedef almanın ise İsrail'in derinliklerini vurmaktan daha kolay olduğunu iddia etti.
İran'ın İsrail hedeflerine yönelik saldırılarının "çok etkili" olduğunu ancak İsrail ordusunun bu bilgiyi gizlediğini aktaran yetkili, İran'ın şu ana kadar kullandıklarından daha gelişmiş füzelere sahip olduğunu ve "şüphesiz onları da kullanacağını" öne sürdü.
İranlı yetkili, Devrim Muhafızları'nın İsrail'in füze stokları hakkında kesin bilgiye sahip olduğunu ve misilleme saldırılarını da İsrail'in füze stoklarını tüketecek şekilde tasarladıklarını dile getirdi.
İsrail ordusu, İran’ın güneybatısına düzenlediği hava saldırılarında askeri hedefleri vurduğunu duyurdu.
İsrail ordusu tarafından yapılan açıklamada, 30 savaş uçağının katıldığı hava saldırılarında balistik füze fırlatıcılarının bulunduğu bir tesisin, radar sahasının ve askeri altyapıya ait bazı noktaların hedef alındığı bildirildi.
Açıklamada, İsrail savaş uçaklarının Ahvaz kentinde bulunan çok sayıda askeri hedefe yaklaşık 50 bomba attığı kaydedildi.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan, İsrail'in İran'a yönelik saldırılarını kınadı ve İran ile uluslararası toplum arasında müzakerelere geri dönülmesi çağrısı yaptı. Suudi Arabistan haber ajansı SPA'ya göre, Bin Ferhan, İsrail'in, İran'ın güvenlik ve egemenliğine zarar veren, uluslararası kanun ve normları açıkça ihlal eden ve bölgenin güvenlik ve istikrarını tehdit eden saldırılarını kınadıklarını belirtti.
Bin Ferhan, saldırıların derhal durdurulması, tansiyonun yükseltilmemesi ve İran ile uluslararası toplum arasında müzakerelere geri dönülmesini talep ettiklerini dile getirdi.
İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, İran Devrim Muhafızları Ordusu'nun Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nde (GKRY) İsraillilere saldırı düzenleme girişiminde bulunduğunu iddia etti. Bakan Saar, X hesabından yaptığı paylaşımda, GKRY yetkilileri ile İsrail istihbarat servislerinin işbirliğiyle söz konusu saldırı girişiminin engellendiğini ileri sürdü. GKRY basını, polisin İran Devrim Muhafızları ile işbirliği içinde olduğu öne sürülen Azerbaycan vatandaşı bir kişiyi gözaltına aldığını aktardı.
İsrail, İran'a ait 3 uçağı vurduklarını açıkladı. Konuya ilişkin İran'dan bir açıklama gelmedi.
Yemen'de İran destekli Husiler, ABD'nin İran'a saldırması durumunda Kızıldeniz'deki ABD savaş gemilerine saldırma tehdidinde bulundu. Husilerin Askeri Sözcüsü Yahya Seri, yaptığı açıklamada bölgedeki gelişmeleri takip ettiklerini ve ülkeyi savunmak için gerekli "meşru" adımları atacaklarını belirtti. Husi, İsrail'in bölgede tam kontrol sağlamaya çalıştığını, ABD'nin desteği ve ortaklığıyla "siyonist planını" uygulamak istediğini, "planının önündeki en büyük engel olarak gördüğü İran'daki rejimi düşürmeye çalıştığını" dile getirdi.
"ABD'nin, İran'a karşı herhangi bir saldırıda bulunması, İsrail'in bölgede kontrolü sağlama amacına hizmet etmektedir ve bu kabul edilemez. Çünkü bu, İslam ümmetinin bağımsızlığı ve onurunun elinden alınması, köleleştirilmesi, aşağılanması, vatanlarının işgal edilmesi, kaynaklarının yağmalanması anlamına gelmektedir." diyen Husi, böyle bir saldırı olması durumunda Kızıldeniz'deki ABD savaş gemilerini hedef alacaklarını dile getirdi.
İsrail basını, hükümetin İran'ın misilleme saldırılarıyla ilgili "kibirli" tutumunu ve haberlere uygulanan sansürü eleştirdi. İsrail devlet televizyonu KAN'da Filistin İşleri Editörü olan Elior Levy, X sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, söz konusu saldırıların üzerinden bir hafta geçmesine rağmen İsrail'in halen "kibirli ve kendini beğenmiş" davrandığını belirtti. Levy, "Medyanın her şeyi söylemesine ve her şeyi açıklamasına izin verilmediğini" dile getirdi.
İsrail'in İran'daki saldırılarında İsfahan'ın Necefabad kentinde aralarında askerlerin de bulunduğu 6 kişi hayatını kaybetti.
"Etemadonline" haber sitesi, İsfahan'daki İsrail saldırılarında ölen 6 kişinin ismini yayımladı. Saldırının İsfahan'da hangi bölgeye yapıldığı konusunda bilgi verilmedi.
Öte yandan Ahvaz, Dezful ve Mahşehr'de şiddetli patlama sesleri duyuldu. Bölge sakinleri, evlerinin kapı ve pencerelerinde sarsıntı hissettiklerini bildirdi.
Yerel kaynaklara göre, Dezful’daki saldırıda 4'üncü Hava Üssü doğrudan hedef alındı.
Tahran'ın doğusu, batı ve güneybatı bölgelerinde hava savunma sistemleri devreye girdi.
Savaş uçakları da dahil olmak üzere iki B-2 bombardıman uçağı filosu, Missouri'deki Whiteman Hava Kuvvetleri Üssü'nden ayrıldı. Sabah saatlerinde üsten ayrılan filonun, Pasifik'teki ABD üssü Guam'a doğru yola çıktığı kaydedildi.
İran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi, ülkede İsrail ile işbirliği yapan unsurlara yarına kadar teslim olma çağrısında bulunarak yarından sonra bu kişiler için en ağır cezaların işletileceğini açıkladı.
Yapılan yazılı açıklamada, "İsrail tarafından aldatılmış, bilerek ya da bilmeyerek siyonist rejimle herhangi bir bağ kurmuş kişilerin 1 Tir (22 Haziran) kendilerini yetkili makamlara bildirmeleri halinde İslami af kapsamında cezadan muaf tutulabilecekleri" belirtildi.
Açıklamada, bu tarihte teslim olmayanların, savaş koşullarında düşmanla işbirliği yapan “beşinci kol” olarak değerlendirileceği ve bu kişilere casusluk ya da askeri işbirliği suçlamalarıyla en ağır cezaların uygulanacağı belirtildi.
Özellikle insansız hava araçları (İHA), iletişim cihazları, silahlar ya da başka herhangi bir askeri ekipmanla yakalanan kişiler hakkında derhal işlem yapılacağı vurgulandı.
İsrail polisinin İran'ın misillemesinde isabet alan bir bölgeyi görüntüleyen yabancı basın kuruluşlarının yayınını engellediği bildirildi.
The Times of Israel gazetesinin haberine göre, İsrail polisi, İran'ın sabah saatlerinde düzenlediği saldırının ardından vurulan bölgeden yayın yapan birkaç haber ajansı, fiziki müdahaleyle engelledi.
İsrail Polis Sözcülüğü, sahadaki ekiplerinin İran füzelerinin doğrudan isabet ettiği yerleri çektiği belirlenen, "Al Jazeera tarafından izinsiz ve yasa dışı içerik aktarmak için kullanılan" haber ajanslarına karşı harekete geçtiğini öne sürdü.
Polis Sözcülüğü, Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in belirlediği politikalar doğrultusunda Polis Komiseri Danny Levy'nin talimatıyla müdahalenin gerçekleştiğini kaydetti.
Sosyal medyada dolaşıma giren görüntülerde İsrail polisinin kamerayı eliyle kapatarak yayına engel olmaya çalıştığı dikkati çekti.
Polisin fiziki müdahalesinin ardından kameramanın İbranice, "Seni CNN'de, BBC'de, dünyanın her yerinde görüyorlar, bu yüzden bir saniye sakin ol." dediği duyuldu.
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanlığı tarafından da paylaşılan görüntülere, polis memurunun kameramana kayıt cihazını çıkarıp kendisine vermesini istediği yansıdı.
İSRAİL'DEN HAYFA'DA İSABET ALAN YERLERİ GÖRÜNTÜLEYEN BASIN KURULUŞLARINA BASKIN
İran'dan hafta başında yapılan misillemede Hayfa'da stratejik tesislerin isabet almasının ardından bazı uluslararası televizyon kanallarının ofislerine baskın düzenlemişti.
Aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Ben-Gvir, füzelerin isabet ettiği noktaları görüntüleyen basın kuruluşlarına karşı sert önlemler alınacağını duyurmuştu.
İsrail'in orta kesimindeki Petah Tikva kentinde İran füzelerinin isabet ettiği noktayı ziyaret eden Ben-Gvir, "Füzelerin İsrail'de tam olarak nerede düştüğünü gösteren yayınlar, devlet güvenliği için bir tehlikedir." ifadesini kullanmıştı.
İSRAİL ORDUSUNDAN İRAN'IN MİSİLLEME SALDIRILARINA İLİŞKİN BASINA SANSÜR
İsrail Sansür Şefi Tuğgeneral Kobi Mandelblit, İran'ın saldırılarının görüntülenmemesi için yeni kararlar alındığını duyurmuştu.
Mandelblit, "düşman tarafından vurulan alanların görüntülerine ilişkin belgelerin" yayımlanması öncesinde İsrail ordusu sansür biriminin onayına sunulması gerektiğini dile getirmişti.
Kararın, İsrail basını ve uluslararası medyayı kapsadığına dikkati çeken Mandelblit, aksi durumda hareket edenlerin "devlet güvenliğine zarar vermiş" ve "düzenlemeleri ihlal etmiş" sayılacağını ifade etmişti.
Mandelblit, söz konusu kararın sadece görüntüleyen kişiyi değil, yayımlayan kuruluşu, editörü ve kuruluşun sahibini ilgilendirdiğini kaydetmişti.
İsrail ordusu, İran'ın güneybatısına hava saldırıları başlattığını duyurdu.Ordudan kısa süre önce yapılan açıklamada, savaş uçaklarının İran'ın güneybatısında askeri altyapıyı hedef aldığı iddia edildi.
İsrail ordusundan yapılan açıklamada, 50 savaş uçağının yaklaşık 150 bomba taşıdığı hava saldırısında, İsfahan’daki nükleer tesisin yanı sıra 4 balistik füze bataryasının da vurulduğu belirtildi. İsfahan’daki nükleer tesise yönelik saldırıda, santrifüj üretim tesisinin vurulduğu ve ciddi hasar oluşturulduğu bildirildi. Saldırılarda, insansız hava araçlarını fırlatmak için konuşlandırılmış kamyonların, İran ordusuna ait radar sistemlerinin ve hava savunma sistemlerinin de hedef alındığı kaydedildi.
İsrail ordusu, bugün ülkeye yönelik saldırılara misilleme olarak İran tarafından fırlatılan yaklaşık 40 insansız hava aracını (İHA) engellediğini öne sürdü.
Bu sabah İran'dan fırlatılan bir İHA'nın ülkenin kuzeyindeki Beyt Şan kentinde bir binaya isabet etmesinin ardından İsrail ordusundan yapılan açıklamada, İHA'ları durdurma konusunda yüzde 99'luk bir başarı oranı yakaladıkları iddia edildi.
Bugün İran'dan fırlatılan yaklaşık 40 İHA'nın engellediğini açıklayan İsrail ordusu, İran'a yönelik saldırıların başladığı 13 Haziran'dan beri bu sayının toplam 470'ten fazla olduğunu ileri sürdü.
İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), şu ana kadar İran'dan 1000 adet insansız hava aracı fırlatıldığını açıkladı.
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın ev sahipliğinde başlayan İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) 51. Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı'nda konuştu.
Arakçi, ABD’nin, İsrail'in İran'a saldırılarına katılmasının çok talihsiz ve herkes için çok tehlikeli olacağını söyledi.
Arakçi, açıklamasında şöyle konuştu:
"Diplomasi, geçmişte işe yaradı, gelecekte de işe yarayabilir. Fakat, diplomasiye geri dönmemiz için saldırganlık durdurulmalı."
Arakçi, İsrail'in açıkça diplomasiye karşı olduğunu belirterek, "2015'te olduğu gibi müzakereli bir çözüme kesinlikle hazırız" dedi.
İran'a ait Şahed-136 insansız hava aracı ilk kez, İsrail'in Demir Kubbe hava savunma sistemini aşmayı başardı ve saldırı gerçekleştirdi.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA) Başkanı Rafael Mariano Grossi, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) ‘Uluslararası barış ve güvenliğe yönelik tehditler’ başlıklı oturumuna çevrim içi katılarak, İsrail’in İran’daki nükleer tesislere düzenlediği saldırılara ilişkin açıklamalarda bulundu. İsrail’in İran’daki nükleer tesislere yönelik saldırılarının, ülkedeki nükleer güvenliği aniden tehlikeye attığını belirten Grossi, şu ana kadar halkı etkileyen bir radyasyon sızıntısı yaşanmadığını ifade etti.
IAEA’nın nükleer tesislerin durumunu yakından izlediğini ve olası bir nükleer duruma müdahale edebilecek kapasitede olduğunu vurgulayan Grossi, Buşehr Nükleer Santrali’nin olası bir saldırının en ciddi sonuçlara yol açabileceği tesis olduğunu belirtti. Santralin aktif olduğunu ve binlerce kilogram nükleer madde barındırdığını kaydeden Grossi, bölge ülkelerinin son saatlerde doğrudan kendisine ulaşarak endişelerini dile getirdiğini aktardı. Grossi, “Buşehr Nükleer Santrali’ne yönelik bir saldırı, çevreye yüksek miktarda radyasyon yayılmasına sebep olabilir” uyarısında bulundu.
Tahran Nükleer Araştırma Merkezi’ne yönelik bir saldırının da ciddi sonuçlar doğurabileceğini ifade eden Grossi, “Nükleer tesislere asla saldırılmamalıdır. Bu tür bir saldırı, hedef alınan ülkenin sınırları içinde ve ötesinde ciddi radyoaktif sızıntılara yol açabilir” dedi. IAEA Başkanı Grossi, “IAEA, sıkı bir denetim sistemiyle İran’da nükleer silah geliştirilmeyeceğini garanti edebilir” açıklamasında bulundu.
Üst düzey bir İranlı bir yetkili CNN International'a konuştu. Yetkili, "İran füze politikasını değiştirdi. Artık çok sayıda füze fırlatmak yerine hassas hedeflere karşı gelişmiş güdümlü füzeler kullanıyoruz. Nicelik yerine niteliğe odaklandık" ifadesini kullandı.
İsrail'in İran'da saldırmasıyla başlayan çatışmalar 9. günde devam ediyor. İran ordusu, İsrail' gece saatlerinde 5 füze ateşledi. İsrail medyası, füzelerin engellendiği, düşen parçalar nedeniyle Holon şehrindeki bir binanın çatısında yangın çıktığını aktardı.
İran Sağlık Bakan Yardımcısı Abdurrahman Rustemiyan, İsrail'in İran'a saldırılarında hayatını kaybeden sivillerin sayısının 430'a, yaralı sayısının 3 bin 500'e çıktığını söyledi.
İran Sağlık Bakanlığı, 15 Haziran'da yaptığı açıklamada, İsrail'in saldırılarında toplam sivil can kaybının 224, yaralı sayısının da 1277'den fazla olduğunu bildirmişti.
İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, Alman gazetesi Bild'e açıklamalarda bulundu.
İran'ın Almanya, Fransa ve İngiltere arasında Cenevre'de devam eden görüşmeler sırasında konuşan Saar, İsrail'in tutumun net bir şekilde 3 hedef içerdiğini söyledi.
Saar, İran'a yönelik 3 hedeflerinin "Nükleer programı, füze programı ve ortadan kaldırma programı olduğunu" ifade etti ancak "ortadan kaldırma programı" ifadesinin İran dini lideri Ayetullah Hamaney'i kastettiğini "Ne yapacağımızı asla önceden konuşmayız" diyerek açıklamak istemedi.
İran'daki hedefleri arasında rejim değişikliği olmadığını belirten Saar, “Güvenlik kabinesi şu ana kadar bu savaşta rejim değişikliğini bir hedef olarak tanımlamadı." dedi.
"Edindiğimiz bilgilere göre İran'ın nükleer bombayı tamamlama ihtimalini en az iki üç yıl ertelettik" ifadesini kullanan Saar, saldırıları durdurma gibi bir planları olmadığını belirtti.
Saar "Bu tehdidi ortadan kaldırmak için elimizden ne geliyorsa yapacağız" dedi ve İran'daki tesislerin Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'nun tam yetkisi ile denetlenmesi gerektiğini savundu.
Eski ABD Başkanı Bill Clinton, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun çatışmaları "iktidarda kalmak için" sürdürdüğünü söyledi. Clinton, Netanyahu'nun İran ile yüksek tansiyonu sürdürmesindeki asıl amacının başbakanlık koltuğunda ayrılmak istememesi olduğunu ifade etti. Clinton ayrıca,tansiyonun düşmesi gerektiğini belirtirken Trump'ın da bu yönde hareket etmesini umduğunu vurguladı.
İsrail’in İran’ın Kum kentinde sivil bir binaya düzenlediği saldırıda 16 yaşındaki bir çocuk yaşamını yitirdi, 2 kişi yaralandı. İran devlet televizyonuna göre, İsrail, Kum’da Salariye Mahallesi'ne saldırı düzenledi. Sivil bir binanın vurulduğu saldırıda 16 yaşındaki bir çocuk hayatını kaybetti. Saldırıda 2 kişi de yaralandı.
İsrail ordusu, İran'ın füze deposu ve rampalarına yönelik hava saldırısı başlattığını duyurdu.İsrail ordusundan yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusunun İran'ın orta kesimlerindeki füze deposu ve rampalarına yönelik yeni bir saldırı dalgası başlattığı belirtildi.
İran'dan saldırıya ilişkin henüz bir açıklama gelmedi. Kısa bir süre önce İran'dan İsrail'e füze saldırısı düzenlenmiş, Tel Aviv semalarında önce sirenler, ardından patlama sesleri duyulmuştu.
İsrail ordusu, İran'dan yeni füze atışlarını önlediğini açıklarken, başkent Tel Aviv semalarında patlama sesleri duyuldu. Ordudan yapılan yazılı açıklamada, atılan füzelerin ardından hava savunma sistemlerinin devreye girdiği belirtildi. Başkent semalarında önce saldırı alarmları, sonra patlamalar duyuldu.
Ülke basını, İran'dan düzenlenen son misillemede 10 kadar füze atıldığını yazdı.İsrail acil yardım servisleri, doğrudan isabet ve yaralı ihbarı almadıklarını duyurdu. Sosyal medyada, hava savunma sistemlerinin gelen füzeleri önlediği ve düşen şarapnelden bir evin çatısında yangın çıktığı görüntüler paylaşıldı.
ABD Başkanı Donald Trump, New Jersey'de gazetecilere açıklamalarda bulundu. Trump, çatışmayı sona erdirmek için diplomatik bir çözüm arayışında olsa bile, İsrail'den İran'a yönelik hava saldırılarını durdurmasını talep etmesinin zor olacağını söyledi. Trump, “Birisi kazanıyorsa şu anda böyle bir talepte bulunmanın çok zor olduğunu düşünüyorum. Birisi kaybediyorsa bunu yapmak biraz daha zor. Ama hazırız, istekliyiz ve yetenekliyiz. İran'la konuşuyoruz ve ne olacağını göreceğiz” ifadelerini kullandı.
Trump, Avrupa'nın İran'la diplomatik ilişki kurma çabalarını reddederek, bunların çatışmayı sona erdirme çabalarına yardımcı olmadığını söyledi. Trump, “İran, Avrupa ile konuşmak istemiyor, bizimle konuşmak istiyor. Avrupa bu konuda yardımcı olamayacak” dedi.
Trump, İran'a yönelik ABD askeri müdahalesine ilişkin karar için iki haftalık sürenin 'maksimum' süre olduğunu ve kararını daha erken verebileceğini belirtti. Trump, İran'ın nükleer tesislerine saldırı olasılığını değerlendirirken, ABD'nin kara birliklerini devreye sokma olasılığını değerlendirmediğini kaydetti.
Trump, ayrıca 'her zaman barış elçisi olacağını' ancak 'bazen barışı sağlamak için biraz sertliğe ihtiyaç olabileceğini' söyledi.
ABD Dışişleri Bakanlığı, İsrail'in İran'a saldırılarıyla başlayan çatışmalarda diplomasiye bağlı olduklarını savunarak Trump yönetiminin, "diplomatik bir sonuca varma umuduyla beklediğini" öne sürdü. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tammy Bruce, günlük basın toplantısında değerlendirmelerde bulundu.
Bruce, İran-İsrail gerginliği konusu başta olmak üzere, müttefik ve ortaklar ile "her cephede çalıştıklarını" belirterek "Çabalarımız, açıkça Başkan'ın öncelikle diplomasiye olan bağlılığını ve diplomasinin başarılı olabileceğine inandığını yansıtıyor." ifadesini kullandı.
İran'a verilen iki haftalık süreye ilişkin soruya karşılık da Bruce, İranlılarla daha önce masaya oturduklarını, şimdi bu süreçte nihai kararları Trump'ın alacağını ve diplomatik bir çözüm için "bu iki haftayı beklemenin de faydalı olabileceğini öngördüğünü" dile getirdi.
Trump'ın müzakereler için "hala umutlu olduğunu" tekrarlayan Bruce, ancak bu süreçte İran'ın ABD çıkarlarını veya personelini hedef alması durumunda "sonuçlarının korkunç olacağı" uyarısında bulundu.