Güncelleme Tarihi:
Yaptırım tehditleriyle dört bir yandan 'kuşatma' altında olan Rusya için çember daralmaya devam ediyor. Neredeyse tüm Batı dünyasını karşısına alan Rusya'ya karşı AB ve BM tavrını ortaya net bir şekilde koyarken ABD ve NATO müttefiki olan ülkeler de birer birer bu yaptırımlara katılmak için adımlar atmaya başladı. Rusya'nın karşına getirilen ve dünyanın politik, ekonomik ve sosyolojik anlamda çehresini değiştirebilecek büyüklükteki yaptırımlarda son durum haberimizde...
BIDEN KARARNAMEYİ İMZALADI
Rusya'nın Ukrayna'nın doğusundaki Rusya yanlısı ayrılıkçı Donetsk ve Luhansk bölgesini bağımsız ülkeler olarak tanımasının ardından Batı dünyasında yaptırım senaryoları konuşulmaya devam ederken, ilk somut adım ABD'den geldi. ABD Başkanı Joe Biden, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in "barışı tesis etmek" üzere askeri güç gönderme emri verdiği Donetsk ve Luhansk'la ticari faaliyetleri yasaklayan kararnameyi imzaladı.
Kararname ile birlikte Rusya'nın bağımsızlığını tanıdığı Rusya yanlısı ayrılıkçıların kontrolündeki "Donetsk ve Luhansk Halk Cumhuriyetlerine" yatırım uygulanması ve bu bölgelerden ABD'ye doğrudan ya da dolaylı olarak ithalat ya da ihracat faaliyetinde bulunulması yasaklandı. Kararname hükümlerine uymayarak bölge ile ticari ilişkiler yürüten kişi ve kurumlara yaptırım uygulanacağı belirtildi.
Öte yandan Rusya'ya uygulanacak ilk kısım yaptırımları da açıklayan Biden, Rusya'nın Batı finansal sistemiyle irtibatını koparacak yaptırımlar uygulanacağını belirtti. Buna göre; ABD iki Rus finansal kurumuna yaptırım koyuyor, Rusya'nın Batı kurumlarından borç almasını yasaklıyor ve Putin'e yakın Rus oligarkları ve ailelerini yaptırım listesine dahil ediyor.
AB'DE YAPTIRIM KONUSUNDA GÖRÜŞ BİRLİĞİ
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ile düzenlediği ortak basın toplantısında, Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin oybirliğiyle Rusya’ya yönelik yaptırımlar üzerinde anlaştıklarını duyurdu. AB Dış Politika Temsilcisi Josep Borrell, Rusya Parlamentosunun alt kanadı Duma üyesi 351 kişinin yaptırım listesinde olduğunu ifade ederek, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in listede olmadığını aktardı.
RUSYA’YA YÖNELİK YAPTIRIMLAR KİŞİ VE KURUMLARI KAPSAYACAK
Rusya’ya yönelik yaptırımların detaylarını açıklayan Borrell, “Öncelikle 351 Duma üyesi yaptırım listesinde olacak. 27 kişi ve kurum da Ukrayna’nın toprak bütünlüğü ihlali nedeniyle listede olacak. Bu gelişmelerde rol alan politik sorumlular, mali destek sağlayanlar ve yararlananlar, askeri konuda işgal ve istikrarsızlaştırmaya dahil olanlar, propaganda ve manipülasyon yapanlar. Rus yetkilileri, destekleyen bankaları da dahil edeceğiz. Ayrıca Avrupa finansmanına erişebilen firmaların erişim haklarının kısıtlanması öngörülüyor’’ dedi.
İNGİLTERE'NİN KARARI GELDİ
AB Yüksek Temsilcisi Borrell ise AB dışişleri bakanlarının Rusya'ya karşı acil yaptırımlar konusunda bugün karar vereceğini söylemişti. Borrell, Paris'te gazetecilere verdiği demeçte "Tedbirler için gerekli olan oybirliğiyle bir karar çıkacağından eminim" ifadesine yer verdi. Kararın kısa süre içinde açıklanması bekleniyor.
Öte yandan AB Elçileri LPR ve DPR'ye ithalat ve ihracatı yasaklamayı kabul etti.
Bir AB yetkilisinin verdiği kulis bilgisine göre birlik yüzlerce kişiye yaptırım uygulamayı görüşüyor ve Rusya devlet tahvillerine yönelik yasak tartışılıyor.
AB'den kopmuş olsa da İngiltere de Rusya-Ukrayna krizinde birlikle birlikte saf tutmaya devam ediyor. Başbakan Boris Johnson 'Rusya'ya karşı derhal ekonomik yaptırım paketi oluşturacağız' dedi. Johnson'ın bugün parlamentoda bu konuyla ilgili bir açıklama yaparak yaptırım listesini paylaştı.
Johnson "Tamamen haksız bir savaş için absürt sebepler sunuldu. ABD ve müttefiklerimizin çabaları boşa çıkabilir. En başından beri hepimiz elimizden geleni yaptık, soruna barışçıl bir çözüm bulmaya çalıştık. Rusya'yı ne kadar dikkate aldığımızı kendilerine gösterdik. Diplomatlarımız ve Dışişleri Bakanımız Ruslara hep aynı mesajı verdi. Olabilecek her fırsatı Putin'e sunduk" dedi.
Johnson sözlerine şöyle devam etti;
"Müttefiklerimiz sayısız kez dünyayı uyardı. Kiev'e elimizden gelen her desteği verdik. Putin'in açıklamasından sonra Zelenskiy ile görüştük, kendisine desteğimizi bir kez daha teyit ettim. Yaptırımları zaten hazırlamıştık şimdi bunlar uygulanmaya başlanacak. Bugün İngiltere 5 Rus bankasına ve 3 kişiye yaptırım kararı aldı. Bu kişilerin İngiltere'deki varlıkları dondurulacak. İngiltere'de ticaret yapmalarına izin verilmeyecek."
İLK SOMUT AÇIKLAMA ALMANYA'DAN
Rusya'nın Donbas'taki iki bölgenin bağımsızlığını tanımasına ilk somut yaptırım kararı ise Almanya'dan geldi. Berlin yönetimi Rus doğalgazını Almanya'ya taşıyacak olan Kuzey Akım 2'nin onay sürecini durdurdu. Almanya Başbakanı Scholz, "Rusya'nın hamlesinden sonra Kuzey Akım 2'ye onay verilemez" dedi. Gazetecilere verdiği demeçte 'uygulayabileceğimiz başka yaptırımlar da var' diyen Scholz, Kuzey Akım 2 boru hattı projesini durdurma kararının yalnızca bir 'somut' adım olduğunun altını çizdi.
MASADAKİ DİĞER YAPTIRIMLAR NELER?
Batılı güçler Ukrayna'nın işgalini durdurmak için Rusya'yı ağır ekonomik yaptırımlar uygulamakla tehdit ediyor.
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) senatosu "tüm yaptırımların anası" olarak adlandırdığı bir önlemler listesi hazırlıyor. ABD başkanı Joe Biden, Rus mevkidaşı Vladimir Putin'in "uygulanacağına söz verdiğim yaptırımlar gibi yaptırımları daha önce hiç görmediğini" söyledi.
İlk somut adımı Almanya Kuzey Akım 2 için attı
Buna karşın Batılı diplomatlar, Rusya'yı hazırlıksız yakalamak için hangi cezaların uygulanacağı konusunda açık olmayı reddediyor.
FİNANSAL KISITLAMALAR
Düşünülen bir önlem, Rusya'yı küresel bir finansal iletişim hizmeti olan SWIFT sisteminden çıkarmak olabilir. Bu sistem 200'den fazla ülkede binlerce finans kurumu tarafından kullanılıyor. Bu, Rus bankalarının denizaşırı ülkelerde iş yapmasını fiilen çok zorlaştıracak bir hamle.
Bu yaptırım 2012 yılında İran'a karşı kullanılmıştı. Ülke önemli petrol gelirlerini ve dış ticaretinin büyük bir kısmını kaybetmişti. Ancak bu yaptırımın, bankaları Rus finans kurumlarıyla yakın bağları olan ABD ve Almanya gibi ülkeler için ekonomik bir maliyeti olacak.
Beyaz Saray, bunun Rusya'nın Ukrayna'yı işgaline bir yanıt olarak hemen uygulamaya konmasının pek mümkün olmadığını söylüyor. ABD'nin Ulusal Güvenlik Danışman Yardımcısı Daleep Singh, "Muhtemelen ilk yaptırım paketinde SWIFT'i görmeyeceğiz" dedi.
DOLARDAN MEN
ABD, Rusya'yı ABD dolarıyla yapılan finansal işlemlerden men edebilir. Bu yaptırımla bir Rus kurumunun dolar cinsinden işlem yapmasına izin veren herhangi bir batılı firma, ceza ile karşı karşıya kalacak.
Bu, Rusya'nın dünya çapında alıp satabileceği şeylerin son derece sınırlı olacağı anlamına geliyor. Petrol ve gaz satışlarının çoğu dolar üzerinden yapıldığından, bunun Rusya ekonomisi üzerinde büyük bir etkisi olabilir.
BORCA ERİŞİMİN KISITLANMASI
Batılı güçler, Rusya'nın uluslararası borç piyasalarına erişiminin artmasını engellemek için harekete geçebilir. Batılı kurumların ve bankaların Rus tahvillerini satın alma yetenekleri zaten kısıtlı - bu kısıtlamalar daha da sıkılaştırılabilir.
Bu, Rusya'yı ekonomisini büyütmek için ihtiyaç duyduğu finansmana erişimden mahrum bırakacak. Ülkenin borçlanma maliyeti yükselebilir ve Rublenin değeri daha da düşebilir. Rusya, yabancı yatırımcıların elindeki borç miktarını azaltarak bu yaptırıma hazırlanmıştı.
BANKALARIN ENGELLENMESİ
ABD, bazı Rus bankalarını kara listeye alabilir ve böylelikle dünya üzerinde herhangi birinin bu bankalarla işlem yapmasını neredeyse imkansız hale getirebilir. Bu durumda Moskova, bankaları kurtarmak ve enflasyonun yükselip gelirlerin düşmesini önlemek için elinden geleni yapmak zorunda kalacak. Bunun Rus bankalarında parası olan Batılı yatırımcılar için de büyük bir olumsuz etkisi olacak.
AMAÇLI İHRACAT KONTROLLERİ
Batı, kilit malların Rusya'ya ihracatını kısıtlayabilir. Örneğin ABD, Rusya'ya Amerikan teknolojisi, yazılımı veya ekipmanı içeren herhangi bir mal satan şirketleri durdurabilir. Bu, özellikle otomobillerden akıllı telefonlara, imalat tezgahlarından tüketici elektroniğine kadar hemen her yerde kullanılan yarı iletken mikroçiplerin ihracatını sınırlayabilir. Bu durum yalnızca Rusya'nın savunma ve havacılık sektörlerini değil tüm ekonomisini etkiler.
ENERJİ YAPTIRIMLARI
Rusya'nın ekonomisi büyük ölçüde denizaşırı gaz ve petrol satışına bağımlı. Satışlar Kremlin için büyük bir gelir kaynağı. Batı, ülkelerin ve şirketlerin Gazprom veya Rosneft gibi büyük Rus enerji devlerinden petrol satın almasını yasaklayabilir.
ABD, Baltık Denizi altında Rusya'dan Almanya'ya uzanan ve Kuzey Akım 2 olarak adlandırılan yeni bir gaz boru hattının faaliyete geçmesini durdurmak için diplomatik gücünü kullanabilir. Boru hattının inşaatı tamamlandı ancak hâlâ düzenleyici otoriteden onay bekliyor.
ABD Başkanı Biden bu konuda, "Size söz veriyorum, başaracağız" dedi. Ancak Rus gazı üzerindeki herhangi bir kısıtlama, çoğu doğudan gelen enerjiye bağımlı olan Avrupa genelinde fiyatları artıracaktır.
KİŞİ HEDEFLİ YAPTIRIMLAR
Yeni yaptırımlar yalnızca Vladimir Putin'in ortaklarını değil aynı zamanda Rusya Devlet Başkanı'nın kendisi de dahil olmak üzere bireyleri hedef alabilir.
Bu, büyük olasılıkla Ukrayna'ya karşı düşmanlık eylemlerinin cezalandırılmasını ya da egemenliğini veya toprak bütünlüğünü tehdit edenlere karşı bir yaptırım olarak tanımlanacak. İlgili kişilerin varlıklarının dondurulması ve seyahatlerinin yasaklanması en olası seçenekler. Ancak bu tip yaptırımların çoğu zaten yürürlükte ve henüz Rusya'nın yaklaşımını değiştirmedi.
ABD ve Avrupalı güçlerin beklentisi, Rusya'nın elitlerinin yabancı ülkelerdeki servetlerine erişememeleri ve çocuklarını Batılı okullarda ve üniversitelerde eğitmemeleri halinde Putin'e baskı uygulayacakları yönünde.
LONDRA ENGELİ
Rusya vatandaşlarının Londra'ya yatırım yapmalarını ve yerleşimlerini kısıtlamak için bazı yaptırımlar uygulanabilir. Rus parasının İngiltere başkentindeki ölçeği öyle bir boyutta ki; buradaki sermaye için "Londragrad" takma adı kullanılıyor.
İngiltere hükümeti, bu sorunu, insanların paralarının nereden geldiğini anlatmalarını gerektiren "açıklanamayan servet emirleri" çözümüyle aştığını iddia ediyor. Ancak bu emirlerin yalnızca bir kısmı kullanıldı. Bazı ABD örgütleri Beyaz Saray'ın İngiltere'yi bu konuda daha fazla zorlamasını istiyor.
BATI İÇİN ZORLUKLAR
Batılı ülkeler, Rusya'nın Ukrayna'ya topyekün işgal başlatması halinde koordineli ve ağır yaptırımlar için planlar hazırladı. Ama ya Rusya, Joe Biden'ın söylediği gibi, "küçük bir saldırı" yaparsa? Rusya'nın Ukrayna'yı tehdit etmek için askerlerini aylarca kuşatmada tutması ve ülkeyi zayıflatmak için siber saldırılar başlatması ihtimali de var.
ABD'li ve Avrupalı diplomatlar, Batılı ülkelerin bu senaryolara nasıl yanıt verecekleri konusunda hemfikir olmadıklarını söylüyor.
Rusya ile daha yakın ilişkileri olan Macaristan, İtalya ve Avusturya gibi bazı ülkeler, tam bir saldırı olmaması durumunda, yaptırımları uygulamaya isteksiz olabilir.
Rusya, Çin ve diğer müttefiklerinden destek alarak Batı yaptırımlarının etkisini de azaltabilir.
Sonuç olarak, en etkili ekonomik yaptırımların, onları uygulayanlar için genellikle yüksek bir bedeli var. Verilmesi gereken tavizler söz konusu olduğunda Batı'daki tüm ülkeler bunları kabul etmeye istekli değil.
LAVROV MEYDAN OKUDU: RUSYA YAPTIRIMLARA ALIŞKIN!
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Batılı ülkelerin Donetsk ve Luhansk kararından dolayı yaptırımlar uygulamakla tehdit ettiğini hatırlatarak, “Biliyoruz ki bir sebep olsa da olmasa da yaptırımlar her halükarda uygulanacak” dedi.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, katıldığı bir radyo programında dün akşam Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Donetsk ve Luhansk’ın bağımsızlığını tanıma kararı ile ilgili tepkileri değerlendirdi. Ülkesinin aldığı kararın dünyada oluşturduğu etkiden bahseden Lavrov, “Tepki elbette bekleniyordu. Gazeteler, televizyonlar, internet ve sosyal medyada herkesin ağzında bu konu var” dedi.
Batılı diplomatların tepkisini de yorumlayan Lavrov, “Avrupalı, ABD’li ve İngiliz meslektaşlarımız, sözde Rusya’yı cezalandırma stratejileri için tüm ihtimalleri tüketene kadar durmayacak ya da rahatlamayacaklar. Şimdiden bizi bir dizi yaptırımla tehdit ediyorlar, daha doğrusu yeni verdikleri ismiyle ‘tüm yaptırımların anası’ ile tehdit ediyorlar. Batılı meslektaşlarım tarafından son 10 yılda tüm sorunlarda Moskova suçlanıyor ve yaptırımlar uygulanıyor. Buna alıştık” ifadelerine yer verdi.