Paylaş
Neden başarılı ve kendisine güzel hedefler koymuş, kendilik beklentisi yüksek olan, çalışkan çocukların 'mutsuz' oldukları veya 'mutsuzluğa itildikleri' ile ilgili bir algı oluşturuluyor anlam veremiyorum. Çalışmanın ve üretmenin nesi kötü? Geleceğine yönelik güzel hayalleri olan bir çocuğun bu hayallere ulaşmak için somut ve gerçekçi adımlar atarak sorumluluk geliştirmesinin nesi sakıncalı? Bu çocukların ebeveynleri olarak çocuğunu akademik anlamda destekleyici tutumlar sergileyen ve gelecek hayalleri konusunda rehberlik eden ebeveynler neden hep 'baskıcı, zorlayıcı, çocuğunu projeye dönüştürmüş' ebeveynler olarak etiketleniyor?
Elbette başarmak kadar başaramamak da hayatın içinden öğretici ve faydalı bir deneyim ve başarı karşısındaki tavır ne kadar pozitif ise, başaramama durumunda da benzer bir şefkat ve kabul ile yaklaşmak önemli. Fakat çocuklarımızda hayata dair somut hedeflerin olmamasını, bu hedeflere doğru emek vermemeyi, hayatı sadece kendi istediği şekilde yaşamasına teşvik etmeyi 'mutlu çocuk büyütmek' gibi algılamak veya algılatmayı doğru bulmadığımı ifade etmek zorundayım.
Bizler ebeveynler olarak çocuklarımızı geleceğe dair pozitif yönde geliştirme ve onlara vizyon kazandırmaktan da sorumluyuz. Gelecekte nasıl bir hayata sahip olmak istediği konusunda erken yaşlarda farklı alternatifler oluşturup bu doğrultuda kendisine düşenlerle ilgili farkındalık kazandırmak bizlerin görevi. Bunu yaparken koşulsuz kabulümüzü ve şefkatli desteğimizi elbette esirgememeliyiz. Fakat amaçsızlığı, keyif odaklı yaşamayı, sıkılınca bırakıp gitmeyi çocukluğunda pekiştirdiğimiz çocuğumuzun, gelecekte kendi hayatını sıkı sıkı tutup sahiplenmesi çok da kolay olmayacaktır.
Kısacası, çalışmak, üretmek, başarmak, zorlayıcı ve mutsuz edici bir durum değildir. Ürettikçe mutlu ve tamamlanmış hisseder insan. Çocuklarının başarılı olmasını isteyen ebeveynler de her zaman 'bencil, baskıcı veya hırslı' değillerdir.
Gelecekte yaşadığı hayattan memnun olmasını diledikleri evlatları için bugünden sorumluluk alan ebeveynlerdir ve tebrik edilmeyi hak ederler.
Paylaş