Güncelleme Tarihi:
Kış aylarının etkisini göstermesiyle birlikte grip ve üst solunum yolu enfeksiyonlarında artış hastanelerin acil servislerinde yoğunluğa neden oldu. Uzmanlar, özellikle düşük aşılama oranlarının influenza vakalarında artışa neden olduğunu söylüyor.
Sadece ülkemizde değil Avrupa genelinde de artan vakalar hastanelerde yoğunluğa neden oluyor.
Fransa ve İspanya'daki hastaneler, influenza B'nin baskın olduğu başvuruların arttığını bildirdi. Avrupa Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nin verileri (CDC) grip ve RSV vakalarının referans değerlerin üzerinde olduğunu gösteriyor. Uzmanlar, risk gruplarının maske kullanması ve grip aşısı yaptırmasının önemine dikkat çekiyor.
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı İftihar Köksal, içinde bulunduğumuz günlerde grip (influenza) ve soğuk algınlığı vakalarında salgın olarak ifade edebileceğimiz ciddi bir artış olduğunu, yaklaşık son bir aydır hem çocuk hastalarda hem de erişkin hastalarda vaka sayılarındaki artışın önümüzdeki günlerde de devam edecek gibi göründüğünü söyledi.
Covid-19 vakaları, viral solunum yolu virüslerinde ise şimdilik ciddi bir artış olmadığını, vakaların %98'ini grip vakaları oluştururken, %2'sini diğer etkenlerin oluşturduğunu belirten Köksal, hastalığın en ağır seyrettiği kişler arasında gebeler ve ileri yaş, kronik hastalığı olanların olduğunu söyledi.
Peki İnfluenza vakalarında paniğe neden olacak bir durum var mı?
Geçtiğimiz yıllarla kıyasla bu yıl vakalar daha mı çok arttı?
İnfluenza neden bu kadar zor iyileşiyor?
Grip aşısı olanlar daha mı kolay atlatıyor?
Zatürreye çevirir mi?
İlaç kullanmadan iyileşmek mümkün mü?
İşte 12 soruda pek çok insanı yatağa seren İnfluenza hakkında bilmemiz gerekenler…
1- Bu yıl influenza vakaları artış gösterdi mi? Aciller ve hastanelerde durum ne?
Acil Tıp Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Gültekin Akyol, influenza vakalarında bu yıl son yıllara kıyasla bir artış olduğunu, COVID-19 pandemisi sırasında maske, sosyal mesafe gibi alınan önlemler nedeniyle influenza yayılımının çok düşük seviyede kaldığını, ancak önlemler kaldırınca ve bağışıklık sistemleri enfeksiyonlara daha az ‘alışık’ hale gelince, influenzanın yayılımının daha kolay olduğunu söyledi. “İşte bu artışların yükünü şu an acil servisler ve hastaneler taşıyor.” diyen Akyol, özellikle pediatri servislerindeki yoğunluğun artışına dikkat çekti.
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden Prof. Dr. Alper Şener, üst solunum yolu enfeksiyonlarında son 2 ay içinde yarı yarıya artış olduğuna dikkati çekip, "Hem İnfluenza A ve B hem de insan metapnömovirüsü dediğimiz yaygın akciğer iltihabına sebep olabilen viral tabloyla karşı karşıyayız" dedi.
Kaynak: DHAİLK 48 SAAT ÖNEMLİ
2- Kendini hasta hisseden kişi ne yapmalı?
Özellikle yüksek ateşle seyreden hastalar ve risk grubundaki kişilerin, belirtilerin ilk 48 saati içinde bir sağlık kuruluşuna başvurmasının tanı ve etkin tedavi için çok önemli olduğunun altını çizen Köksal, influenzaya yönelik spesifik tedavilerin erken başlanabilmesi için bu süreye dikkat etmenin çok önemli olduğunu ancak ağrı kesici ve ateş düşürücülerin dahi doktor kontrolünde alınması gerektiğini ifade etti. Hastalık sırasında bol sıvı alınması, sağlıklı beslenmek ve istirahat etmenin önemine değinen Köksal, vitaminlerin bir yararının olmadığı, bunu birçok çalışmada ortaya konulduğunu sözlerine ekledi.
3- Covid -19 salgını zamanında grip vakaları neden daha az yaşanıyordu?
Köksal, Covid-19 salgını sırasında grip vakalarının çok az görülmesinin en önemli nedeninin maske kullanmak ve sosyal mesafeye dikkat etmek olduğunu, günümüzde ise maskenin terkedilmiş olması, sosyal mesafeye dikkat edilmemesinin solunum yolu enfeksiyonlarının ve grip vakalarındaki artışın en önemli nedeni olduğunu ifade etti.
4- İnfluenza vakaların arttığı bu günlerde toplu yerlerde maske takmaya geri dönmeli miyiz?
Gültekin Akyol, toplu yerlerde maske kullanımının tekrar önem kazanması gerektiğini, özellikle kapalı ve kalabalık ortamlarda maske takmanın influenza gibi solunum yolu enfeksiyonlarının yayılmasını engellemede etkili bir yöntem olduğunu ve bunun sadece bizi değil, çevremizdekileri de koruyan bir önlem olduğunun altını çizdi.
TAM İYİLEŞTİM DERKEN TEKRAR YATAĞA DÜŞÜRÜYOR
5- Bu hastalık neden bu kadar zor iyileşiyor? Bir hafta geçiyor ‘tam iyileştim’ derken aynı semptomlar yeniden neden başlıyor?
İnfluenzanın bağışıklık sistemini yoğun şekilde etkilediğini ve iyileşme sürecinin kişisel faktörlere bağlı olarak uzayabildiğini söyleyen Akyol, tekrar eden semptomların olası birkaç nedenini açıkladı:
• Tam iyileşmeden fiziksel aktiviteye veya iş yoğunluğuna geri dönmek
• Bağışıklık sisteminin tam toparlanamaması
• Vücudun virüs sonrası dönemde enfeksiyonlara karşı daha savunmasız hale gelmesi
6- Gribin zatürreye çevirme ihtimaline karşı nasıl önlem alınabilir?
Gültekin Akyol, zatürreye karşı önlem almak için yeterli derecede dinlenme, dengeli beslenmeli, sıvı alımına dikkat etmenin önemli olduğunu, bağışıklık sistemini destekleyen C vitamini, çinko gibi takviyelerin alınabileceğini, Risk grubunda yer alan 65 yaş üstü ve kronik hastalıkları bulunanların zatürre ve grip aşılarını ihmal etmemeleri gerektiğini söyledi ve zatürreyi düşündüren belirtileri şöyle sıraladı:
- Uzun süren yüksek ateş
- Şiddetli ve geçmeyen öksürük
- Nefes darlığı
- Göğüs ağrısı
- Genel durum bozukluğu (aşırı halsizlik, bilinç bulanıklığı)
7- Aşı olanlar neden daha kolay atlatıyor?
Maalesef ağır seyreden vakaların grip aşılarını yaptırmamış kişiler olduğunun altını çizen Köksal, mevsimsel grip aşısının koruyucu olduğunu, aşılı kişilerin hastalık bulaşsa dahi hastalığı ya geçirmediklerini ya da hafif geçirdiklerini önemle vurguladı.
Gültekin Akyol da grip aşısının, bağışıklık sistemini virüse karşı hazırlıklı hale getirdiğini, aşı olmayan kişilerin hastalığı daha ağır geçirme ihtimalinin, bağışıklık sisteminin virüse yanıt verme şekline bağlı olduğunu ancak genetik faktörler, yaş, eşlik eden hastalıklar ve bağışıklık sistemi gibi bireysel farkların da süreci etkilediğini belirtti.
Akyol, bu sorumuza şöyle yanıt verdi:
“İnfluenza, solunum yollarını etkileyen bir virüs ailesidir. İnfluenza A ve B, insanlarda sık hastalığa yol açar. İnfluenza A (H1N1), influenza A'nın bir alt tipidir ve halk arasında "domuz gribi" olarak bilinir. Aslında tedavi prensipleri benzerdir, antiviral ilaçlar ve semptomatik tedavi uygulanır. Ancak alt tipin salgın özelliklerine göre tedaviye ek yaklaşımlar gerekebilir.”
İLAÇLA 1 HAFTADA İLAÇSIZ 7 GÜNDE İYİLEŞ
9- Halk arasında, “İlaç içmezsen çok yatarsın” gibi bir düşünce var. Bu doğru mu?
Akyol, bu sorumuza halk arasında kullanılan tam tersi bir söyle yanıt verdi:“Aslında halk arasındaki başka bir söylem tam olarak bu durumu anlatıyor. İlaç ile 1 haftada iyileşir ilaçsız dinlenerek 7 günde. Her hastada ilaç kullanmak her zaman gerekli değildir. En yakın hekime başvuru ondan destek almak en doğrusu olacaktır.”
HASTALIĞIN SÜRESİİNİ KISALTABİLİR
10- Antiviral ilaçlar koruyucu olarak kullanılmalı mı?
“Bağışıklık sisteminiz güçlü olduğu sürece ilaçsız iyileşmek mümkün.” diyen Gültekin Akyol, antiviral ilaçların hastalığın süresini kısaltabileceğini ve komplikasyonları azaltabileceğini söyledi bu ilaçların işlevi hakkında bilgi verdi:
“Bu ilaçlar özellikle risk grubundakiler için önerilir. İlaç kullanmasanız bile dinlenme, sıvı alımı ve doğru beslenme iyileşme sürecini hızlandırır. Antiviral ilaçlar, grip virüsünün vücutta çoğalmasını engeller. Virüsün hücrelere tutunmasını ve yayılmasını bloke ederek hastalığın süresini kısaltabilir ve komplikasyon riskini azaltabilir. Ancak bu ilaçların etkili olabilmesi için genellikle hastalığın ilk 48 saatinde başlanması gerekir.”
Bazı doktorların, risk grubunda olan kişilerde (örneğin: yaşlılar, bağışıklık sistemi zayıf bireyler, kronik hastalıkları olanlar) ya da hasta bir bireyle yakın temasta bulunmuş kişilerde antiviral ilaçların kısa süreli koruyucu kullanımını önerebildiğini söyleyen Akyol, bu ilaçların rastgele veya kontrolsüz bir şekilde kullanımının söz konusu olmadığını ilaçların yanlış veya gereksiz kullanımının yan etkilere ve direnç gelişimine neden olabileceğini önemle vurguladı.
11- Peki ya antibiyotikler işe yarıyor mu?
Prof. Dr. İftihar Köksal, antibiyotiklerin influenzaya hiç etkisi olmadığını ve gereksiz antibiyotik kullanmanın vücudun koruyucu mikroplarını olumsuz etkileyeceğini ifade etti.
12- Ölüme kadar giden ciddi vakalara neden olma riski var mı?
Gribin soğuk algınlığı yani nezleden farklı bir hastalık olduğunu, bronşit ve zatüreye ve ona bağlı olarak solunum yetmezliğine, hatta ölüme dahi yol açabileceğini vurgulayan Prof. Dr. İftihar Köksal, 40 dereceyi aşan yüksek ateş, kuru öksürük, yaygın kas eklem ağrıları, baş ağrısı,halsizlik, iştahsızlık en önemli belirtileri olduğunu, kuluçka süresinin ortalama 48 saat olup 1-4 gün arasında değişebildiğini sözlerine ekledi.