Güncelleme Tarihi:
Bir içerik üreticisi olan Helene Sula, işi gereği 60 ülkede 100'den fazla şehir gezdi. Ürettiği içeriklerde gezip gördüğü kadar yiyip içtiğinden de bahseden Sula, zamanla kilolarının canını sıkmaya başladığını hissetti.
Almanya'nın Heidelberg şehrinde 3 yıl yaşadıktan sonra memleketi Dallas'a dönen Sula, vücudunda bazı değişimler olduğunu fark etti. Şimdilerde Karadağ'da yaşayan ve Business Insider'a konuşan 38 yaşındaki Sula, "Kilom hep inişli çıkışlıydı ancak özellikle Amerika'ya taşındıktan sonra tonla kilo aldım" diye konuştu.
Kilo aldığı için yiyeceklerle, egzersizle ve seyahatle olan ilişkisini gözden geçirmeye başlayan Sula, "Yemekler bir kültürü tecrübe etmenin unsurlarından biri. Ben yeni bir yere seyahat ettiğimde oranın yemeklerini de denemek isterim. Ancak zihniyetimi yeniden şekillendirip bir yemeğin tadına baktığımda hepsini bir kerede bitirmek zorunda olmadığımı idrak etmem gerekti" ifadelerini kullandı.
Bir yıl süresince bol bol egzersiz yapan ve beslenme alışkanlıklarını yeniden oluşturan Sula, 23 kilo verip özgüvenini geri kazandı. "Ben çok pozitif ve dışadönük bir insanım ancak aradan geçen yıllarda bu özelliğimi biraz kaybettim çünkü utanıyordum. Kendime nihayet geri döndüğümü hissediyorum. Bu gerçekten güzel bir his" diyen Sula, verdiği kiloları geri almamak için uyguladığı beş yöntemi de anlattı...
Geçmişte sık sık fast food yediğini ve porsiyon büyüklüklerine dikkat etmediğini belirten Sula, "Fıstık ezmesini kavanozdan kaşıklardım, patlamış mısır ve cips gibi atıştırmalıkları paketten yerdim. Hiçbir zaman ne kadar yediğimi ya da porsiyonları önemsemezdim. Bunu gerçekten hiç düşünmüyordum" dedi.
Zamanla yemek tercihleri konusunda bir farkındalık kazandığını ve kilo kaybının başarısında porsiyon kontrolünün büyük rol oynadığını belirten Sula, "Sağlıklı beslendiğimi düşünüyordum ama aşırı yiyordum. Şimdi üç top dondurma yerine bir top yiyorum" ifadelerini kullandı.
Tüketim miktarını takip etmek ve kalori açığı oluşturduğundan emin olmak için bir uygulama kullandığını söyleyen Sula, "Sabah ilk iş kahvaltımı kaydediyorum. Sonra gün içinde öğle ve akşam yemeklerini de kayda geçiriyorum" diye konuştu. Kullandığı uygulamanın kendisi için oyunun kurallarını değiştirdiğini de sözlerine ekleyen Sula, "Mükemmel olmaya çalışmıyorum. Sadece raydan çıkmamı önleyen faydalı bir araç" dedi.
Herhangi bir şehirde 1 haftadan uzun kalmadığını söyleyen Sula, nereye giderse gitsin dengeli beslenmeye dikkat ettiğini vurguladı.
"Eşimle son olarak Türkiye'ye gittik. Türkiye'deki yemekler kesinlikle inanılmazdı. Yine de porsiyonlarımı takip ettim ve mümkün olduğunca sağlıklı beslendim" diyen Sula, gün boyu yeterince protein, lif, meyve ve sebze tüketmeye özen gösterdiğini söyledi.
Sula, yolculuklarda en fazla tükettiği besinleri de şöyle sıraladı:
Yumurta: Bazı besinleri her ülkede bulmak kolay olmasa da yumurtaları her zaman bulabildiğini söyleyen Sula, "Sabahları 1 numaram yumurta. Genelde omlet çeşitleri yiyorum" dedi.
Elma ve havuç gibi meyve ve sebzeler: Sula taze sebze meyve satan halk pazarlarından ve manavlardan alışveriş etmeyi sevdiğini söyledi.
Soğuk etler: Neredeyse her markette bulunabilen hindi füme, taze sebze gibi ürünlerin favori atıştırmalığı olduğunu belirten Sula, "Hindiyi tercih ediyorum çünkü nispeten sağlıklı" diye konuştu. "Marketin şarküteri bölümüne gidip dilimlemelerini rica ediyorum" ifadelerini kullanan Sula, genellikle 4-6 dilim hindiyle birlikte fırında sebze ve bir meyve yediğini ancak yolda olduğu günler protein içecekleri tükettiğini söyledi.
Protein içecekleri: Her ülkede farklı markalar satıldığını, bu nedenle çok ayrım gözetmediğini belirten Sula, "Neredeysem oranın yerel markasının ürününü alıyorum" diye konuştu.
Sula'nın sağlıklı beslenme alışkanlıklarının en önemli unsurunu ne zaman abartıp ne zaman kendini tutmayı bilmesi oluşturuyor.
"Büyük bir akşam yemeği yiyeceğimi biliyorsam öğle yemeği için bir markete gidip bir tane elma, biraz protein tozu, biraz hindi eti ve biraz kuruyemiş alıyorum" diyen Sula, bu yiyeceklerin birçok ülkede çok ekonomik bir alternatif olduğunu söyledi.
Menüsünden kopmamak için telefonunun Notlar uygulamasında bir alışveriş listesi tutan, bu sayede aşırı düşünmekten ve yemek konusunda karmaşık kararlar almaktan kurtulan Sula, "Beni doyuran bir yiyecek listem olması, günümün geri kalanını kurtarıyor. Ne yiyeceğim diye düşünmekten kurtuluyorum. Ayrıca açlık siniri de yaşamıyorum" ifadelerini kullandı.
Sula, kilo almasının en önemli sebeplerinden birinin yürümemesi olduğunu belirterek, "Almanya'da her yere yürüyerek ya da bisikletle gidiyordum. Dallas'a taşındığımda markete bile arabayla gitmeye başladım" dedi.
Şimdilerde sürekli hareket etmeye çalıştığını söyleyen Sula, günlük adım sayısını ve spor rutinini, egzersiz bilimleri alanında uzman olan eşiyle yaptıkları plan sayesinde takip ettiğini vurguladı. Egzersizlerinin bulunduğu ülkeye göre değişebildiğini söyleyen Sula haftalık programını şöyle anlattı:
Pazartesi - 2 dakika hızlı 2 dakika yavaş yürüyerek 1,6 kilometre
Salı - Çoğunlukla yüzme de içeren çapraz antrenman
Çarşamba - Dinlenme günü
Perşembe - 4,8 kilometre yürüyüş
Cuma - 3,2 kilometre yürüyüş
Cumartesi - Dinlenme günü veya 6,4 kilometre yürüyüş
Pazar - Dinlenme günü veya 6,4 kilometre yürüyüş
Sula, "Egzersiz düzenim oldukça esnek. Gerçekten spor salonuna çok sık gitmiyorum. Evde kullandığım ağırlıklarım var. Bir de YouTube'dan egzersiz videoları izliyorum. Bir yerde bir hafta uzun süre kaldığımda yüzmeye gitme ihtimalim oluyor. O zaman da otellerin spor salonlarına gidiyorum" diye konuştu.
Sula egzersiz planına uzun mesafe doğa yürüyüşlerini de eklediğini belirterek, "Ziyaret ettiğimiz her yerde hedefim yürümek oluyor. Şu an Karadağ'da bol bol yürüyorum. Fransa'da bol bol yürüdüm. Almanya da yürümek için çok uygun bir yer" dedi.
Kilo verme yolculuğunun mükemmel olmadığını ve ufak tefek pişmanlıkları bulunduğunu söyleyen Sula, "10 yıl boyunca kilo alıp vermeye devam ettim. Ya hep ya hiç zihniyetiyle hareket ediyordum. Kendime 'Sağlıklı beslenmelisin yoksa her şeyi mahvedersin' diyordum. Ama gerçek hayat böyle değil" dedi.
"Farklı yiyecek ve içecekleri denemeye, hayatın tadını çıkarmaya devam edebilirsiniz. Aynı şey egzersiz için de geçerli. Kendinizi fiziksel olarak geliştirmek ve küçük değişiklikler yapmak çok büyük fark yaratıyor" diyen Sula, kilo vermek veya daha sağlıklı olmak isteyenlere bedenlerini dinleme tavsiyesi verdi.
Sula, "Kilo verme yolculuğum halen devam ediyor ama bence 1 numaralı hedefim vücudumu ve nasıl hissettiğimi dinlemek. Yiyeceklerin bir yere kaçmadığının farkındayım. Hep orada olacaklar. Deneyebilirsiniz ama Fransa'ya gittiğinizde 55 tane kruvasan yemenize de gerek yok" diye konuştu.