Güncelleme Tarihi:
Antik çağlardan bu yana, bolca yetiştirilen kayısı, vücudun A vitaminine dönüştürdüğü güçlü bir antioksidan olan beta-karoten bakımından zengin bir besin. Beta-karoten ise kayısının ve diğer süper besinlerin, örneğin havuçların canlı ve turuncu rengini veren bir madde olarak biliniyor.
Kayısı, lutein ve zeaksantin gibi antioksidanlar da içeriyor. Bu maddeler, gözleri zararlı mavi ışıktan koruyarak doğal bir güneş gözlüğü gibi davranıyor. Ayrıca kayısının yüksek lif ve antioksidan içeriği, hücresel hasarı engellemeye yardımcı olarak kanser ve kalp hastalığı gibi kronik hastalıklarla ilişkili serbest radikalleri etkisiz hale getiriyor. Kayısının yüzde 85 su içeriği ise cildin pürüzsüz ve esnek kalmasına yardımcı oluyor.
Serbest radikallerle savaşmanın bir diğer faydası ise bağırsaklardaki iltihabı azaltarak sindirimi iyileştirmesi. Kayısı hem çözünen hem de çözünmeyen lif açısından zengin bir meyve, bu da bağırsak sağlığını destekliyor.
Çözünmeyen lif, dışkının yumuşak kalmasına yardımcı oluyor, böylece daha düzenli bağırsak hareketleri sağlıyor. Çözünebilen lif ise bağırsakta yaşayan faydalı bakterileri besliyor. Lif, aynı zamanda daha uzun süre tok kalmanıza yardımcı olarak kilo yönetimine de katkıda bulunuyor.
Cleveland Clinic kayıtlı diyetisyeni Beth Czerwony, New York Post’a yaptığı açıklamada “Bir kayısının kabuğu lifin çoğunu içerir. Ayrıca kuru kayısılar taze kayısılardan yaklaşık üç kat daha fazla lif barındırır, ancak şeker içeriği de üç kat daha fazladır. Bu nedenle, kuru kayısıyı aşırıya kaçmadan tüketmek önemlidir” açıklamasında bulundu.
Kayısı, sadece tek başına harika bir atıştırmalık olarak değil, aynı zamanda farklı şekillerde de tüketilebilen çok yönlü bir meyve... Özellikle yaz aylarında serinletici ve hafif bir seçenek olarak tercih edilebilir. Kayısıyı çeşitli şekillerde tüketmenin birçok yolu bulunuyor. Bunlardan biri, kayısının tatlı bir alternatif olarak reçel haline getirilmesi.
Kayısı reçeli, kahvaltılarda veya ara öğünlerde tatlı isteğini karşılamak için mükemmel bir seçenek. Ayrıca, kayısı yoğurda karıştırılarak lezzetli bir karışım da elde edilebilirsiniz. Yoğurdun sağlıklı ve besleyici yapısı ile kayısının doğal tatları birleşerek hem vücuda faydalı hem de damak zevkini tatmin eden bir atıştırmalık olabiliyor.
Bunun dışında kayısı, kuru yemiş karışımlarına eklenerek de sağlıklı bir atıştırmalık olarak kullanılabilir. Kuru kayısılar, taze kayısıya göre daha yoğun lif içerdiğinden, bu karışımlar sindirim sistemine yardımcı olurken aynı zamanda tokluk hissi sağlar. Ayrıca kayısı, tatlı tariflerinde de harika bir bileşen olarak kullanılır. Pişmiş tatlılarda veya keklerde kayısının doğal şeker ve asidik yapısı, tatlıya eşsiz bir lezzet katabilir.
Kayısı, et yemeklerine garnitür olarak da eklenebilir. Özellikle tavuk ve kuzu etiyle uyumlu olan kayısı, tatlı ve tuzlunun mükemmel dengesini yakalar, yemeğinize farklı bir lezzet katabilir.
Son olarak kayısı, şarküteri ürünlerinde de kullanılabilir. Peynirler ve et çeşitleriyle birlikte sunulduğunda, kayısının tatlı ve asidik özellikleri, şarküteri tabağınızı daha zengin ve lezzetli hale getirebilir.
New York Post'un 'This 17-calorie snack can fight wrinkles, protect your eyes and prevent cancer' başlıklı haberinden derlenmiştir.